Teşekkürler 12 Dev Adam

Dünya sevimsiz günlerden geçerken Gazze’de yaşanan katliam durmamışken insan güzel haber almak, ferahlamak istiyor.

Normal zamanlarda spor haberlerini ihmal ederim ama şimdi durum farklı, bir çok kişi gibi ben de bekliyorum ekran başında.

Çünkü basketbol A milli takımımız yurda dönüyor.

Eurobasket 2025’de kazandıkları gümüş madalya ile.

İşte ekranda bizim çocuklar.

Yorgunluk da vardır tabii ama birinci olamadıkları için üzgünler.

Onca zorlu rakibi geride bırakarak 24 yıl sonra ikinci olup gümüş madalyayı aldıkları halde!

GURURUN GÖZYAŞLARI Milli basketbol takımının o güzel çocuklarını ekranda gördüğüm o an, ne mümkün ki hakim olabileyim göz yaşlarıma. olamadım da zaten.

Galiba biraz da teknik direktör Ergin Ataman’ı görünce iyice süzülüverdi yaşlar gözümden.

İkincilik bile yetmiyor artık bizlere.

Belli ki takıma yetmemiş bu sonuç.

Sanki ekranda beni duyarmış gibi seslendim Ergin Ataman’a.

Başardınız hocam, başardınız.

Al bayrağımızın sorumluluğunu taşıdığınız için.

İkinci olduğunuz halde birinci olamadık diye o mahcup ve mütevazi duruşunuz için.

Yok Business uçtuk, yok uçamadık diye ya da ne bileyim hani istemeden olduysa bile bazı aksaklıklar sosyal medyada, sağda solda orada burada uluorta yazıp, söylenerek kapris yapmadığınız için.

Sizler gönlünüzdeki bu vatan sevdası ile sahada bir oldunuz, birbirine kenetlenmiş bir ekiptiniz, ülkemizi onurla temsil ettiniz ya değil birinci olmak, ikinci bile olamasaydınız da sizler yine bizim gönüllerin şampiyonu 12 dev adamsınız.

Avrupa’nın en kuvvetli takımlarını geride bıraktınız.

Maçın son iki dakikasında çok az bir farkla favori takım Almanya’ya son saniyelerde biraz heyecan biraz şanssızlıkla yenilip ikinci olsanız da dedim ya siz gönüllerin şampiyonusunuz.

BİZ NELER GÖRDÜK Eline tutuşturulmuş bir kağıt parçası ile ülkesini karalayan oyuncu gördük mesela.

Üstelik tüm kazancını, değeri kendinden menkul şan, şöhretini bu topraklarda kazandığı halde!

Üstelik hani haberi yokmuş da son anda okumak zorunda kalmış rolünü bile iyi oynayamazken!

Ülkenin her türlü olanağını kullanıp, sonra da yaşanmaz bu ülke diye ortalıkta dolananlar mı ararsınız nice müstemleke ruhlu insanlar mi?

Hatta, gelin bize müdahale edin, daha ne bekliyorsunuz diyerek bazı batı ülkelerine seslenen siyasi parti liderleri, yöneticileri bile gördük.

O nedenle bu ikincilik sıradan bir ikincilik değil.

Sağ olun var olun her biriniz.

Sayenizde yine dalgalandı al bayrağımız.

HER MAHALLEYE BİR POTA Sadece basketbol değil Bir çok spor dalında güzel haberler alıyoruz, hepsine ne kadar teşekkür etsek az.

Ne güzel rol model oluyor sporcularımız.

Sporun sadece rekabet değil ekip olmanın ahlaklı, erdemli olmanın dostluğun sembolü olduğunu da gösteriyorlar bizlere.

İşte o gün ekranlara yansıyan o pırıl pırıl yüzlerinizi gördükçe milli sporcularımızın gözyaşlarımın arasında bir gündüz düşü gördüm adeta.

Ama önce, araya bir bilgiyi de not düşmek isterim.

Gazetemizin yazarlarından Cem Zeren’in “Gümüşün altın çocukları” başlıklı yazısı.

Spora gönül vermiş birisi olarak ne de güzel özetlemiş bizlere o güzel çocukların her birisinin bir birinden özel hikayesini.

Gelelim bizim gündüz düşümüze, her mahalleye bir pota desek muhtarlara verilse bir görev mahallenin, o adı üstünde kanları deli akan delikanlı gençleri ile kurulsa mahalle takımları.

Hem de bu hız çağının hızlı tüketim çarkında yapayalnız kalmasa o güzelim gençlerimiz.

Yem olmasalar dijital dünya boşluğunda.

Haydi duy sesimizi Sayın Bakanımız Osman Aşkın Bak.

Ne dersiniz duyar mı acaba?