Haber Detayı

AK Parti af konusunda cesur davranmalı
Nadir temeloğlu aydinlik.com.tr
21/12/2025 00:00 (6 gün önce)

AK Parti af konusunda cesur davranmalı

AK Parti af konusunda cesur davranmalı

Feshedilen PKK için yürütülen süreç komisyonunda partilerin raporları gelmeye devam ediyor.

Son olarak AK Parti, raporunu kamuoyu ile paylaştı.

Raporun en önemli vurgusu, “silahların sadece elden bırakılması değil, gönüllerden ve zihinlerden de bırakılması konusu” oldu.

Bu ifadeler, konunun yalnızca başından beri ilan edildiği “Terörsüz Türkiye” şeklinde değil, “Bütünleşme süreci” olarak ele alınması zorunluluğunu doğruluyor.

AK Parti raporunda, “müstakil ve geçici bir kanun” hazırlanmasının “bir tercih değil zorunluluk olarak ortaya çıktığı” ifadesi yer alıyor. “Bütünleşen Türkiye” süreci stratejik hedefi ancak bir af kanunu ile başarılabilir.

AK Parti raporunda maalesef bu yön eksik.

Yalnızca ‘müstakil bir kanun’ biçiminde hukukî adım atılması onaylanıyor.

Raporda, bu konuda sınırların belirginleştirilmesinin altı da çiziliyor: “Böyle bir tasarım hem düzenlemenin tarihselliğini hem de amacına özgü niteliğini teminat altına alacak; diğer suç tipleri ve örgütler bakımından emsal teşkil etmeyecek şekilde sınırlarını belirginleştirecektir. (…) Müstakil kanunun kapsamı belirlenirken, düzenlemenin yalnızca varlığını sona erdirdiği tespit edilen ve doğrulanan terör örgütleri bakımından uygulanacağı açıkça tarif edilmelidir.” İRADE KOYMAK Bu süreçte en dikkat edilmesi gereken noktalardan biri, terör suçu işleyenlerin bireysel iradeye sahip olması ve bu iradeyi bir şekilde yansıtmasıdır.

Milli Devletin güçlenmesi ve milletin birliğinin pekişmesi açısından bu irade gereklidir.

AK Parti raporunda da buna yer veriliyor: “Geçmişte örgütsel yapıyla ilişkisi bulunan kişilerin durumu, genel bir hukuki uyumlandırma politikası çerçevesinde değerlendirilmeli, bu değerlendirme sırasında bireyin mevcut tutumunu, silahı ve şiddeti reddetmesi ve hukuk düzenine uyma iradesi esas alınmalıdır.

Amaç toplumun gelecekteki güvenliğini ve huzurunu güçlendirecek şekilde, bireyin hukukla yeniden bağ kurmasını sağlayarak olumlu bir şekilde sonuçlanmasıdır.” Raporda, hukuki işlemlerin başlangıcının “Terör örgütünün silah bırakmasının, kendisini tasfiye ettiğinin, varlığının sona erdirilmesinin devlet tarafından tespit ve teyit edilmesi”ne bağlanmaktadır.

Yine Suriye’nin kuzeyinde SDG’nin 10 Mart Mutabakatının gereğini bir an evvel yerine getirmesi vurgulanmaktadır.

RAPORDAKİ YANLIŞLAR AK Parti’nin hazırladığı raporda, 2009 ve 2013 Açılım Süreci olumlu bir miras olarak ele alınıyor.

Konu yalnızca demokratikleşme olarak irdeleniyor.

Meselenin emperyalist güçlerin dayattığı bir sorun olduğu göz ardı ediliyor.

Ya Türkiye’nin geçmişteki hataları anlatılıyor, başarısızlıklar da PKK’ya yükleniyor.

Geçmiş dönemde Batılı güçlerle yürütülen “açılım” siyasetlerinin yanlışlığının özeleştirisi yapılmıyor.

AK Parti’ye yakın medyada da bu doğrultuda dün övgü dolu yazılar dikkat çekiyor.

Yeni Şafak’tan Hüseyin Likoğlu “Çözüm sürecinden Terörsüz Türkiye sürecine” başlıklı yazısı da bu doğrultuda.

Yazı “Terörsüz Türkiye sürecinin temelleri geçmişte yapılanlar sayesinde atıldı.” diyerek bu yanlışı sürdüren bir şekilde sonlanıyor.

Bütünleşen Türkiye, emperyalizmle mücadelenin meyvesidir.

Türkiye’nin Atlantik zincirini kırmasıyla birlikte bu konu da doğru biçimde ele alınma olanağına kavuşmuştur.

Bu meselenin emperyalist güçlerle ilişkisini tespit etmeden atılacak her adım eksik ve havada kalır.

SUÇLU-SUÇSUZ AYRIMI BIRAKILMALI Yine raporda, son günlerde medyada çok sık şekilde yazılan suçlu-suçsuz ayrımı gibi örgüt mensuplarını farklı kategorilere sokan bir yaklaşım geliştiriliyor. “Somut eylemlere, kişinin örgüt içindeki konumuna ve toplumsal etkiye göre farklılaştırılmış, ölçülü bir hukuki çerçeve” öneriliyor.

Soruşturma, kovuşturma ve infaz süreçlerinde orantılılık ve ölçülülük ilkelerinin esas alınması gerektiği ifade ediliyor.

AK Parti metninden de bu işin “af kanunu” ile çözüleceği seziliyor.

Fakat bu affın işletilmesinde, suçlu-suçsuz tespitine girilmesindeki yanlışların önüne geçişmesi gerekiyor.

Çünkü af kanunu dışında bir çözüm bulunmuyor.

Aksi halde atılacak tüm adımlar, yargılamaları yıllar sürecek bir zamana yayıyor ve hızlı, etkin adımlar atılmasını engelliyor.

AK Parti bu işin PKK’lıları bütünsel ele alan bir af kanunu ile çözüleceği meselesinde cesur olmalı ve kamuoyunun önüne bunu koymalıdır.

KANUN HAZIR Vatan Partisi’nin hazırladığı “Feshedilen PKK Terör Örgütü Mensuplarının Devletle ve Toplumla Bütünleşmelerine İlişkin Af Kanunu Önerisi”, AK Parti’nin raporunda sunduğu doğru adımları da kapsayan, yanlışlarını da gideren bütüncül bir yaklaşımdır.

Eldeki hazır olan bu kanuna omuz vermek, bu sürecin başarısı için tüm siyasi partilerin atması gereken zorunlu bir adımdır.

İlgili Sitenin Haberleri