Haber Detayı

‘Yeraltı uygulaması var’
Gündem aydinlik.com.tr
15/11/2025 00:00 (1 ay önce)

‘Yeraltı uygulaması var’

Dr. Doğu Perinçek, önlemleri şöyle sıraladı: ‘Bir, yasal bahisi kabul etmeyen, bahisi ve büyük şebekeleri cezalandıran kanun önerimiz hazır. İki, kültürel boyutta emekle yaşama kültürünü yerleştirmeliyiz. Üç, Üretim Devrimi ile herkesin geçimini sağlayabileceği bir Üreten Türkiye yaratmalıyız.'

Vatan Partisi Genel Başkanı Dr.

Doğu Perinçek, önceki gün Parti’nin İstanbul İl Merkezi’nde “Hedefte kumarı ve bahisi örgütleyenler yok!

Hedefte sporcular ve hakemler var, niçin?” sorusunu ortaya attığı bir basın toplantısı düzenledi.

Ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Perinçek, önemli uyarılarda bulundu.

Perinçek’in yanıtları özetle şöyle oldu: GÜVENSİZLİK ALGISI YARATILIYOR “Bir takım algılar yaratılıyor.

Tamamen kasıtlı, belli merkezlerden devamlı şu algı şişiriliyor: O tutuklanıyor, bu tutuklanıyor, falanca da tutuklandı, bu da tutuklandı.

Sabah kapı çaldığı zaman sütçü değil de acaba polis mi geldi?

Şimdi suçlu olarak hiç düşünemediğimiz futbolcu ve hakemler de birdenbire suçlu olarak topluma sunuluyor.

İnsanlarda bir güvensizlik ortaya çıkıyor.

Futbolcu suçlu, hakem suçlu, o suçlu, bu suçlu… Ben acaba ne zaman suçlu olacağım?

Acaba bu endişeye, bu korkuya geniş kitleleri katan bir uygulama mı var? 1970 ve 1980’de Türkiye iki kere dünya merkezlerinden operasyonla karşı karşıya geldi.

Orada ne vardı?

Sokağa çıkarsam acaba beni vururlar mı?

Sokaklar güvensizdi.

O güvensizlik ortamında en sonunda toplumda hangi talep ortaya çıktı?

Asker gelsin, asayişi sağlasın, biz de serbestçe okulumuza, işimize gidelim, dükkanımızı açalım, alışverişimizi yapalım...

Şimdi ne yayılıyor?

Herkes suçsuz yere tutuklanıyor.

Bu güvensizlik ortamı, bir takım otoriteleri güven sağlaması için davet fikrini toplumda yayabilir.

Bunu dikkate almak lazım. ‘DEVLET BİRİMİ’ DİYE BİR DEVLET BİRİMİ YOK “Hangi el bu işi yürütüyor?

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı ‘bir devlet birimi’ diyor. ‘Devlet birimi’ diye bir devlet birimi yok.

Siz biliyor musunuz ‘devlet birimi’ diye bir devlet kurumu?

İçişleri Bakanlığı var, Emniyet Genel Müdürlüğü var, Türk Silahlı Kuvvetleri var, Bayındırlık Bakanlığı var, Futbol Federasyonu var… Burada koskoca Federasyon Başkanı, meçhul bir ‘devlet birimi’nden bahsediyor.

Bu tür işlemler meçhul devlet birimlerinden alınan bilgilerle yapılmaz.

Herhangi bir devlet kurumu bir suç şüphesiyle karşılaştığı zaman Türk Ceza Kanunu’nun gereği olarak kalkar, bir yazı yazar ilgili suçun işlendiği yerin Cumhuriyet Başsavcılığı’na.

Kanıtları bunlardır der, altına falanca genel müdür, vali, kaymakam, emniyet müdürü vesaire kaşesini koyar, mührünü basar, imzasını atar ve kağıt olarak yollar.

Şimdi Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı’na soruyoruz, nerede o kağıt?

Hangi devlet birimi hangi kağıdı gönderdi?

Altında hangi mühür var, hangi imza var?

Burada tamamen kanunsuz bir yeraltı uygulaması var.

Yasa dışı, mafyatik bir uygulama söz konusu. 1024 futbolcu, 600 küsur hakem.

Bunlar çok büyük rakamlar.

Ve bu insanların adları ilan ediliyor.

Birdenbire suç büyütülüyor.

Aslında suç, büyük olan suçludan alınıyor, futbolcunun omuzlarına bindiriliyor.

Büyük suçlu kimdir?

Gürcistan, Güney Kıbrıs, Malta, Karadağ üzerinden o dünya finans şebekelerine bağlı olan büyük suçlu.

Hiç onlar hakkında bir soruşturma yok.

Onlar da ellerini kollarını sallayarak büyük kaynakları gasp etmeye devam ediyorlar.

Dolayısıyla burada bir amaç olması lazım.

Yani amaç belli.

Büyük suçluları kurtarmak.

Şu anda yapılan uygulamada büyük suçlular, büyük şebekeler korunuyor ve kurtarılıyor.

SORUNU ÇÖZMENİN YOLLARI “Sorunu çözmenin üç tane boyutu var:  “Bir kere suçlunun üzerine gitmek.

Küresel mafya ve finans merkezlerine uzanan bir şebeke var.

Bu şebekenin Türkiye’de el koyduğu kaynaklar var.

Yılda 11 milyar dolar.

Türk lirası ile 500 milyara yakın.

Birinci yapacağımız iş o suçluları sanık sandalyesine oturtmak.

Mevcut kanunlar burada tamamen yanlış.

Devletin oynattığı bahsi yasal görüyor.

Devlet bahis oynatamaz.

Nasıl yasal hırsızlık yoksa, yasal kumar da yoktur.

Bir kere kanunla milleti bu beladan kurtaracağız. “İkinci olarak bunun daha uzun vadeli kültürel boyutu var.

Sonuç itibarıyla emekle, alın teriyle hayatı kazanma kültürünü toplumumuza yerleştirmemiz lazım.

Emeğe göre bir bölüşüm sistemi ve bunun kültürü. “Üçüncü boyut da ekonomik boyutu.

İnsanı bahise zorlayan koşullar nedir?

Çocuğumun kaydını yaptıracağım, kalem alacağım, defter alacağım.

Sağlık problemlerim var, hastaneye gideceğim.

Sinemaya gideceğim, param yok.

Değil mi?

Yani milletin geçim derdini çözmek.

Bu da bir Üretim Devrimi’yle olur.

Herkes iş sahibiyse ve akşam evine ekmek götürüyorsa, bu bahise karşı alınacak en temel önlemdir.  “Dolayısıyla bu üç boyutu Vatan Partisi dikkate alıyor ve bu üç boyuta ilişkin programları var.”

İlgili Sitenin Haberleri