Doğru ısıtıcıyı seçme rehberi: Elektrikli ısıtıcı alırken hata yapmayın

Evin merkezinden uzak bir odada çalışırken parmaklarınızın soğuktan donduğunu veya kombi arızası nedeniyle acil sıcaklığa ihtiyaç duyduğunuzu hayal edin.

Bu gibi anlarda hemen hepimizin eli elektrikli ısıtıcılara gidiyor.

Ancak piyasadaki her cihaz aynı performansı sunmuyor.

Bazıları odayı saniyeler içinde ısıtırken faturayı kabartıyor, bazıları ise geç ısınıp sıcaklığı uzun süre koruyor.

Enerji fiyatlarının bu denli yüksek olduğu bir dönemde, yanlış cihaz seçimi ay sonunda kapınıza gelecek fatura ile canınızı sıkabilir.

Aslında modern elektrikli ısıtıcıların neredeyse tamamı, tükettiği elektriği %100 oranında ısıya dönüştürüyor.

Yani "verimlilik" dediğimiz şey, cihazın elektriği ısıya nasıl çevirdiğinden ziyade, o ısının sizin ihtiyacınıza ne kadar hitap ettiğiyle ilgili hale geldi.

Önemli olan, konforunuzu sağlarken cebinizden ne kadar para çıktığı.İhtiyacınıza en uygun cihazı seçmek için önce seçeneklerin neler olduğuna bakmak gerekiyor.

İşte karşımıza çıkan temel oyuncular: Seramik ısıtıcılar: Isıyı hızla yayan seramik plakalar kullanıyor.

Küçük alanları ısıtmakta oldukça çevikler ve genellikle üzerlerindeki küçük fanlar sayesinde sıcaklığı odaya hızlıca dağıtıyorlar.

Fanlı ısıtıcılar: Sıradan bir metal bobin üzerinden hava üfleyerek çalışıyor.

Havayı aktif olarak hareket ettirdikleri için odayı çok çabuk ısıtsalar da kapatıldıkları an ortam soğumaya başlıyor.

Ayrıca sesli çalışmaları bir dezavantaj yaratabilir.

Yağlı radyatörler: Geleneksel kalorifer peteklerine benziyorlar.

İçlerindeki yağ ısındıktan sonra cihazı kapatsanız bile sıcaklık yaymaya devam ediyor.

Sessiz ve dengeli bir ısı istiyorsanız en iyi seçenek budur; tek kusuru ısınmasının 15-20 dakika sürmesi.

Kızılötesi (Infrared) ısıtıcılar: Güneş gibi çalışıyor; havayı değil, doğrudan karşılarındaki nesneleri ve insanları ısıtıyor.

Önüne geçtiğiniz an sıcaklığı hissedersiniz.

Geniş bir odayı eşit ısıtmakta zorlansalar da çalışma masası gibi belirli bir noktayı ısıtmak için rakipsizler.

Konvektör ısıtıcılar: İnce panellerden oluşan bu cihazlar, ısınan havanın yükselmesi prensibiyle çalışıyor.

Oldukça sessiz oldukları için yatak odalarında çokça tercih ediliyor.Verimliliği yakalamanın yolu, cihazı kullanacağınız mekana ve süreye göre karar vermekten geçiyor.

Eğer sadece duş öncesi banyoyu ısıtmak veya kısa süreliğine bir odaya girmek istiyorsanız, fanlı veya seramik modeller en mantıklı tercih.

Çünkü bu cihazlar enerjiyi öncelikle kendi gövdelerini ısıtmak için harcamıyor, anında size sıcaklık veriyor.

Büyük bir odada tek başınıza çalışıyorsanız, tüm odayı ısıtmaya çalışmak yerine bir kızılötesi ısıtıcıyı kendinize doğru çevirmek enerji tasarrufu sağlıyor.

Bölgesel ısıtma dediğimiz bu yöntem, özellikle atölye veya geniş salon gibi alanlarda faturayı ciddi oranda düşürüyor.

Genel bir kural olarak, metrekare başına yaklaşık 100 watt güç gerektiğini unutmamak lazım.

Küçük bir oda için aldığınız zayıf bir ısıtıcı, odayı ısıtamadığı için sürekli çalışacak ve aslında daha fazla elektrik tüketilmesine yol açacaktır.Gelelim en can alıcı noktaya: Bu cihazlar saatte ne kadar yakıyor?

Yüksek watt değerli bir ısıtıcıyı her akşam saatlerce çalıştırmak, ay sonunda beklemediğiniz bir tabloyla karşılaşmanıza neden olabilir.

Düşük wattlı modeller saatlik bazda daha az elektrik harcasa da alanı ısıtmakta yetersiz kalırlarsa beklenen tasarrufu sağlamaz.

Maliyetleri düşürmek için programlanabilir zamanlayıcılar veya akıllı prizler kullanmak harika bir çözüm olabilir.

Odayı siz girmeden hemen önce ısıtmaya başlamak veya unutulan bir cihazı uzaktan kapatabilmek büyük fark yaratıyor.

Elektrikli ısıtıcıları tüm evi ısıtmak yerine, merkezi ısıtmanın yetmediği durumlarda destekleyici bir güç olarak görmek her zaman daha ekonomik bir strateji olacaktır.

Sonuçta unutmamanız gereken temel kural şu: "En iyi" ısıtıcı diye bir şey yoktur; sizin yaşam alışkanlıklarınıza ve odanızın yapısına en uygun ısıtıcı vardır.