Haber Detayı

Kapının önüne konan 1 milyon kişi: Tüm suçu yapay zekaya atmak doğru mu?
Güncel chip.com.tr
25/12/2025 19:01 (21 saat önce)

Kapının önüne konan 1 milyon kişi: Tüm suçu yapay zekaya atmak doğru mu?

1,1 milyon kişinin işten çıkarıldığı 2025 yılında fatura yapay zekaya kesiliyor; ancak rakamlar bambaşka bir hikaye anlatıyor. Şirketler otomasyon bahanesinin arkasına saklanırken, aslında kapalı kapılar ardında borsa değerini korumak için klasik yöntemlere mi başvuruyor?

Küresel iş dünyası, salgın günlerinden bu yana en büyük işten çıkarma dalgasıyla karşı karşıya kalırken, 2025 yılı çalışanlar için oldukça sert geçti.

Şirketler yıl başından bu yana yaklaşık 1,1 milyon kişiyi işten çıkardı.

Ancak bu devasa kaybın sorumlusu olarak gösterilen yapay zeka, veriler yakından incelendiğinde aslında sadece buzdağının görünen kısmını oluşturuyor.Danışmanlık firması Challenger, Gray & Christmas’ın sunduğu sayılar, yapay zeka kaynaklı iş kayıplarının toplamın yüzde 1’inden bile az olduğunu, yani yaklaşık 55 bin seviyesinde kaldığını gösteriyor.

Buna rağmen birçok yönetici, işten çıkarmaları “modernleşme” ve “verimlilik” gibi teknolojik kılıflara sokarak açıklamayı tercih ediyor.Özellikle teknoloji devlerinde durum daha da karmaşık bir hal aldı.

Amazon örneğinde olduğu gibi, CEO Andy Jassy başlangıçta yapay zekanın bazı iş kollarında insan ihtiyacını azaltacağını dile getirse de, 14 bin kişilik işten çıkarma sonrası yatırımcılara yaptığı açıklamada kararın “tam olarak yapay zeka odaklı olmadığını” söyledi.

Benzer şekilde Salesforce gibi şirketler iş yükünün yarısını yapay zekaya devrettiklerini iddia etse de, gerçekte teknolojinin rolü mevcut çalışanları kapının önüne koymaktan ziyade, yeni alımları engellemek yönünde oluyor.

Özellikle giriş seviyesindeki pozisyonlar, “nasılsa yapay zeka yapar” düşüncesiyle dondurulunca genç yeteneklerin sektöre girişi imkansız hale geldi.

Ayrıca MIT tarafından yapılan bir araştırma, yapay zekaya yatırım yapan kuruluşların yüzde 95’inin henüz bu yatırımdan herhangi bir mali getiri elde edemediğini ortaya koyuyor.Ekonomik çalkantı ve “modernleşme” bahaneleriPeki, suçlu yapay zeka değilse bu kadar insan neden işini kaybetti?

Cevap, teknolojik devrimden ziyade ekonomik gerçeklerde saklı.

Birçok dev şirket, ekonominin parladığı yıllarda aşırı istihdam yaptı ve şimdi kar marjları daralınca faturayı çalışanlara kesti.

Ayrıca ABD’de Trump yönetiminin gümrük vergisi politikalarının yarattığı türbülans, sanayi ve üretim sektörlerini doğrudan vurdu.

Veri merkezi inşaatlarının tavan yaptığı bir dönemde, imalat sektörünün yıl başından bu yana 60 bin kişiyi işten çıkarmış olması, sorunun robotlar değil, piyasa koşulları olduğunu kanıtlıyor.Verilere daha geniş bir perspektiften baktığımızda, işten çıkarmaların arkasındaki gerçek aktörler netleşiyor.

Yeniden yapılanma süreçleri yapay zekadan iki kat, genel ekonomik koşullar ise dört kat daha fazla iş kaybına yol açtı.

Hatta hükümet verimliliği operasyonları kapsamında yapılan kesintiler, yapay zekanın etkisinden tam altı kat daha fazla kişiyi işsiz bıraktı.Görünen o ki, yapay zeka yöneticiler için oldukça kullanışlı bir günah keçisi haline geldi.

Şirketler, otomasyona uyum sağlayan yenilikçi bir yapı imajı çizerken, asıl amaçları sadece maliyetleri kısıp hisse değerlerini yukarı çekmekten öteye geçmiyor gibi gözüküyor.

İlgili Sitenin Haberleri