Haber Detayı
TÜSAİD Başekonomisti Altınsaç'tan 2026 yorumu: Finansman açısından riskli bir yıl değil
TÜSAİD Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, enflasyondaki düşüş ve finansman koşullarındaki iyileşme sayesinde 2026’nın Türkiye ekonomisi için görece daha destekleyici bir yıl olacağını söyledi.
Bloomberg HT yayınında değerlendirmelerde bulunan TÜSAİD Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç; enflasyon cephesinde asıl rahatlamanın mayıs ayından sonra hissedileceğini belirterek, “Nisan-Mayıs sonrasında enflasyonun 2026-2027 patikasına doğru belirgin biçimde gerilemesini bekliyorum” dedi.
Bu sürecin, Merkez Bankası’nın makro ihtiyati tedbirleri gevşetmesini gündeme getirebileceğini vurguladı.Finansman maliyetlerinde düşüş beklentisiEnflasyondaki yavaşlamayla birlikte hem para politikası adımlarının hem de düzenlemelerdeki olası gevşemelerin finansman maliyetlerini aşağı çekici bir etki yaratacağını ifade eden Altınsaç, özellikle yılın ikinci yarısında bu etkinin daha net görülebileceğini söyledi.
Döviz işlemleri açısından ise ilk yarının daha güçlü, ikinci yarının görece daha zayıf geçebileceğini belirtti.Girişlerin yaklaşık yüzde 50’si uzun vadeli borçlanmaTürkiye’ye gelen finansmanın yalnızca portföy akımlarından ibaret olmadığına dikkat çeken Altınsaç, girişlerin yaklaşık yüzde 50’sinin uzun vadeli borçlanmadan oluştuğunu hatırlattı.
Kamu, bankalar ve banka dışı kesimin borç çevirme performansının güçlü seyrettiğini, vade yapısının uzadığını ve fiyatlarda yumuşama görüldüğünü kaydetti.(TÜSAİD Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç)Fonlama imkânları büyümeyi destekliyorBu görünümle birlikte Türkiye’nin 2026’ya dış finansman açısından iyi bir zeminde gireceğini belirten Altınsaç, “Fonlama imkânları büyümeyi destekliyor.
Akım anlamında 2026 için belirgin bir risk görmüyorum; hatta 2024 ve 2025’ten daha iyi bir yıl olabilir” değerlendirmesinde bulundu.Maliye politikası 2026’da daha rahat bir alan bulacakAltınsaç, 2025’in küresel ölçekte belirsizliklerle geçtiğini, ancak 2026’da Rusya-Ukrayna sürecinde olası bir çözüm ve ticaret politikalarında daha öngörülebilir bir ortamın destekleyici olabileceğini söyledi.
Para ve maliye politikalarında doğru adımların sürmesi halinde, sermaye girişlerinin devam edeceğini ve maliye politikasının da 2026’da daha rahat bir alan bulacağını ifade etti.