Enerji Bakanı eylül sonu için söz vermişti! ‘Soma, madenleri için çözüm bekliyor’

Türkiye’nin en önemli kömür havzalarından biri olan Manisa’nın Soma ilçesi hem enerji üretiminde hem de bölge ekonomisinde kritik bir role sahip.

Ancak son yıllarda kömür politikaları, ithal kömür tercihleri ve teşviklerin azalmasıyla birlikte sektör ciddi sıkıntılar yaşıyor.

Soma Belediye Meclis Üyesi Selçuk Metin hem maden işçilerinin hem de bölge esnafının ayakta kalabilmesi için kömürün ve Soma Termik Santrali’nin önemine dikkat çekti.

Metin, maden işçilerinin ve bölge esnafının nefes alabilmesi için hükûmete çağrıda bulundu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Konya Şeker tarafından işletilen Soma Termik Santrali’nin başka bir gruba devredileceğini ve kararının alınıp uygulanmasının Eylül 2025 içinde tamamlanmasını hedeflediklerini söylemişti.

Selçuk Metin, Aydınlık’a şu değerlendirmelerde bulundu: “Kömür kokan kent Soma, 600 milyon ton görünür rezerv ve ortalama 4000-6000 kcal/kg kalori değerinde yıllık 10 milyon ton üretim miktarı ile Türkiye ekonomisine önemli miktarda katma değer yaratmaktadır.

Ama maalesef kömür sektörü zorluklarla mücadele etmekte, TKİ’ye yatırım yapılmamakta, istihdam artırılmamakta, özel madenler kaderine terk edilmektedir. ‘İMBAT MADENCİLİK AYAKTA KALAN TEK FİRMA’ “Bunlardan bir tanesi de yaklaşık 30 yıldır havzamızda faaliyet gösteren İmbat Madencilik’tir.

Burası binlerce insana ekmek kapısı olmuş, binlerce bölge insanını emekli yapmış, hâlihazırda binlerce vatandaşı bünyesinde çalıştırmaya devam eden kurumsal bir şirket.

Her zaman buranın sahibinin çalışanlar olduğunu söyleyen üst yönetim.

Evet ülkemizde birçok sektör, fabrika, holding iflas bayrağını çekerek konkordato ilan ederken çalışanlarından bir şey saklamayacak kadar da açık sözlü. “Soma havzamız linyit kömürü yatakları bakımından Türkiye’nin en zengin kalorisi yüksek kömür yataklarına sahiptir.

Bu havzada yıllarca faaliyet gösteren firmalar arasında ayakta kalan tek firma. “Maalesef hükûmetin yer altı kömür kaynaklarındaki tutumu, ithal kömürdeki ısrarı birçok kömür ocakları gibi İmbat Madenciliği de olumsuz etkiledi.

İthal kömürdeki ek verginin kaldırılması, yerli kömürdeki asgari ücret teşviğinin kademe kademe düşürülmesi tüm maden işletmelerinde çöküşe neden oldu.

Bazı firmaları bu durum etkilemese de; başka sektörlerdeki kazandıkları ile sübvanse etmeleri şirketlerin bu zorlu geçiş sürecinde işlerini kolaylaştırdı, sadece madencilik faaliyeti gösteren firmaları ise zor durumda bıraktı. ‘SOMA TERMİK SANTRALİ ENERJİDE KRİTİK ÖNEMDE’ “Soma Termik Santrali 1957 yılında kuruldu.

Tamamen kömüre dayalı olarak yapılan bu santral her biri 165 MW kurulu güce sahip 6 üniteden oluşmakta ve santralin toplam kurulu gücü 990 MW’tır. 1. ünite 1981, 2. ünite 1982, 3. ünite 1985, 4. ünite 1986, 5. ve 6. üniteler 1992 yılında devreye alınmıştır.

Yıllık yaklaşık olarak 6 milyon ton kömür yakan Soma Termik Santrali tüm madenlerden çıkan kömürleri kullanarak, Türkiye enerjisinin yüzde 7’sini üretiyor. “Enerjide dışa bağımlı bir ülke olan Türkiye; dünyadaki ispatlanmış petrol ve doğal gaz rezervlerinin yaklaşık yüzde 60’ına komşu bir bölgede yer alıyor.

Türkiye bölgesindeki en büyük doğal gaz ve elektrik pazarlarından biri haline gelmiştir.

Öte yandan Türkiye, enerji talebini karşılamakta yaklaşık yüzde 67,8 oranında dışa bağımlıdır.

Bu da demek oluyor ki büyük paralarımız dışa gidiyor.

Kendi yer altı ve yer üstü kaynaklarımız varken yatırımlar artmalı.

Yüzde 68’e yakın dışa bağımlı olduğumuz enerjide geri kalan yüzde 32’lik ülkemizde üretilen elektriğin yüzde 7’sinin Soma’dan karşılanması fevkalade bir kazançtır.” ‘BAKANIN SÖZÜNÜ UNUTMADIK’ “Bu da ülkemiz açısından Soma Termik Santralinin bir an önce faaliyetine başlayıp madenlerimizin ürettiği kömür stoklarının eritilmesi gerekmektedir.” diyen Metin şöyle devam etti: “Sadece ülkemiz değil; Soma’daki faaliyet gösteren madenlerimiz, nakliyecilerimiz, esnaflarımız, gurbete iş aş için gelmiş vatandaşlarımız, çevre ilçelerden gelen işçilerimizin kafası rahatlayacaktır.

Sayın Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar beyin Soma ziyaretinde bu konunun Eylül ayı sonuna kadar çözüleceği yönündeki demecini unutmadık.

İnşallah bu sorun en kısa sürede Enerji Bakanı tarafından çözüme kavuşturulacaktır.

Termik santral devreye girecek, Madenlerimiz sevkiyata başlayacak, Kamyoncu esnafı ve tüm Soma rahat nefes alacaktır.

Artık Soma siyaseti bir kenara bırakıp el ele Santrale, Madenlere, Esnafa kısacası Soma’ya sahip çıkmak için el ele vermelidir. ‘TKİ SORUMLULUĞUNU ÜSTLENMELİ’ “Türkiye Kömür İşletmeleri burada sorumluluğuna geri bürünmeli ve esas tekel olmalıdır.

Çünkü TKİ’nin ruhsat sahalarının en büyüğü Soma havzasındadır.

TKİ tüm Maden ocaklarındaki üretilen kömürlerin tamamını almalı, tüm Maden ocaklarına eşit davranmalıdır.

Sendikalar ne iş veren ile ne de üyeleri ile birlikte olamamakta ve çözüm üretmekten acizdirler.

En güçlü şekilde bu sorunları dile getirecek olan sendikalardır, toplumsal muhalefeti oluşturarak bir an önce en üst perdeden sorunları dile getiren adımlar atmalılar.

Üyelerinden kaçmayan, üyeleri ile her şeyi paylaşan iç içe bir sendika olmalı.

Tüm siyasi partileri, Dernekleri, STK’ları her konuda bilgilendiren bir donanımla mücadele etmeli.

Birlikten güç doğar, birlikten kuvvet doğar, birlikten Zaferler çıkar.

Kimsenin kimseden üstünlüğü yok, üstün olan emektir, ekmek için verilen mücadeledir.

Birlikte başaracağız, birlikte kazanacağız, hep beraber olacağız.

Soma, Kırkağaç, Akhisar, Savaştepe, Kınık, Bergama…”