Haber Detayı
Yeni nesil franchise modeli ile kahvede agresif büyüyecek
Taze kahve tüketimini yaygınlaştırmayı ve müşterilere kaliteli ürüne erişme imkânı sunmak isteyen Ali Efendi Kahve, 2026’da ‘yeni nesil’ olarak tanımladığı franchise modeliyle büyüyecek. Şirketin kurucusu Burak Gedik, küçük-orta metrekareli mağaza konsepti ile 2026 itibarıyla daha agresif bir büyüme dönemine girdiklerini söyledi.
Mehmet H.
GÜLELTürkiye’nin kahve kültürünü günümüzün yaşam tarzına uyarlayarak faaliyetlerini sürdüren Ali Efendi Kahve, yeni nesil franchise modeli ile büyümeyi planlıyor.
Amaçlarının taze kahve tüketimini yaygınlaştırmak ve müşterilere hem mağazalarında hem de evde/ ofiste kaliteli erişme imkânı sunmak olduğunun belirten Ali Efendi Kahve’nin kurucusu Burak Gedik,“Yeni dönemde odaklandığımız temel strateji, ölçeklenebilir yeni nesil franchise modelimiz üzerinden büyümek.
Küçük-orta metrekareli mağaza konsepti, güçlü operasyon yapısı ve merkezi kavurma altyapımızla daha geniş bir kitleye ulaşmayı hedefliyoruz. 2026 yılı itibarıyla daha agresif bir büyüme dönemine giriyoruz” dedi.Her ay 3 yeni mağaza açacakŞu anda kahve kavurma merkezlerinin de içinde yer aldığı toplam 4 mağazalarının bulunduğunu aktaran Gedik, büyüme planlarının ise 2026 yılına harekete geçireceklerini bildirdi.
Yeni dönemde her ay ortalama 3 yeni mağaza açarak, markalarını daha geniş kitlelere ulaştırmayı amaçladıklarını ifade eden Gedik, “Büyüme stratejimiz, yoğun yaya trafiği olan, ulaşımı kolay ve demografik yapısı kahve tüketimine uygun noktalara odaklanıyoruz.
İstanbul dışı için ise somut tarih verilmiş bir şehir planımız henüz açıklamadık.
Ancak markanın vizyonu, orta vadede Türkiye’nin farklı büyük şehirlerine açılarak, ulusal ölçekte güçlü bir ağ kurmak” diye konuştu.Hedef, hızlı ama kontrollü büyümeBu yılı hedefleri doğrultusunda kapatacaklarını dile getiren Gedik, yıl sonu için öngördükleri ciro hedeflerinin ise 42 milyon TL olduğunu kaydetti.
Mağaza sayısında ve paket kahve satışlarındaki artışın büyümelerinde itici güç olduğunu vurgulayan Gedik, “Kahvelerimizi merkezi kavurma tesisimizde taze olarak işliyor, oksijen girişini engelleyen valfli paketleme ile aromayı maksimum seviyede koruyoruz.
Marka olarak geliştirdiğimiz yeni nesil franchise modelimizle, mağazaların daha küçük alanda, yüksek standartla çalışabildiği, yatırım dostu ve operasyonel olarak güçlü bir model ile öne çıkıyoruz.
Bu da hızlı ama kontrollü büyümemizi sağlayacak” açıklamasında bulundu.
Sektörde 2026’da büyük sıçrama bekleniyorTürkiye’de ham çekirdek ve işlenmiş kahve ithalatının hızla arttığını ifade eden Gedik, “Bu artış, iç tüketimin yükseldiğini ve sektörün genişlediğini açık şekilde ortaya koyuyor” dedi. 2026 itibariyle sektörde büyük bir sıçrama beklediklerini dile getiren Gedik, kendileri için de bu dönemin 3 ile 4 yıllık hazırlık sürecinin ardından hızlı ölçeklenme ve ivmelenme dönemi olacağını belirtti.
Diğer yandan, sektörün en önemli sorunlarına da değinen Gedik, “Döviz kaynaklı maliyetler ve nitelikli iş gücü eksikliği büyük orun olarak yer alıyor.
Özellikle barista gibi uzmanlık gerektiren alanlarda yetişmiş insan kaynağı bulmak zor.
Çözüm olarak sektörün daha fazla eğitim programına, barista akademilerine ve gençlerin kariyerlerini bu meslek üzerinden inşa etmelerini sağlayacak fırsatlara ihtiyacı var” dedi.Tüketime uygun noktalara odaklandıBurak Gedik, “Büyüme stratejimiz, yoğun yaya trafiği olan, ulaşımı kolay ve demografik yapısı kahve tüketimine uygun noktalara odaklanıyoruz.
İstanbul dışı için ise somut tarih verilmiş bir şehir planımız henüz açıklamadık.
Ancak markanın vizyonu, orta vadede Türkiye’nin farklı büyük şehirlerine açılarak, ulusal ölçekte güçlü bir ağ kurmak” dedi.Global markalar için Türkiye potansiyel taşıyorTürkiye’de kahve sektörünün son yıllarda çok hızlı bir büyüme ivmesi yakaladığına dikkat çeken Gedik, kişi başına düşen yıllık kahve tüketiminin hâlâ 1 kilonun altında seyrettiğini öne sürdü.
Avrupa ülkelerinde ise kişi başı tüketimin 4 ile 10 kilo arasında bulunduğunu aktaran Gedik, şunları kaydetti: “Bu da Türkiye’nin, global markalar için hâlâ yüksek potansiyel taşıyan bir pazar olduğunu açıkça gösteriyor.
Sektör hem tüketim alışkanlıkları hem de dağıtım kanalları açısından bir dönüşüm sürecinden geçiyor.
Özel çekirdek ve üçüncü nesil kahve tüketimi hızla yükseliyor.
Evde tüketim ciddi artış gösteriyor; e-ticaret ve abonelik modellerine talep arıyor.”