Haydi, dünya dönüşsün insanlık yaşasın

İnsan Hakları günüydü 10 Aralık.

Gazetelerin sayfalarına baktım.

İnsan haksızlıkları ile dolu.

İnsan Haksızlıklarını düzeltmek yakın ufukta görünmüyor.O halde hiç olmazsa Dünya Değişim/Dönüşüm Hareketi’ne katılıp bir şeyler yapılabilir mi?

DÜNYA DÖNÜŞÜM HAREKETİ Avustralyalı biyolog Rory R.

Morton (sıklıkla Dr.

Jeremy Griffith takma adıyla da anılır) çalışmalarından doğmuştur.Griffith tarafından kurulan ve yönetilen, insanlık durumunu çözmeyi amaçlayan psikolojik ve felsefi bir çerçeveyi teşvik etmeye odaklanmış bir kuruluştur.Esası, insan davranışını, ahlakını ve biyolojisini uzlaştırmayı amaçlayan, genellikle "insanlık durumu” açıklaması olarak adlandırılan tek ve kapsamlı bir kuramdır.Biyolojik, psikolojik ve ahlaki uzlaşmaya vurgu bağlamında; saldırganlığı, suçluluk duygusunu ve sosyal işlev bozukluğunu açıklamak için evrimsel biyolojiyi, gelişim psikolojisini ve felsefi yaklaşımları bütünleştirir.Bu kuram yaygınlaştırılmaya çalışılıyor.Konunun uzmanları bu vesile ile bağışlamayı, empatiyi ve işbirlikçi davranışı teşvik ederek kişisel ruh sağlığını, kişilerarası ilişkileri ve sosyal kurumları dönüştürdüğünü iddia ediyor.Belirtilen hedefler ise basit:- İnsan doğasındaki "bölünmeyi" anlamalarına ve çözmelerine yardımcı olarak psikolojik acıyı hafifletmek.- Ahlaki yenilenmeyi teşvik etmek; insan davranışını anlaşılabilir ve kurtarılabilir olarak yeniden çerçeveleyerek şiddeti, nefreti ve toplumsal uyumsuzluğu azaltmak.Dünya Dönüşüm Hareketi, insanlık durumunu çözmeyi ve bireyleri ve toplumları dönüştürmeyi amaçlayan tek bir biyolojik-felsefi açıklamayı savunmaktadır.Hedefleri; psikolojik acıların hafifletilmesi ve ahlaki yenilenmedir.

İNSAN DOĞUŞTAN İYİDİR Griffith, insanların içgüdülerinin ikiliğinden dolayı doğuştan çatışma içinde olduklarını savunuyor.Bu kurama göre; insanlar temelde iyidir ancak evrimsel bir psikolojik bölünme nedeniyle çatışma halindedirler.Hayatta kalma dürtüsü ve sosyal uyum içgüdüsü nedeniyle çatışma, çeşitli olumsuz davranışlarda kendini gösteren psikolojik sorunlara yol açar.Bu içsel çatışma ve beraberindeki suçluluk duygusuyla başa çıkmak için insanlar genellikle savunma mekanizmaları geliştirirler.Bu savunmalar, kendi imajlarını korumaya çalışırken saldırganlığa, inkara veya başkalarına zarar vermeye yol açabilir.Kültürel şartlanma, davranışları belirler.Toplumlar genellikle rekabeti, bireyciliği ve maddi başarıyı vurgular; bu da iç çatışmaları çözmek yerine daha da kötüleştirebilir.

DÖNÜŞÜM SADECE BİREYSEL DEĞİL, KOLEKTİF Birçok birey psikolojik sorunlarının tam olarak farkında değildir.Altta yatan sorunları anlamadan insanların çatışma ve çevresel bozulma da dahil olmak üzere zararlı davranış kalıplarına ve toplumsal işlev bozukluklarına başvurduğunu öne sürer.Gerçek dönüşümün insan davranışının nedenlerini anlamakla başladığını bilmeliyiz.Bireyler, öz farkındalığı geliştirerek ve duygusal zekayı destekleyerek daha şefkatli ve yapıcı hale gelebilir ve nihayetinde topluma fayda sağlayabilirler.Dünya Dönüşüm Hareketi, dönüşümün sadece bireysel değil, kolektif olduğunu vurgular.Toplumun bu psikolojik sorunları ele almak için bir araya gelmesi ve değişimi teşvik eden destekleyici bir ortam oluşturması gerekiyor.Temelde; insanlarda evrimsel baskıların yarattığı psikolojik bir çatışmayla gizlenmiş, doğuştan gelen iyiliksever bir doğa vardır; bu çatışmayı anlamak ve çözmek bireyleri ve toplumu iyileştirir.