Haber Detayı
Pompeii kurbanlarının üzerindeki sır: Kalın yünlü pelerinler tarihi değiştirebilir mi?
Vezüv’ün külleri altından çıkan yeni detaylar bilim dünyasını şaşırttı. Pompeiİ'de kaçmaya çalışan insanların üzerindeki ağır kışlık kıyafetler, felaketin meşhur Ağustos sıcağında değil, çok daha soğuk bir günde yaşanmış olabileceğine dair ipuçları veriyor.
Pompei’in külleri arasından yükselen alçı kalıplar, yaklaşık iki bin yıl önce yaşanan o korkunç güne dair bugüne dek fark edilmemiş, hüzünlü bir detayı gün yüzüne çıkardı.
Valencia Üniversitesi’nden bilim insanlarının yaptığı yeni bir araştırma, Vezüv Yanardağı’nın patlamasıyla şehirden kaçmaya çalışan kurbanların üzerlerinde kalın yün tunikler ve ağır pelerinler olduğunu belirledi.
Bu bulgu, antik kentin sakinlerinin gökten yağan ateş ve taş yağmuruna karşı son bir umutla kendilerini korumaya çalıştığını öneriyor.
Ancak bu giysiler sadece bir savunma aracı olmayabilir ve aynı zamanda tarihin en büyük tartışmalarından birine de ışık tutabilir.Araştırmayı yürüten arkeoloji profesörü Llorenç Alapont, incelenen 14 alçı kalıptan 4’ünde giysilerin dokusunun ve iplik yapısının net bir şekilde görülebildiğini söylüyor.
Ortaya çıkan manzara oldukça sarsıcı bir şekilde, insanların o gün sadece hafif kıyafetler değil, kalın yünlü kumaşlar tercih ettiklerini gösteriyor.
Alapont’a göre bu durum iki anlama geliyor: Ya halk, yanardağdan gelen zehirli gazlara ve yoğun ısıya karşı giysilerini bir kalkan gibi kullanmaya çalıştı ya da o gün hava beklenmedik şekilde soğuktu.
İşte bu ikinci ihtimal, Pompeii’in yok olduğu tarihe dair bilinenleri temelinden sarsıyor.Ağustos mu yoksa Ekim mi?Vezüv’ün MS 79 yılında tam olarak ne zaman patladığı, arkeoloji dünyasının en çok tartışılan konuları arasında yer alıyor.
Genel kabul gören tarih, Genç Plinius’un mektuplarına dayanarak 24 Ağustos olsa da, son bulgular bu tarihin sonbahara kaydığını gösteriyor.
Sadece kurbanların üzerindeki kalın yünlü pelerinler değil, evlerde bulunan köz dolu ısıtıcılar, o döneme ait sonbahar meyveleri ve küplerde fermente edilmeye bırakılmış şaraplar da patlamanın Ekim ayında gerçekleşmiş olabileceğine dair güçlü kanıtlar sunuyor.
Güney İtalya’nın Ağustos sıcağında bu denli kalın kıyafetlerin giyilmesi pek mantıklı görünmüyor.Vezüv’ün yıkıcı gücü, sadece Pompeii’yi değil; Herculaneum, Stabiae ve Torre Annunziata gibi yerleşimleri de yerle bir ederek yaklaşık 16 bin kişinin ölümüne yol açtı.
Yanardağdan fışkıran kül ve gaz bulutunun 34 kilometre yüksekliğe ulaştığı, yani bugünkü yolcu uçaklarının uçuş irtifasının üç katının üzerinde bir seviyeye çıktığı tahmin ediliyor.Öyle bir sıcaklık dalgası yaşandı ki, bazı insanların dokuları saniyeler içinde cama dönüştü.
Şehrin dışına, Porta Nola nekropolüne doğru kaçmaya çalışanların üzerindeki bu ağır kıyafetler, maalesef onları bu devasa felaketten korumaya yetmedi.
Profesör Alapont, bu tür çalışmaların o gün tam olarak nelerin yaşandığını anlamak için hayati olduğunu belirtiyor ve Vezüv’ün sırlarını çözmek için daha modern yöntemlere ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor.