Haber Detayı
MHP'li Celal Adan'dan, AK Partili vekile tepki: 'Kimi dövmeye gidiyorsunuz?'
TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmeleri sırasında tansiyon yükseldi. Oturumu yöneten MHP’li Celal Adan, AK Partili Leyla Şahin Usta’nın uyarılara rağmen yerinden kalkmasına tepki göstererek, 'Kimi dövmeye gidiyorsunuz?' sözleriyle müdahalede bulundu.
Tuncay Özkan’ın 2026 yılı bütçesi üzerine yaptığı konuşma sırasında sesini yükseltmesi, AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta’nın tepkisine neden oldu.
Özkan’ın konuşmasına yönelik itirazlar üzerine tartışmaya CHP Grup Başkanvekili Murat Emir de dahil oldu.
Gerginliğin artması üzerine oturumu yöneten MHP’li TBMM Başkanvekili Celal Adan, kürsüde konuşma devam ederken milletvekillerinin laf atmasına müdahale etmekten rahatsızlık duyduğunu ifade etti.
Bunun üzerine söz alan Leyla Şahin Usta, konuşmacının yüksek sesle hitap etmesine neden herhangi bir uyarı yapılmadığını sorarak Adan’a tepki gösterdi.
Karşılıklı söz almalarla tansiyon yükselirken, Usta’nın CHP sıralarına doğru yürümesi tartışmanın büyümesine yol açtı.
Celal Adan, yaşananlar üzerine araya girdi, Genel Kurul’daki düzenin korunması gerektiğini vurguladı.
CELAL ADAN'DAN TEPKİ TBMM Başkanvekili Celal Adan tartışmalara ilişkin olarak şunları söyledi: Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bulunan bütün arkadaşlara son derece saygı duyuyorum.
Türkiye için mücadele verdiklerine inanıyorum ve bu ölçülerle yönetiyorum.
Sayın Şahin, çok üzgünüm.
Benim Meclis'i nasıl yöneteceğime sen karar verme.
Beni uyarmaya da hakkın yok.
Biz burada gayet güzel yürütüyoruz ama benim de gördüğüm bir manzara, size laf atmış olabilirler.
Yerinizden kalkıp nereye gidiyorsunuz?
Kimi döveceksiniz.
Öyle şey olur mu?
Oturun yerinizden, söz alın.
Kalkıyorsunuz, oraya hamle yapıyorsunuz.
Ben burada Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilleri, Milliyetçi Hareket Partisi milletvekilleri, İYİ Parti milletvekilleri, Yeni Yol Partisi milletvekili, tüm milletvekillerine karşı bir saygım var.
Türkiye Büyük Millet Meclisi devleti kuran bir Meclis.
O şuurla ben Meclis'i yönetiyorum.
Bizi niye uyardınız onu anlayamadım.
Kürsü konuşması yaptıktan sonra söz istersiniz, ben söz veririm size.
Herkese de veriyorum ayrıca.
Benden bir dakika söz isteyip almayan var mı?
Hayatta yapamam onu ya.
Ona gücüm yetmez ayrıca.
Bu saygıyla yönettiğimiz Meclis'te siz bizi uyarıyorsunuz ya çok üzüldüm.