Haber Detayı

Kestelli: Geleneksel ürün ihracatında önemli kayıplar yaşadık
şirket haberleri dunya.com
27/11/2025 00:00 (4 hafta önce)

Kestelli: Geleneksel ürün ihracatında önemli kayıplar yaşadık

2025 yılının geleneksel ihraç ürünleri arasında önemli bir yer tutan kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısı üretimi açısından oldukça zor bir yıl olduğunu söyleyen Işınsu Kestelli, yıl boyunca görülen aşırı sıcaklıklar zamansız yağış ve donların üç üründe de verim ve kaliteyi etkilediğini söyledi.

Özlem SARSINİzmir Ticaret Borsası’nın (İTB) kasım ayı meclis toplan­tısında konuşan Başkan Işın­su Kestelli, rekoltelerin uzun yıllar ortalamasının altında beklendiği­ni, temel sebebinin ise küresel ik­lim krizi olduğunu ifade etti.

Ürün arzında yaşanan bu gelişmenin ih­racatta önemli kayıplara neden ol­duğunu söyleyen Kestelli, geçen sezonun aynı dönemine göre; ku­ru üzümde yüzde 25, kuru incir­de yüzde 20, kuru kayısıda ise yüz­de 65 gerileme yaşandığının altını çizdi.“Üç üründe ihracat fiyatları yükseldi”Ürün arzında yaşanan bu sorun­ların her üç üründe de Türkiye’nin dünyanın en büyük üreticisi ol­ması nedeniyle ihraç fiyatlarının yükselmesine neden olduğunun altını çizen Kestelli, “Kuru üzüm­de yüzde 3, kuru incirde yüzde 8 gibi kabul edilebilir şekilde artmış olsa da kuru kayısı da ihraç fiyat­ları yüzde 72 yükseldi.Geleneksel ihraç ürünlerimizin ihraç fiyat­larında son birkaç yılda yaşanan ciddi artışları; iklim krizinin, pan­deminin ve ekonomide yaşamakta olduğumuz sorunların bir sonucu olarak düşünebiliriz.

Ancak, uzun dönem fiyatları incelendiğinde de benzer bir durum karşımıza çıkı­yor. 2000-2001 sezonunda; 0,82 dolar olan kuru üzümün ortalama ihraç fiyatı bu sezonda 3,55 dolara; 1,63 dolar olan kuru incirin ortala­ma ihraç fiyatı 6,89 dolara; 1,21 do­lar olan kuru kayısının ortalama ihraç fiyatı ise 8,45 dolara yüksel­miş durumda” dedi.“Üretici ve ihracatçı memnun değil”Son 4-5 yıldır yükseliş ivmesi hızlandığını ancak ne üreticinin ne de ihracatçının bu yükselişten memnun olmadığını kaydeden Kestelli, “Üretim girdilerindeki uzun dönemli maliyet artışları, dö­viz kurlarındaki yükselişin ihra­cat fiyatlarına yansıması, son se­zonlarda sıklaşan iklim kaynaklı rekolte kayıpları, bu ürünlerde ül­kemizin dünya piyasasındaki ko­numunu belirliyor.

Gübre, enerji, işçilik, sulama, ilaç ve bakım ma­liyetlerindeki yükseliş, üreticile­rimizin reel kazancını düşürmek­te; iklim kaynaklı rekolte kayıpları ise toplam gelirlerini sınırlamak­tadır” ifadelerini kullandı.“Bu iklimde iş yapmak sisli havada araç kullanmak gibi”Ülkemizin bu ürünlerdeki kü­resel liderliğini koruyabilme­si için iklim uyumlu üretim mo­delleri, hem üreticilerin hem de işletmelerin maliyetlerini azal­tacak destekler, rekabetçi ve is­tikrarlı bir arz, finans ve pazarla­ma yapısı ile mümkün olacağını dile getiren Kestelli, “Bu iklimde iş yapmak, sisli havada otomobil kullanmak gibi ekstra dikkat ge­rektiriyor” diye konuştu.“Enflasyonda hedefi aşacağımız artık netleşti”Türkiye ekonomisinde ise enflasyondaki düşüş seyrinin zayıfladığını, buna karşın iç talepteki yavaşlamanın da sürdüğünü ifade eden Işınsu Kestelli, “Büyük bir bedel ödemiş olsak da, cari açığın milli gelire oranının yüzde 1,3 gibi sürdürülebilir bir seviyeye inmiş olması, makro istikrar açısından çok değerli.

Buna karşın enflasyonda öngörülen hedefi bu yıl da aşacağımız netleşmiş görünüyor.

Merkez Bankası Başkanı’nın da altını çizdiği gibi enflasyon hedefindeki sapmada, gıda fiyatlarının yıllık enflasyona katkısının 1,5 puan artması etkili oldu.

Bu da bizi, bir kez daha, ülkemizdeki en temel reform alanlarının başında tarımın geldiği gerçeğine getiriyor” dedi.

İlgili Sitenin Haberleri