EHKİB Başkanı Sertbaş: Üretimden vazgeçemeyiz

Tekstil ve hazır giyim sektörü girdi maliyetleri nedeniyle daralıyor.

Çareyi Mısır’a yatırım yapmakta bulan sektör temsilcileri, sorunun üretimden vazgeçen politikalar olduğunu belirtiyor, tek çarenin üretime yatırım olduğunu ifade ediyor.

Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Recep Burak Sertbaş, sektörün ayakta kalabilmesi için hükümetten beklentilerini açıkladı.

Recep Burak Sertbaş GİRDİLER ARTIYOR Aydınlık’a konuşan Burak Sertbaş, sektörde yaşanan sorunu şöyle özetledi: “Son iki senedir enflasyonu düşürmek adına dövize baskı politikası uygulanıyor.

Bu da ihracatçıyı, maliyetlerinin artması ama satış fiyatlarının artmaması gibi bir durumla karşı karşıya getirdi.

İlk etkilenen sektör, hazır giyim oldu.

Çünkü hazır giyimin çoğu girdisi yerli.

Bütün girdilerin fiyatı artarken satış fiyatı (bizim satışlarımız genelde Avrupa’ya) maliyetlerimiz kadar artmadığı için fiyatlarımız pahalı kaldı. “Şu anda sektör hakikaten büyük çaba sarfediyor, elindeki müşteriyi kaybetmemek, istihdamı kaybetmemek adına kârsız hatta çoğu zaman da zararına sipariş yapar duruma geldi.

Maliyetlerin artışı, döviz artışından fazla olduğu sürece hazır giyim sektörü küçülmeye, daralmaya devam edecek gibi görünüyor.” SANAYİCİ MISIR’A MECBUR KALDI Sanayicinin ayakta kalabilmek için Mısır’a gitmeye mecbur kaldığını belirten Sertbaş, şöyle devam etti: “Mısır çözüm yolu olarak görünüyor.

Sadece tekstil değil başka sanayiler de Mısır’a gitti ama yoğunluk hazır giyimde.

İşçilik ücretleriyle ilgili devasa bir fark var.

Hazır giyim maliyetindeki işçilik payı yüzde 30 yüzde 40’larda.

Çok önemli bir rakam.

Mısır’da 150-200 dolar gibi bir işçilik ücreti varken biz burada 1000-1200 dolardayız.

Giydirilmiş olarak söylüyorum.

Dolayısıyla bu farkı kapatmak için birçok hazır giyimci Mısır’da üretim tesisi kurdu veya oradaki insanlarla anlaşıp iş vermeye başladı. “Biz Mısır’ı Amerika siparişleri için kulanırdık, Amerika’ya Mısır’dan vergisiz satış yapabildiğimiz için.

Zaten orada bir alt yapı olduğu için de işler burada terse döndüğünde hem oradakiler Avrupa siparişlerini büyüttü, oradan yapmaya başladılar hem de yeni yeni üreticiler oraya gitti.” EGE’DEN DE ARAŞTIRMA YAPAN FİRMALAR VAR “Ege’de ‘Mısır’da yatırım yaptı, buradaki tesisini kapattı’ diyebileceğim bir firma yok şu anda.

Ama orada mal yaptırmaya çalışan veya yatrım yapmak için araştırma yapan firmalar biliyorum.

Genelde büyük firmalar gidiyor.

Avrupa’daki büyük ithalatçılara iş yapan firmalar, mecbur kaldılar üretimlerini Mısır’a taşımaya.” ENFLASYONUN DÜŞMESİ ŞART Burak Sertbaş, çözüm için de hükümete şu önerileri yaptı: “Enflasyonun düşmesi için dövizin artmaması bir gereklilik ama ihracatın da kontrol edilmesi ve düşmemesi lazım.

İhracattan ziyade Türkiye’de üretimin bitmemesi lazım. “Bizim Merkez Bankasından aldığımız döviz dönüşüm desteğimiz var, yüzde 3.

Gelen ihracat bedellerimizi Merkez Bankasına bozdurduğumuzda o bize ekstradan yüzde 3 destek veriyor.

Bunun artırılması çözüm olabilir.

En azından yüzde 10’lara çıkarsa bir nefes olur bize.” KREDİYE ERİŞİM SAĞLANMALI “Krediye erişimde sıkıntılar yaşanıyor.

İhracatçı bu konuda biraz daha şanslı.

Reeskont kredisi kullanabiliyor.

Nispeten daha rahat bulunabilen, piyasadaki faize göre daha iyi faiz oranlı bir kredi.

Ama bu da döviz artmadığı için ihracatçıya pahalı gelen bir kredi türü.

Kaldı ki bilançolarımız bozulduğu için kredibilitelerimiz de azaldı.

Belki kredi kefalet sisteminin biraz daha yaygın hale getirilerek gerçekten zorlanan firmaların bu kredileri kullanması sağlanabilir. “Bunlar yapılabilirse belki biraz nefes alırız.

Nefes alırız diyorum çünkü hiçbir zaman eski kârlı günlerimize geliriz diyemiyorum. 2026’yı kaçırdık diye düşünüyorum, 2027’den ümitliyiz. “Enflasyon düşmeden ekonomik koşullar rahatlamaz.

Döviz serbest bırakılır, enflasyon kadar artar veya enflasyon yoksa zaten dövizin artmasına da gerek yok. 2027 diye umutlanıyoruz ama 2027’ye kadar hangimiz ne kadar dayanabilir o konuda da soru işaretlerimiz var.   “Türkiye olarak üretimden vazgeçemeyiz.

Şu anda sanki üretimden, sanayiden vazgeçer bir politika izleniyor.

Vazgeçmememiz lazım.

Üretmemiz lazım ki iş gücünü sağlıklı bir şekilde çalıştıralım.

İhracatımızı yapalım, dövizimizi kazanalım.

Umarım enflasyon illetinden kurtulduğumuzda eski günlerimize döneceğiz.”