Haber Detayı

Estonya Dışişleri Bakanı CNN TÜRK'te: Putin'in amacı Ukrayna değil dünya düzenini bozmak
Dünya cnnturk.com
17/10/2025 12:46 (2 ay önce)

Estonya Dışişleri Bakanı CNN TÜRK'te: Putin'in amacı Ukrayna değil dünya düzenini bozmak

Son dönemde özellikle NATO'nun doğu kanadında Rusya endişesi yaşanıyor. Estonya, Polonya ve Danimarka gibi ülkeler, Rusya NATO'yu test ediyor diyor. Rusya ile sınırı olan ülkelerden Estonya'nın Dışişleri Bakanı CNN TÜRK Dış Haberler Muhabiri Rabia Asel Atmaca'ya konuştu. Putin kâğıttan bir kaplan. Rusya sadece imparatorluğunu canlandırmak istiyor dedi.

Estonya Dışişleri Bakanı Margus Tsahkna'nın ifadeleri şöyle:– Son günlerde Polonya, Romanya, Bulgaristan, Estonya ve Danimarkanın hava sahalarının Rus droneları tarafından ihlal edildiğini gördük.

Ve başlıklarda şunları gördük: Rusya NATOyu test ediyor, hatta NATOnun kapasitelerini yokluyor.

Bu görüşe katılıyor musunuz?

Rusyanın bu girişimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?Elbette, Rusya NATO'nun birliğini test ediyor ve aynı zamanda askeri kabiliyetlerimizi de yokluyor.

Birkaç hafta önce Estonyada NATO hava sahasının çok ciddi bir şekilde ihlaline tanık olduk.

Yaklaşık 12 dakika boyunca Rus savaş uçakları hava sahamıza girdi.

Bunlar drone değildi.

Ve elbette ondan önce Polonyaya yönelik bir drone saldırısı gerçekleşmişti.

Son üç buçuk yılda Avrupada birçok başka hibrit saldırıya da tanıklık ettik.

Bunların hepsini bir araya getirdiğimizde, Putinin amacı bizim birliğimizi test etmek, toplumlarımızı sınamak ve bizi bölmek.

Ama Putin bunda başarılı olamadı.

Tam aksine, NATO olarak Madde 4 kapsamında istişare çağrısı yaptığımızda birliğimizi çok net bir şekilde gösterdik.

Doğu kanadında askeri kapasitemizi artırdık ve artırmaya da devam edeceğiz.

Bu, Polonyaya yönelik saldırıdan sonra başlatılan Doğu-Orta misyonu çerçevesinde gerçekleşiyor.

Ayrıca Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini toplantıya çağırdık.

Ve orada da görüldü ki endişe sadece Avrupa ülkeleri ve NATO üyeleriyle sınırlı değil; dünyanın dört bir yanındaki pek çok ülke, Rusyanın Birleşmiş Milletler Anlaşmasını, egemenlik ilkesini ve toprak bütünlüğünü ihlal etmesinden derin endişe duyuyor.

Zaten biliyoruz ki, Rusya saldırgan bir ülke.

Bu sadece Ukrayna ile ilgili değil, ki bunu hem Başkan Trump hem de Başkan Putin dile getirdi.

Asıl mesele Putinin ana planı.

Muhtemelen bunu zaten 2007 yılında Münih Güvenlik Konferansında açıklamıştı.

Onun gözünde bu planın temelinde, Sovyetler Birliği'nin çöküşü var.

Putin bunu kök neden olarak görüyor ve Sovyet imparatorluğunun etkisini yeniden kurmak istiyor.

Ve bugün gördüğümüz şey tam olarak bu.– Rusya-Ukrayna savaşı başlayalı neredeyse üç yıl oldu.

Birçok barış görüşmesi yapıldı.

İstanbul da bu görüşmelerin yapıldığı yerlerden biriydi.

Bu savaşın geleceğini nasıl görüyorsunuz?Bu, Putinin küresel çapta yaymak istediği bir anlatı: Savaşı kazandığını, Ukraynanın zayıf olduğunu ve Rus ekonomisinin iyi durumda olduğunu söylüyor.

Ama aslında gerçekler, bizim takip ettiğimiz kadarıyla, Putinin üç yılı aşkın süredir Ukraynaya karşı yürüttüğü tam kapsamlı savaşa rağmen, sahada hiçbir stratejik üstünlük sağlayamadığını gösteriyor.

Hatta tam tersine, zayıflamış bir Rusya, bazı bölgeleri kaybetti ve Ukrayna bu toprakları geri aldı.

Ekonomik olarak da Rusya zayıf bir ülke.

Başkan Trumpın da çok doğru şekilde ifade ettiği gibi, Rusya kâğıttan bir kaplan.

Aslında Çin başta olmak üzere bazı ülkeler, Rusyanın bu savaşı sürdürebilmesine ekonomik olarak imkân sağlıyor.

Ama Putinin hâlâ stratejik bir kazanımı yok.

Bence şu anda onu asıl endişelendiren şey, Avrupanın artık daha fazlasını yapıyor olması.

Yakında 19. yaptırım paketini hayata geçireceğiz ve bu oldukça sert olacak.

Askerî desteğimizi de önceki dönemlere göre artırmış durumdayız.

Ayrıca dondurulmuş Rus varlıklarının – ki bunların büyük kısmı Avrupada bulunuyor – nasıl kullanılacağına dair bir planımız da artık var.

Yaklaşık 200 milyar euro değerindeki dondurulmuş Rus varlıklarından söz ediyoruz.

Başkan Trump da hem Ukraynaya daha fazla destek verme hem de Rusyaya karşı söylemini değiştirme yönünde adımlar attı.

Dolayısıyla bu gelişmelerin Ukrayna için fırsatları artırdığını düşünüyorum.

Ve kesinlikle şunu artık çok net anlıyoruz: Daha önce de söylediğim gibi, Putinin amacı Ukraynadan toprak almak değil; o dünya düzenini sorguluyor.

Avrupadaki güvenlik mimarisini ve transatlantik iş birliğini sorguluyor.

Ama bu iş birliği, belki de altı ay öncesine göre çok daha güçlü durumda.– Estonya, Rusya ile sınır komşusu.

Rusyanın kolayca saldırabileceği konusunda Estonyanın herhangi bir şüphesi var mı?Sınırlarımızın test edilmesine yönelik birçok farklı yönteme tanıklık ettik.

Rusya, sürekli olarak insanları – mültecileri – birer silah gibi kullanıyor ve onları sınırların ötesine itmeye çalışıyor.

Bunun Belarus üzerinden gerçekleştiğini görüyoruz; Letonya, Litvanya ve Polonyadaki dostlarımız her gün bu durumla karşı karşıya.

Üstelik bu sayı oldukça yüksek seviyelerde.

Estonya da kendi yasalarını değiştirdi ve artık kimseyi içeri almıyoruz.

Bu nedenle şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Estonya sınırı, NATOnun ve Avrupanın doğu kanadındaki en korunaklı ve en güvenli sınırlardan biridir.– Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin her zaman Diyaloğa açığım, bu sorunu çözebiliriz, Başkan Zelenski Moskovaya gelebilir diyor.

Başkan Zelenski ise O Kiev'e gelmeli diyor.

Sizce bu iki lider bir araya gelebilir mi?Başkan Zelenski, Başkan Putinle görüşmeye hazır olduğunu söyledi.

Eğer Putinin gerçekten adil ve kalıcı bir barışı konuşmak gibi bir niyeti olsaydı, bu görüşme gerçekleşebilirdi.

Ancak bunun için bir ön koşul var: Putin 48 saat içinde bir ateşkes ilan ederek bu süreci başlatabilir ve bu da hem Ukraynayı hem de hepimizi adil ve kalıcı bir barışa götürebilir.

Ama böyle bir şey görmüyoruz.

Başkan Trump aslında Putine bu tür bir barış sürecini başlatması için çok iyi bir fırsat verdi.

Ama bizim gördüğümüz şu oldu: Putin barış kelimesini adeta çaldı ama kastettiği şey barış değil, Ukraynaya karşı daha fazla savaş ve sivil halka yönelik daha fazla terördü.

Şu anda Putin, kış başlamadan hemen önce enerji ve ısınma altyapılarını ağır şekilde bombalıyor.

Dolayısıyla Putinin gerçek anlamda bir barış görüşmesi yürütme niyeti olduğuna dair hiçbir işaret yok.

Şimdi Başkan Zelenski, Başkan Trumptan da tıpkı Gazzede olduğu gibi bu çabaları sürdürmesini istedi.

Orada ilk aşamada esir değişimi ve benzeri adımlar başarıyla atılmıştı.

Yani Ukrayna tarafında bu süreci başlatma konusunda gerçek bir istek var.

Ancak barış süreci mutlaka toprak bütünlüğü ilkesine, kalıcı barışa ve adil barışa dayanmak zorunda.

Ama Putinin böyle bir barış istediğini görmüyoruz.

Başkan Trump söylemini değiştirdi ve umuyoruz ki Ukraynaya yönelik askeri desteğe yönelik kısıtlamaları da kaldırır.

Avrupanın hem finansal gücü hem de dondurulmuş Rus varlıkları var.

Bu nedenle bence Putin üzerinde baskı kurmak, bu süreci başlatmanın ve gerçek anlamda güçlendirmenin tek yoludur.

İLGİLİ HABER Dünya Nefesler tutuldu: 2 kutup bir araya gelecek!

İlgili Sitenin Haberleri