11 bin metal işçisini kapsayan TİS süreci başladı

Atar, sözleşmenin önemine vurgu yaparak, “İşkolumuzdaki Grup Toplu İş Sözleşmeleri kapsamındaki işçi sayısı, örgütlülük düzeyi, MESS’in işveren örgütleri içindeki farklı konumu ve sektörün büyüklüğü nedeniyle hep belirleyici olmuştur.

MESS ile yapılan TİS, özel sektörde en büyük toplu sözleşmedir; sonuçları diğer sektörleri de etkiler.

Bu nedenle, ‘Metal işçisi kazanırsa bütün işçiler kazanır.’ sözü gerçeğe işaret etmektedir. “Metal sektörü otomotivden elektroniğe, beyaz eşyadan demirdöküme kadar ekonominin üçte birini oluşturuyor.

ISO 500’de ilk 10 şirketin çoğu, ilk 50’nin yarısından fazlası metal sektöründedir.

Bu nedenle kritik bir toplu sözleşme sürecindeyiz.” ifadelerini kullandı.

Atar şöyle devam etti: “Yeni dönem TİS, sendikanın örgütlü olduğu 32 işletme ve 43 fabrikadan yaklaşık 11 bin işçiyi kapsıyor; işyeri komiteleri hazırlık sürecinde işçilerin görüşlerini aktardı.

Bu toplantılara katılan yüzlerce İşyeri TİS Komitesi üyesi, fabrikalardaki binlerce metal işçisinin toplu sözleşme teklifine yönelik görüşlerini dile getirdi. ‘ÜCRETLERİMİZ YOKSULLUK SINIRININ YARISINDA’ “Metal işçilerin reel ücretleri sürekli gerilemektedir.

Hemen her gün yapılan zamlar karşısında gündelik temel ihtiyaçlar karşılanamaz hale gelinmiştir.

İnsanca yaşayacak bir ücret almak yaşamsal bir mesele haline gelmiştir.

Resmi enflasyon gerçeği yansıtmıyor.

TÜİK ile İTO verileri arasında fark var.

Ücretlerimiz yıllardır yoksulluk sınırının altındadır.

BİSAM’ın Temmuz 2025 dönemi raporuna göre açlık sınırı 25 bin 952 TL, yoksulluk sınırı 89 bin 768 TL olmuştur.

Ortalama ücret alan bir metal işçisi ise ikramiye ve gelir vergisi istisnası dahil net 55 bin 511 TL ücret almaktadır.

Aldığımız ücret yoksulluk sınırının neredeyse yarısıdır. “Bu yılın temmuz ayı baz alındığında İstanbul’da 100 metrekarelik bir evin kirası ortalama 32 bin 500 TL’dir.

Ortalama ücret alan bir metal işçisinin ücreti dikkate alınırsa, işçinin aylık gelirinin yüzde 68’i kiraya gitmektedir.

Kira ödemesi sonrası elde kalan ise yalnızca 23 bin 011 TL’dir.

Bu para hangi ihtiyacı karşılayacaktır? “Ocakta 50 bin 830 TL alan bir işçi, yıl sonunda 43 bin 577 TL’ye düşüyor.

İşçiler yılda yaklaşık bir maaşını vergi dilimleri nedeniyle kaybediyor.

İlk vergi dilimi gerçek enflasyona göre artırılsaydı bugün 500 bin liranın üzerinde olacaktı; ama 158 bin lira seviyesinde kaldı.” ÜCRET ZAMMI TEKLİFİ “Birleşik Metal İş’in teklifinde ücret artışı üç bölümden oluşuyor.

İlk olarak, düşük ücretli işçilerin ücretlerinin bir ölçüde yükseltilmesi amacıyla saat ücreti 170 TL’nin altında olan işçilerin saat ücretlerinin 170 TL’ye yükseltilmesini teklif ediyoruz.

Bu teklif şu anlama gelmektedir: Aylık ikramiye dahil net 31.250 TL’nin altında ücret alan işçilerin ücretlerinin öncelikle 31 bin 250 TL’ye getirilmesidir.

Bu iyileştirmeden sonra tüm işçilerin saat ücretlerine yüzde 15 ve bunun üzerine de seyyanen 100 TL ücret zammı teklif ediyoruz. 3 kalemden oluşan ücret zam teklifimizin oransal karşılığı ilk 6 aylık dönem için yüzde 58,5’tir.

Bu düzenleme ile ortalama bir metal işçisinin ücreti net 84 bin 666 TL’ye ulaşır.” SOSYAL HAKLARDA ARTIŞ TALEBİ Atar, mevcut sosyal ödemelerin “sembolik düzeyde” kaldığını belirterek örnek verdi: - Çocuk parası: 101-126 TL - Bayram ödeneği: 2.200-4.200 TL - İzin ödeneği: 2.525-4.527 TL “Bu rakamlar insanca yaşamı karşılamaktan uzak.” diyen Atar, bayram, izin ve yakacak yardımlarında yüzde 190, diğer sosyal haklarda ise yüzde 150 artış talep ettiklerini açıkladı.

DİĞER TALEPLER Atar, ücret ve sosyal haklar dışında birçok konuda da düzenleme istediklerini söyledi.

Talepler arasında şunlar öne çıkıyor: - Toplu sözleşme kapsamının genişletilmesi, - İşe giriş ücretinin artırılması, - Fazla mesai ve gece zammının yükseltilmesi, - Vergi dilimi kaybının işveren tarafından karşılanması, - Tamamlayıcı sağlık sigortasının aileyi kapsaması, - Kreş yardımı, ebeveyn izni, - Toplumsal cinsiyet eşitliği düzenlemeleri, - Banka promosyonu ve prim ödemeleri.