Haber Detayı

ŞİÖ zirvesi ve güvenlik işbirliği
Dünya aydinlik.com.tr
04/09/2025 17:00 (3 ay önce)

ŞİÖ zirvesi ve güvenlik işbirliği

2001 yılında kurulan ŞİÖ, terörizm, ayrılıkçılık ve aşırıcılıktan oluşan “üç kötü güç” ile mücadele amacıyla ülkelerin bir araya gelmesiyle var oldu. Rusya Çeçen ayrılıkçı saldırılarıyla, Orta Asya ülkeleri dini aşırılıkla, Çin ise kuzeybatı bölgesinde ayrılıkçı tehditlerle karşı karşıyaydı

31 Ağustos – 1 Eylül tarihleri arasında Tianjin'de düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Zirvesi, üye ülkeleri bir araya getirerek güvenlik alanında iş birliğini derinleştirmeyi, karşılıklı güveni pekiştirmeyi ve bölgesel ve küresel barış ile istikrara katkıda bulunmayı amaçlıyor.

Çin ordusu, diğer ŞİÖ üye ülkeleriyle gerçekleştirdiği ikili ve çok taraflı askeri tatbikatlar sayesinde küresel ortaklık ağını genişletti ve bölgesel ve küresel güvenlik tehditleriyle mücadele etme konusundaki istekliliğini ve yeteneğini ortaya koydu. 2001 yılında kurulan ŞİÖ, terörizm, ayrılıkçılık ve aşırıcılıktan oluşan “üç kötü güç” ile mücadele amacıyla ülkelerin bir araya gelmesiyle var oldu.

Rusya Çeçen ayrılıkçı saldırılarıyla, Orta Asya ülkeleri dini aşırılıkla, Çin ise kuzeybatı bölgesinde ayrılıkçı tehditlerle karşı karşıyaydı.

Bu nedenle, ŞİÖ'nun kurucu üyeleri için geleneksel olmayan güvenlik tehditleriyle mücadele kuruluşun temel hedeflerinden biri haline geldi.

Bu hedef doğrultusunda, ŞİÖ bugüne kadar birçok ortak askeri tatbikat gerçekleştirdi.

Bunların en büyüğü ve etkili olanı “Barış Misyonu” (Peace Mission) adlı ortak terörle mücadele tatbikatıdır. 2005 yılında başlayan tatbikatlara ilk etapta yalnızca Çin ve Rusya katılmışken, 2007’den itibaren tüm kurucu üyeler – Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan – dahil oldu. 2018 yılında ise Hindistan ve Pakistan’ın katılımıyla tarihte ilk kez yeni üyeler de bu tatbikatta yer aldı.

TATBİKATLARIN KAPSAMI VE BÖLGESEL GÜVENLİĞE KATKISI Zamanla daha karmaşık ve gerçekçi hale gelen ŞİÖ tatbikatları, basit terörle mücadele simülasyonlarından, istihbarat paylaşımı ve bilgi harbi gibi unsurları içeren kapsamlı ortak operasyonlara evrildi.

Bölgesel entegrasyonun artması, jeopolitik risklerin yükselmesi, geleneksel ve geleneksel olmayan güvenlik sorunlarının iç içe geçmesi, ayrılıkçılığın ve dış müdahalelerin yükselişi, bu tatbikatların önemini daha da artırdı.

ŞİÖ’nün askeri tatbikatları, “üç kötü güç” üzerinde caydırıcı bir etki yaratarak bölgesel barışı korumaya ve ekonomik kalkınmayı desteklemeye yardımcı oldu.

Bu tatbikatlar, Avrasya nüfusunun yarısından fazlasını kapsayan bir coğrafyada güvenlik bilincini güçlendirdi.

Çin’in artan lojistik kapasitesi de bu süreçte önemli rol oynadı. 2021 yılındaki Barış Misyonu tatbikatında Çin, ilk kez Y-20 tipi nakliye uçağını kullanarak Rusya ile bir hava koridoru oluşturdu ve acil durum konuşlandırmalarını simüle etti.

Ayrıca, Çin askerleri Kuzeydoğu Çin'den yola çıkarak beş saat dilimini aşarak 6.300 kilometreden fazla bir mesafeyi trenle kat etti.

Bu, Çin ordusunun yurtdışında gerçekleştirdiği en uzun mesafeli konuşlanma oldu. ‘ŞANGHAY RUHU’ VE ÇOK TARAFLI GÜVENLİK MODELİ Barış Misyonu tatbikatları, karşılıklı güven, karşılıklı fayda, eşitlik, istişare, medeniyet çeşitliliğine saygı ve ortak kalkınma arayışını içeren "Şanghay Ruhu"nu yansıtıyor.

Geleneksel askeri ittifaklardan farklı olarak, ŞİÖ'nün güvenlik önlemleri tek bir ülkenin iradesine bağlı değil; askeri blok oluşturmaya da yönelmiyor.

Bunun yerine, eşitlik, istişare ve karşılıklı faydaya dayalı yeni bir güvenlik iş birliği paradigması ortaya koyuyor.

Tatbikatlar, kültürel etkileşimi, dil eğitimini ve kuvvetler arası diyaloğu da teşvik ederek farklı ülkelerden askeri personel arasında dostluğu ve karşılıklı anlayışı geliştiriyor.

Böylece katılımcı ülkeler arasında güven ortamı daha da güçleniyor.

ŞİÖ üye devletleri, bu tatbikatlarla dünyaya açık bir mesaj veriyor: İstikrar dışarıdan ithal edilemez; ortak çabayla inşa edilir.

Küresel güvenliğin giderek daha kırılgan hale geldiği bir dönemde, ŞİÖ’nün benimsediği tarafsızlık, çatışmasızlık ve üçüncü tarafları hedef almama ilkeleri, Barış Misyonu tatbikatlarıyla daha da pekiştiriliyor.

Giderek artan jeopolitik gerilimler ve küresel güvenlik tehditleri karşısında, uluslararası toplumun daha güçlü ve dayanıklı bir güvenlik yapısına ihtiyaç duyduğu vurgulanıyor.

Tatbikatlar, ŞİÖ'nün yeni güvenlik anlayışının bir parçası olarak, acil durumlara hızlı müdahaleyi mümkün kılacak lojistik ve komuta sistemlerinin güçlendirilmesini sağlıyor.

Böylece, bölgesel güvenliğe katkı sunan bir topluluk inşa edilmesi hedefleniyor.

ŞİÖ, güvenlik iş birliğini derinleştirmeye, stratejik iletişimi ve siyasi güveni artırmaya devam edecek.

Bu yaklaşım, çok taraflı güvenlik yönetişimi için bir model olma potansiyelini taşıyor. “Şanghay Ruhu”nu, ortak güvenliği, açıklığı, karşılıklı öğrenmeyi ve adaleti teşvik ederek, ŞİÖ küresel barışın inşasında tarihi misyonunu yerine getirmeye hazırlanıyor.

İlgili Sitenin Haberleri