Haber Detayı

Ekrem İmamoğlu’ndan The Guardian'a makale: Erdoğan’ın ‘CHP’ planını tek tek anlattı!
Siyaset cumhuriyet.com.tr
24/09/2025 22:43 (3 ay önce)

Ekrem İmamoğlu’ndan The Guardian'a makale: Erdoğan’ın ‘CHP’ planını tek tek anlattı!

Seçilmiş İBB Başkanı e CHP’nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu The Guardian’a yazdığı makalede “Cumhuriyet’in kurumlarını boşaltarak kişisel bir otoriter rejim inşa eden Erdoğan, şimdi de içi boş, uysal bir muhalefet yaratmak istiyor” ifadelerini kullandı.

Se çilmi ş İstanbul B üyük şehir Belediye Başkanı ve CHP’nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu İngiliz yayın kuruluşu The Guardian’a bir makale yazdı.

İmamoğlu s öz konusu makalesinde, AKP’li Cumhurba şkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP'yi hedef aldığını ve silikleştirmeye çal ıştığını anlattı.

İmamoğlu’nun makalesi şu şekilde: “Ge çen y ıl İstanbul’da yapılan se çimlerde oylar ın y üzde 51’ini alarak yeniden belediye ba şkanı se çildim.

Bu, hükümetin destekledi ği adayı ikinci kez mağlup edişimdi.

İlki 2019’da, sudan gerek çelerle iptal edilen seçimlerin ard ından halk sandığa yeniden gidip bize daha b üyük bir farkla zafer kazand ırdığında yaşanmıştı.

Fakat bu yıl, T ürkiye’de demokrasi en tehlikeli evresine girdi.

Süreç Mart ay ında, bir asırlık Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) tarafından cumhurbaşkanı adayı olarak g österilmemle ba şladı.

Önce üniversite diplomam aniden iptal edildi.

Bunun önemi neydi?

Çünkü Türkiye Anayasas ı’na g öre cumhurba şkanlığına aday olabilmek i çin üniversite diplomas ı gerekir.

Kısa bir s üre sonra da bana yolsuzluk ve “teröre yard ım” su çlamalar ı y öneltildi.

Alt ı aydır, “isimsiz” tanıkların ifadelerine dayanan siyasi nitelikli bu su çlamalar nedeniyle hapisteyim.

Avrupa İnsan Hakları S özle şmesi’ne bağlı bir ülkede bu durum tam bir skandald ır.

MİLYONLARCA SEÇMENİN İRADESİ HİÇE SAYILDI Buna maruz kalan bir tek ben değilim.

T ürkiye genelinde muhalefet partilerinden bir düzineden fazla seçilmi ş belediye başkanı hapiste.

Bu sayı her ge çen gün art ıyor.

İstanbul’un il çelerinin dörtte birinde seçilmi ş başkanlar g örevden al ınarak milyonlarca se çmenin iradesi hiçe say ıldı..

Adana ve Antalya’daki belediye başkanlarından İstanbul’daki belediye çal ışanlarına kadar baskı her seviyeye ulaştı.

Gazeteciler, akademisyenler, iş insanları ve ö ğrencilerin de i çinde oldu ğu y üzlerce ki şi hapiste.

Avrupa Konseyi Gen çlik Delegesi Enes Hocao ğulları “kamuoyunu yanıltma”ya ilişkin muğlak ifadeler i çeren yasalar kapsam ında s öylediklerinden dolay ı g özalt ına alındı.

Bu durum baskının ne derece ileri gittiğini g österiyor.

Onun serbest b ırakılması ise, i çeride ve d ışarıda y ükselen tepkiler sayesinde kazan ılmış k üçük ama önemli bir demokrasi zaferi oldu.

Ülkede olanlar ı a ç ık ça ifade edeyim.

S ınırsız g ücün kibriyle hareket eden Cumhurba şkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir kez daha yargıyı demokratik muhalefete karşı silah olarak kullanıyor.

Bu kez, muhaliflerini hapse atıp onların yerine sadık yandaşlarını getiriyor.

CHP’yi doğrudan kapatamayan iktidar, bu kez 2023 kurultayını ge çersiz k ılmaya ve partinin y ükselen liderli ğini ortadan kaldırmaya y öneldi.

Geçti ğimiz g ünlerde bir mahkeme CHP’nin İstanbul il kongresini iptal ederek il başkanını g örevden ald ı ve yerine bir kayyum atadı.

İktidarın s ürüncemede b ıraktığı bu dava, muhalefeti zayıflatmayı ve meşru liderliğini ortadan kaldırmayı hedefliyor; bu, siyasal ço ğulculuğun fiilen ortadan kaldırılmasında bir d önüm noktas ıdır.

Se çilmi ş liderlerin mahkeme kararlarıyla g örevden al ınıp yerlerine atanmış vekiller getirilmesi, demokrasiyle bağdaşmaz.

ERDOĞAN, ŞİMDİ DE İÇİ BOŞ, UYSAL BİR MUHALEFET YARATMAK İSTİYOR Cumhuriyet’in kurumlarını boşaltarak kişisel bir otoriter rejim inşa eden Erdoğan, şimdi de i çi bo ş, uysal bir muhalefet yaratmak istiyor.

Kuralları kendi ç ıkarına g öre yeniden yaz ıyor; ger çek muhalefet yapacak hiçbir rakibin ayakta kalmamas ına uğraşıyor; iktidarını Mısır’ın M übarek’i ya da Suriye’nin Esad’lar ı gibi ömür boyu güvenceye almak istiyor.

Bunlar kas ıtlı y öntemler ve demokratlar birlikte direnmezse yar ın başka ülkelerde de uygulanabilir.

Erdo ğan’ın giderek artan baskıcı y öntemleri, halk deste ğinin eridiğini ve iktidarı korumak i çin çaresizce çabalad ığını a ç ık ça ortaya koyuyor.

Sand ıkta yeni bir yenilgiden ka çmak için kurallar ı yeniden yazıyor; karalama kampanyalarına, uydurma yolsuzluk su çlamalar ına, muhalefeti par çalama giri şimlerine ve bitmeyen “ter örist” damgas ına sarılıyor.

Ancak bu g üç gösterileri me şruiyetini daha da aşındırıyor; onu giderek dar bir azınlığa ve devletin imk ânlar ına bağımlı hale getiriyor.

SOKAKLARDA PROTESTOLAR YÜKSELİYOR T ürkiye halk ı artık bu y öntemlere aldanm ıyor.

Sokaklarda protestolar y ükseliyor, kamuoyu yoklamalar ı CHP’yi ülkenin önde gelen partisi olarak gösteriyor. 19 Mart’tan, yani tutukland ığım g ünden bu yana, milyonlarca yurtta ş Erdoğan’ın kalesi sayılan kentlerde bile t üm risk ve tehditlere ra ğmen barış ç ıl protestolara katılıyor, adalet ve değişim talep ediyor.

Bu direniş, T ürkiye’nin 150 y ıllık demokrasi geleneğini yansıtıyor.

Ancak artık tek başına direniş yeterli değil.

İşte bu y üzden CHP, demokratik geçi ş, dayanıklı ve kapsayıcı bir ittifak kurmak amacıyla kapsamlı bir yol haritası hazırlıyor: se çimleri kazanmak, ekonomiyi istikrara kavu şturmak, yargı bağımsızlığını geri getirmek, yolsuzluk ve organize su çla mücadele etmek, sosyal haklar ı genişletmek, kurumlara g üveni yeniden tesis etmek ve Türkiye’nin de ğişen jeopolitik dengelerdeki rol ünü yeniden tan ımlamak i çin.

Türkiye’nin demokrasi, özgürlük ve adalet mücadelesi yaln ızca bizim ülkemizi ilgilendirmiyor.

Demokrasinin evrensel bir proje oldu ğunu kanıtlamış bir ülkenin otokrasiye teslim olmas ının sonu çlar ı, sınırlarımızın çok ötesinde hissedilecektir.

ADALETSİZLİKLER KARŞISINDAKİ ÖFKEMİZİ BİR STRATEJİYE DÖNÜŞTÜRMELİYİZ Ancak inan ıyorum ki halkın iradesi galip gelecektir.

Adaletsizlikler karşısındaki öfkemizi bir stratejiye dönü şt ürmeliyiz.

Bu strateji, Türkiye’nin demokratik miras ına sahip ç ıkan yeni bir siyasal k ültür ve kurumlar ın inşasını i çermelidir.

E ğer bunu başarabilirsek, demokrasimizi yalnızca ülkemizde yeniden in şa etmekle kalmayıp onu d ünyada da yeniden yükseltebiliriz.”

İlgili Sitenin Haberleri