Haber Detayı

'40 yıllık savaş muhabiriyim, 2025 kadar kaygı verici bir yıl görmedim'
Dünya haberler.com
30/12/2025 15:13 (3 saat önce)

'40 yıllık savaş muhabiriyim, 2025 kadar kaygı verici bir yıl görmedim'

BBC Dünya Haberleri Editörü Joe Simpson, 40 yıllık savaş muhabirliği kariyerinde 2025 kadar kaygı verici bir yılla karşılaşmadığını ifade ettiği yazısında, gelecek yıl olabileceklere dair bir görünüm analizi yapıyor.

Uyarı: Bu yazıda bazı okuyucularımızın rahatsız edici bulabileceği detaylar bulunmaktadır. 1960'lı yıllara kadar uzanan kariyerim boyunca 40'tan fazla savaşı takip ettim.

En gerilimli dönemlerinde Soğuk Savaş'ı muhabir olarak izledim.

Fakat 2025 kadar kaygı yerici bir yılla karşılaşmadım.

Bunun nedeni aynı anda birkaç savaşın tüm şiddetiyle sürüyor olması değil.

Bunlardan birinin şimdiye dek görülmemiş jeopolitik etkileri olması.Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, yakın zaman önce ülkesinin Rusya'yla devam eden savaşının bir dünya savaşına evrilebileceği uyarısını yaptı.

Yaklaşık 60 yıldır savaş muhabirliği yapıyorum ve haklı olabileceğine dair kötü hisler içindeyim.

NATO ülkelerinin başkentleri, Rusya'nın deniz yüzeyindeki elektronik haberleşme kablolarını kestiğine yönelik işaretler karşısında alarm durumunda.Aynı zamanda Rus İHA'ları NATO ülkelerinin hava savunmalarını test ediyor.

Rus bilgisayar korsanları, Batı ülkelerinin bakanlıklarının, acil durum hizmetlerinin ve dev şirketlerin faaliyetlerini aksatacak şekilde saldırılar düzenliyor.Batılı yetkililer, Rus gizli servisinin, Batı'ya sığınan muhalifleri öldürdüğüne ya da öldürme girişiminde bulunduğuna dair şüphe duymuyor.2018'de İngiltere'nin Salisbury kentinde eski Rus ajan Sergey Skripal'e yönelik suikast girişiminin, Rusya'nın lider kadrosunun en üst katmanlarının kararıyla düzenlendiğine inanılıyor.Bu da Devlet Başkanı Putin'in kendisi demek.Bu kez farklı 2025'e üç çok farklı savaş damgasını vurdu.

Birleşmiş Milletler rakamlarına göre 14 bin sivilin öldürüldüğü Ukrayna savaşı devam ediyor.İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Hamas'ın 7 Ekim saldırısından sonra "muazzam bir intikam" alınacağını söylemişti.

O zamandan bu yana İsrail'in saldırılarında 70 binden fazla Filistinli öldürüldü.

BM'nin verilerinin güvenilir olduğuna işaret ettiği Gazze Sağlık Bakanlığı, savaşta 30 binden fazla kadın ve çocuğun öldürüldüğünü açıklıyor.

Sudan'da da iki farklı askeri grup arasında kanlı bir iç savaş devam ediyor.

Son birkaç yılda burada 150 binden fazla kişi ölürken, 12 milyon civarında insan evlerini terk etmek zorunda kaldı.

Belki bu 2025'teki tek savaş olsaydı, dış dünya durdurmak için daha çok şey yapabilirdi ama değildi.ABD Başkanı Donald Trump, Gazze'deki ateşkes müzakereleri sonrası İsrail'e doğru giderken uçakta "Savaşları çözmekte iyiyim" demişti.

Gazze'de şu anda daha az insanın öldüğü doğru.

Ancak ateşkese karşın, Gazze'deki savaş kesinlikle çözülmüş gibi hissettirmiyor.

Gazze'deki korkunç acı karşısında bunun söylemek kulağa garip gelebilir ama durum şu ki Ukrayna'daki savaş çok çok daha yüksek bir tehlike sinyali veriyor.

Soğuk Savaş dışında, yıllar boyunca haberleştirdiğim savaşların çoğu küçük ölçekli çatışmalardı.Zararlı ve tehlikeli olsalar da, hiçbiri tüm dünya barışını tehdit etmiyordu.

Vietnam, ilk Körfez Savaşı, Kosova Savaşı zaman zaman çok daha kötüye dönüşme işaretleri verse de, bu yaşanmadı.Büyük güçler, yerel ve konvansiyonel bir savaşın, nükleer bir savaşa dönüşme tehlikesinden dolayı çok kaygılıydı.İngiliz General Mike Jackson'ın 1999'da Kosova'da, Rus güçlerin ele geçirdiği Priştine'deki bir hava üssünü geri alması için üstünden aldığı emre, telsizden "Sizin için Üçüncü Dünya Savaşını başlatmayacağım" yanıtı verdiği anlatılır.Trump'ın Avrupa'ya karşı ilgisizliğini gören Rusya, gelecek yıl, 2026'da, daha büyük bir hakimiyet için bastırmaya hazır ve istekli görünüyor.

Rusya lideri Vladimir Putin geçtiğimiz günlerde Avrupa'yla savaşmayı planlamadıklarını ama Avrupalılar isterse buna "şu anda" hazır olduklarını söylemişti.Putin, yıl sonu medya buluşmasında da, "Bize saygılı davranırsanız herhangi bir operasyon olmayacak.

Sizinkilere saygı gösterdiğimiz gibi siz de bizim çıkarlarımıza saygı gösterirseniz" demişti.

Fakat büyük bir dünya gücü olan Rusya, şu anda bağımsız bir Avrupa ülkesini işgal etmiş durumda ve bu işgal çok sayıda sivil ve asker ölümüne neden oldu.

Ukrayna Rusya'yı en az 20 bin çocuğu kaçırmakla suçluyor.

Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICC) Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında bu suçlamayla nedeniyle bir tutuklama emri çıkarttı.

Kremlin ise bu suçlamayı hep reddetti.

Rusya, NATO'nun sınırlarına yaklaşmasına karşı kendisini korumak için Ukrayna'yı işgal ettiğini söylüyor.

Buna karşın Putin bir başka motivasyonu daha olduğunun işaretini verdi.

Rusya'nın bölgesel nüfuz alanını geri kazanmak.

Amerika'nın tutumu Putin, 2025 yılında, çoğu Batılı başkentin daha önce düşünülemez diye tanımladığı bir şeyi görmekten dolayı mutluydu.

Bir ABD başkanının, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana yürürlükte olan bir stratejik sisteme sırtını dönme ihtimali.Washington şu anda sadece Avrupa'yı korumak isteyip istemediğinden emin değil, dahası Avrupa'nın gittiğine inandığı yönü de onaylamıyor.

Trump yönetiminin yeni ulusal güvenlik stratejisi raporu ihtimaliyle karşı karşıya olduğunu" iddia ediyor.Kremlin bu raporu memnuniyetle karşıladı ve Rusya'nın kendi vizyonuyla da tutarlı olduğunu söyledi.

Bu kesinlikle doğru.BM'nin Rusya'daki insan hakları ihlallerini izleyen özel raportörüne göre Putin, kendisine ve Ukrayna savaşına yönelik muhalefeti susturdu.

Rus liderin kendi sorunları da var; son dönemdeki yavaşlamaya karşın enflasyonun yeniden yükselme ihtimali, petrol gelirlerinin düşmesi ve hükümetinin savaşın maliyetini karşılamak için katma değer vergisini artırmak zorunda kalması bunlar arasında yer alıyor.

Avrupa Birliği'nin ekonomik büyüklüğü, Rusya'dan 10 kat daha büyük ki buna İngiltere'yi de dahil edersek fark çok daha büyüyor.Avrupa'nın toplam 450 milyon kişilik nüfusu Rusya'nın 145 milyon kişilik nüfusundan üç kat daha fazla.

Fakat Avrupa'nın batısındaki ülkeler, yakın geçmişe kadar Amerikalılar kendilerini korumaya ikna edilebildiği sürece, kendi savunmaları için para harcamaya isteksizlerdi.

Günümüz Amerikası da tüm kariyerim boyunca haberlerini yaptığım ülkeden giderek daha farklı bir hal alıyor.

Nüfuzu daha az, daha ülke içine dönük.

Tıpkı 1920'li ve 30'lu yıllarda olduğu gibi kendi ulusal çıkarlarına odaklanmak istiyor.

Trump, ülkenin yönünü öylesine güçlü şekilde izolasyona doğru çevirdi ki, gelecek yılki ara seçimlerde siyasi gücünü büyük oranda kaybetse ve 2028'de daha NATO yanlısı bir Amerikan başkanı seçilse bile Avrupa'nın yardımına koşması güç olabilir.

Ve Vladimir Putin'in bu durumun farkında olmadığını düşünmeyin.Tırmanma riski 2026 yılı önemli olacak gibi görünüyor.

Zelenskiy, Ukrayna topraklarının büyük bir bölümünü verdiği bir barış anlaşmasını kabul etmeye zorlanabilir.

Peki, Putin'in birkaç yıl sonra daha fazlası için geri dönmesini durdurmak için yeterli garantiler olacak mı?Bu Ukrayna ve şimdiden Rusya'yla savaştaymış gibi hisseden Avrupalı destekçileri için bu önemli bir soru.

Bu durumda Avrupa, Ukrayna'ya destek için çok daha büyük bir pay üstlenmek zorunda kalacak.

ABD zaman zaman tehdit ettiği gibi Ukrayna'ya sırtını dönerse, bu çok büyük bir yük anlamına gelecek.

Peki, savaş nükleer bir çatışmaya dönüşebilir mi?

Putin'in bir kumarbaz olduğunu biliyoruz.

Daha dikkatli bir lider Şubat 2022'de Ukrayna'yı işgal etmekten kaçınırdı.

Yakınındaki isimler, İngiltere ve Avrupa ülkelerini, yere göğe sığdıramadıkları yeni silahlarla haritadan silmek gibi kan dondurucu tehditlerde bulunurken, Putin genelde daha temkinli bir tutum takındı.

Halen NATO'nun aktif bir üyesiyken, Washington'un yıkıcı bir nükleer misillemeyle karşılık vermesi halen Rusya için büyük bir risk.

Ama şimdilik.Çin'in küresel rolü Çin'e gelince, Şi Jinping, geçtiğimiz günlerde Tayvan'a yönelik doğrudan tehditlerde bulundu.

İki yıl önce dönemin CIA Direktörü William Burns, Şi'nin ülkesinin ordusuna, 2027 itibarıyla Tayvan'ı işgal etmeye hazır olma emri verdiğini söylemişti.

Şi Jinping, Tayvan'ı ele geçirmek için kararlı bir adım atmazsa, bunun kendisini zayıf göstereceğini düşünebilir.

Bunu istemeyecektir.

Çin'in bugünlerde, iç kamuoyunda ne olduğuna yönelik kaygılanmak için fazla güçlü ve zengin olduğunu düşünebilirsiniz.

Ama öyle değil.1989'da ülkenin o dönem lideri Deng Xiaoping'e karşı, Tiananmen katliamıyla sona eren isyandan bu yana, Çinli yöneticiler ülkedeki tartışmaları saplantılı bir şekilde izliyor.

Tiananmen'de yaşananları yerinde izlemiştim.

Meydandan haber geçmiş, hatta meydanda gecelemiştim.4 Haziran 1989'da yaşananlar, o zamanlar düşündüğümüz kadar basit değildi.

Silahlı askerlerin, silahsız öğrencileri vurması değildi sadece.

Bunlar kesinlikle yaşandı ama Pekin ve birçok Çin kentinde devam eden bir başka çatışma vardı.

Binlerce sıradan, işçi sınıfından insan sokaklara çıktı.

Öğrencilere yönelik saldırıyı, Çin Komünist Partisi'nin kontrolünü tamamen devirmek için kullanmaya kararlılardı.

İki gün sonra sokaklarda arabayla dolaşırken, en az beş polis karakolunu ve üç emniyet müdürlüğünü yanmış halde gördüm.Bir banliyöde kızgın kalabalıklar bir polis memurunu ateşe vermiş ve kömürleşmiş bedenini bir duvara yaslamışlardı.

Şapkası başına garip bir şekilde geçirilmiş ve kararmış dudaklarının arasında bir sigara konulmuştu.

Yani ordu sadece öğrencilerin uzun süredir devam eden gösterilerini değil, sıradan Çinlilerin halk ayaklanmasını da bastırmıştı.Çin'in siyasi lider kadrosu halen 36 yıl önce yaşananları unutmuş değil ve sürekli ülkedeki muhalif sinyalleri gözlemliyorlar.

Falung Gong gibi örgütlü gruplardan, bağımsız Hristiyan kilisesinin faaliyetlerine, Hong Kong'daki demokrasi gösterilerinden yolsuzluğa karşı gösteri yapanlara kadar tüm muhalif girişimler şiddetle bastırılıyor. 1989'dan bu yana Çin ile ilgili haber yapıyorum.Ülkesinin ekonomisi ve siyasi nüfuzunun yükselişine tanıklık ettim.

Hatta Şi Jinping'in siyasi rakibi olan üst düzey bir politikacıyla da tanıştım.

Adı Bo Şilai'ydi.

Bir İngiltere hayranıydı ve Çin siyaseti konusunda şaşırtıcı bir şekilde açık konuşuyordu.Bir zamanlar bana, "Seçilmiş olmadığını bilen bir hükümetin ne kadar güvensiz hissettiğini hiçbir zaman anlayamamayacaksın" demişti.Bo Şilai, 2013 yılında rüşvet, zimmet ve iktidarı kötüye kullanmaktan ömür boyu hapse atıldı. 2026 birçok yönden önemli bir yıl olacak gibi görünüyor.

Çin'in gücü büyüyecek ve Şi Jinping'in büyük arzusu olan Tayvan'ı ele geçirmek için stratejisi netleşecek.

Ukrayna'daki savaş da Putin'in istediği şartlarda sona erebilir.

Ve hzır olduğunda, daha fazla Ukrayna toprağını ele geçirmek için geri dönebilir.

Trump'ınsa Kasım'daki ara seçimlerde siyasi gücü azalacak olsa da, ABD'yi Avrupa'dan uzaklaştırmayı sürdürecek.Avrupa açısındansa görünüm daha kasvetli olamazdı.

Üçüncü Dünya Savaşı'nı, nükleer silahların karşılıklı atılacağı bir savaş olarak kafanızda canlandırdıysanız, bir daha düşünün.Çünkü bu savaş, büyük bir ihtimalle diplomatik ve askeri manevraların bir birleşimi olacak ve sonunda otokrasi canlanacak.Sonuçta Batı ittifakının bozulması tehdidini bile gerçeğe dönüştürebilir.

Ve bu süreç şimdiden başladı.

İlgili Sitenin Haberleri