Haber Detayı

65 milyon dolarlık şaibe! Ela Rümeysa Cebeci ile anılan Serdar Bilgili'ye 'naylon fatura' suçlaması:...
Güncel takvim.com.tr
28/12/2025 09:43 (5 saat önce)

65 milyon dolarlık şaibe! Ela Rümeysa Cebeci ile anılan Serdar Bilgili'ye 'naylon fatura' suçlaması:...

Son günlerde ismi Ela Rümeysa Cebeci ile anılan Serdar Bilgili, hakkında 'sahte fatura düzenleme, naylon fatura kullanma, gerçeğe aykırı kayıt düzenleme, vergi kaçırma ve şirket üzerinden usulsüz para transferi suretiyle işlenen organize vergi kaçakçılığı' suçlamalarıyla şikayette bulunuldu. Yapılan suç duyurusunda Hayat Turizm Ticaret A.Ş.'nin 2 milyar 787 milyon liraya (65 milyon USD) bedelli otel satışının denetlenmesi istendi. Bilgili'nin sistematik bir şekilde vergi kaçırdığı, kaçırılan paraları ablası Sevil Bilgili'nin hesabında topladığı iddia edildi.

İsmi uyuşturucu soruşturmasında tutuklu bulunan Ela Rümeysa Cebeci ile anılan iş insanı Serdar Bilgili hakkında 'sahte fatura düzenleme, naylon fatura kullanma, gerçeğe aykırı kayıt düzenleme, vergi kaçırma ve şirket üzerinden usulsüz para transferi suretiyle işlenen organize vergi kaçakçılığı' suçlamalarıyla suç duyurusunda bulundu.

Emekli astsubay Ali Aksoy, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdu.

Aksoy şikayetinde, 'Bilgili Holding A.Ş. ve bu holding bünyesinde faaliyet gösteren şirketler aracılığıyla, sistematik ve süreklilik arz eden bir şekilde sahte fatura düzenlendiği, gerçekte yapılmayan hizmet ve giderler varmış gibi gösterilerek şirketlerden yüksek meblağlarda para çıkışı sağlandığı, bu paraların ise çeşitli yollarla holding sahibi Serdar Bilgili'nin aile bireylerine aktarıldığı yönünde ciddi emareler bulunmaktadır.

Bilgili Holding ve bağlı şirketler bünyesinde uzun süredir sistematik ve organize şekilde vergi kaçakçılığı, sahte belge düzenleme ve şirket kaynaklarının aile bireylerine aktarılması suretiyle mali suçlar işlediği kanaati oluşmuştur' dedi.

SİSTEMATİK VERGİ KAÇAKÇILIĞI Holding bünyesindeki şirketler arasında sahte fatura düzenlendiğini ve gerçekte olmayan hizmet ve giderler oluşturularak şirketten usulsüz para çıkışı sağlandığına dikkat çeken Aksoy'un dilekçesinde 'Holding bünyesindeki bazı şirketlerin, yine holding kontrolünde olan ya da yöneticiler ve çalışanlar adına kurulan şirketler üzerinden karşılıklı fatura düzenlediği, bu faturaların gerçekte hiçbir hizmet veya mal alımına dayanmadığı, buna rağmen muhasebe kayıtlarına gider olarak işlendiği anlaşılmaktadır.

Bu yöntemle vergi matrahının bilinçli şekilde düşürüldüğü, şirket kasasından çıkan paraların 'ödeme yapılmış gibi' gösterilerek kayıt altına alındığı, ancak fiiliyatta bu paraların farklı hesaplar üzerinden tekrar aile bireylerine yönlendirildiği yönünde kuvvetli şüphe bulunmaktadır' ifadeleri yer aldı.

ABLASI SEVİL BİLGİLİ'NİN HESAPLARINDA TOPLANIYOR Dilekçede şu ifadeler yer aldı: 'Özellikle dikkat çeken hususlardan biri, şirketlerden çıkan tutarların önemli bir bölümünün Serdar Bilgili'nin ablası olan Sevil Bilgili'ye ait banka hesaplarında toplandığıdır.

Bu durumun tesadüfi veya münferit olmadığı, aksine şirket kaynaklarının örtülü şekilde aile bireylerine aktarılmasına yönelik organize bir yapı bulunduğu kanaatini uyandırdığı açıktır.

Bu tür işlemler, Vergi Usul Kanunu kapsamında sahte belge düzenleme ve kullanma suçlarını oluşturmakta olup, kamu zararına yol açmaktadır.

Bu durum, Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesi kapsamında açıkça suç teşkil etmektedir.

Bunun yanında, Bilgili Holding bünyesinde yer alan Hayat Turizm Ticaret A.Ş.'ye ait bir otelin 2024 yılı içerisinde yaklaşık 65 milyon Amerikan Doları bedelle satıldığı tarafımdan duyulmuştur.

Satışın 'Hay Hay' isimli bir firmaya gerçekleştirildiği konuşulmasına rağmen, şirketin aynı yıl için zarar beyanında bulunduğu bilgisi kamuoyuna yansımıştır.

Bu durum hayatın olağan akışına aykırıdır.

Böylesine yüksek bedelli bir satış işleminin şirket mali tablolarına gerçeğe uygun şekilde yansıtılmaması, satış gelirinin gizlenmesi veya eksik gösterilmesi ihtimalini kuvvetlendirmektedir.

Eğer bu satış bedeli defter ve kayıtlara gerçeğe uygun şekilde işlenmemiş ise, yalnızca kurumlar vergisi yönünden değil, aynı zamanda vergi ziyaı ve sahte muhasebe kaydı yönünden de ağır kamu zararı doğmuş olacaktır.

Bu hususun, şirket kayıtları, banka hareketleri ve satış sözleşmeleri üzerinden detaylı şekilde incelenmesi gerekmektedir.

Satışın fiilen 'Hay Hay' isimli şirkete yapıldığı, ancak defter ve kayıt düzenine bu satışın yansıtılmadığı veya düşük gösterildiği, böylece hem gelir vergisi hem kurumlar vergisi yönünden ağır vergi kaybı oluşturulduğu bilgisi edinilmiştir.

Şirket tarafından düzenlenen gerçeğe aykırı faturalar karşılığında yapılmış gibi gösterilen ödemelerin, fiiliyatta herhangi bir mal veya hizmet ifasına dayanmadığı; bu suretle şirket kasasından çıkan paraların, nakit veya dolaylı yöntemlerle tekrar aile bireylerine aktarıldığı yönünde ciddi şüpheler bulunmaktadır.

Bu yöntemle şirket varlıklarının bilinçli şekilde boşaltıldığı, muhasebe kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı ve kamu zararına yol açıldığı kanaatindeyim.

Şirket varlıklarının, sahte veya içeriği itibarıyla gerçeğe aykırı faturalar ile 'danışmanlık', 'temsil', 'hizmet bedeli' gibi gerçeği yansıtmayan açıklamalar altında aile bireylerine veya onlarla bağlantılı kişi ve şirketlere aktarılması, Vergi Usul Kanunu kapsamında açıkça suç teşkil etmektedir.' SABAH - CEYHAN TORLAK

İlgili Sitenin Haberleri