Haber Detayı
Sercan Yaşar itirafçı mı oldu ? Dikkat çeken açıklama...
Uyuşturucu soruşturması kapsamında tutuklandıktan bir süre sonra "etkin pişmanlık hükümlerinden" faydalandığı iddia edilen ve tahliye olan sosyal medya fenomeni Sercan Yaşar hakkındaki "itirafçı oldu" iddiaları için sessizliğini bozdu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen Uyuşturucu soruşturması kapsamında tutuklanan sosyal medya fenomeni ve işletmeci Sercan Yaşar'ın savcılıktaki ifadesinin ardından 'etkin pişmanlık hükümlerinden' faydalandığı iddia edilmiş ve Yaşar tahliye edilmişti.Sercan Yaşar, hakkındaki; "Etkin pişmanlıktan yararlanarak serbest kaldı" iddialarını yalanladı.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Sercan Yaşar, serbest bırakılma kararının etkin pişmanlıkla hiçbir ilgisinin bulunmadığını belirterek mahkeme karar tutanağını da paylaştı.Cem Küçük: ''Bürokratlar, ekonomistler var''Hatırlanacağı gibi gazeteci Cem Küçük, fenomen Sercan Yaşar hakkında "Tutuklanınca her şeyi anlattı" iddiasını ortaya atmış uyuşturucu soruşturması hakkında "Bürokrat, bürokrasiden olduğu var.
Ekonomistler var" demişti.Küçük şu ifadeleri kullanmıştı:"Sercan Yaşar diye bir tane influencer bir çocuk var.
Cinsel şeyi bizi ilgilendirmez ama onun telefonundan.
O çocuğun kendi anlattığı ifadelerini ben okudum.
Ben diyor ‘uyuşturucu satıyorum’.
Medya şirketi kurdum.
Kamufleydi o diyor.
Zaten polisi savcıyı görünce dökülmüş.
Onun telefonundan zaten Mehmet Akif onun telefonundan çıkıyor.
Hani diyorlar ya Mehmet Akif’e operasyon ve benzeri diye.
Öyle bir şey yok.
Hani siyasi bir operasyon yok.
Oradan geliyor.
Daha büyüyebilir ama o bugün adı geçenler var mı yok mu onu bilmiyorum.
Şamil abinin dediği isim kim?
Bir tahminim var ama söyleyemem.
Şamil abi açıklasın kim olduğunu diyemem çünkü ayıp olur.
Elimde bir delil yok.
Yani bir görüşüm var tabii elbette ama bu genişler ama böyle 400-500 kişi değil bir 50-100 kişiye uzanacak.
Bürokrat, bürokrasiden olduğu var.
Ekonomistler var."Sercan Yaşar'dan açıklamaSercan Yaşar bugün avukatı İbrahim Atakan Sert aracılığıyla sosyal medyadan yaptığı açıklamada, etkin pişmanlıktan yararlanıp itirafçı olarak tahliye edildiği yönündeki iddiaları yalanladı.
Yaşar, adli kontrol şartıyla tahliye edildiğini söyledi.Sercan Yaşar’ın avukatı aracılığıyla yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:"Tüm kamuoyunun da bildiği üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarından kapsamlı bir soruşturma yürütülmektedir.
Müvekkilimiz Sercan Yaşar, yürütülen soruşturma dosyasında kötü niyetli ve asılsız bir ihbardan kaynaklı şüpheli olarak yer almıştır.
İsnat edilen suça ilişkin müvekkilimizin ikametinde gerçekleştirilen arama ve el koyma faaliyeti akabinde uyuşturucu madde ticaretine konu olabilecek nitelik ve miktarda herhangi bir uyuşturucu madde, hassas terazi, paketleme materyali, suçtan elde edildiği iddia edilebilecek para gibi herhangi bir somut delil ele geçirilmemiştir.
Ancak müvekkilin ifade işlemleri sırasında cep telefonu şifrelerini kolluk görevlilerine vermiş olmasına rağmen, arama ve gözaltı sürecinde anksiyete rahatsızlığı nedeniyle yaşadığı panik hali içerisinde WhatsApp uygulamasını sildiği iddiası, suçla bağlantısı ortaya konulmaksızın tutuklama kararına gerekçe yapılmıştır.Soruşturmanın geldiği aşamada İstanbul 4.
Sulh Ceza Hakimliği, dosya kapsamındaki mevcut delil durumu, müvekkilin sabit ikametgah sahibi olması, kaçma veya saklanma şüphesini destekleyen tek bir somut olgunun dahi bulunmaması, delillerin büyük ölçüde toplanmış olması, tutuklamanın istisnai ve son çare niteliğinde bir koruma tedbiri olması ve ölçülülük ilkesinin açıkça ihlal edilmesi hususlarını birlikte değerlendirerek; dosya bakımından tutuklama tedbirinin zorunlu olmadığına, beklenen amacın adli kontrol hükümleri uygulanmak suretiyle sağlanabileceğine hükmetmiş ve bu gerekçelerle müvekkilin tahliyesine karar vermiştir.Bu noktada açıkça vurgulamak gerekir ki; müvekkil Sercan Yaşar'ın etkin pişmanlık hükümlerinden yararlandığı yönündeki iddialar hukuken ve fiilen imkânsızdır.
Zira etkin pişmanlık, ancak kişinin atılı suçu işlediğini kabul etmesi ve bu suçun ortaya çıkarılmasına katkı sunması halinde gündeme gelebilen bir kurumdur.Türk Ceza Kanunu'nun 192. maddesinde düzenlenen bu hüküm, suçu sabit hale gelen kişiler bakımından yalnızca cezada indirim öngörmekte olup, cezasızlık sonucunu doğurmaz.
Oysa müvekkilimiz yönünden, soruşturmanın başından itibaren yapılan tüm inceleme ve değerlendirmeler, isnat edilen suçun işlendiğine ilişkin şüpheyi dahi son derece zayıflatmıştır.Bu nedenle, müvekkilin etkin pişmanlık hükümlerinden yararlandığı yönündeki iddialar, hukuki dayanaktan tamamen yoksun, gerçeğe aykırı ve kamuoyunu bilinçli biçimde yanıltmaya yönelik açıklamalardan ibarettir.
Buna rağmen, bazı basın ve sosyal medya mecralarında müvekkilimizin gerçeğe aykırı biçimde suçlu gibi gösterildiği, tahliye ve adli kontrol kararının içeriği bilinçli şekilde çarpıtıldığı ve kamuoyunun kasten yanıltıldığı görülmektedir.Müvekkil, henüz soruşturma aşamasında olmasına rağmen, gerçeğe aykırı haberler ve sorumsuz paylaşımlar yoluyla açık bir itibar suikastine maruz bırakılmış, kişilik hakları ağır şekilde ihlal edilmiştir.
Bu nedenle; müvekkilimizin masumiyet karinesini ihlal eden, gerçeğe aykırı bilgi yayan ve itibar zedelemeye yönelik yayın, paylaşım ve yorumlar hakkında cezai ve hukuki tüm yollara başvurulacak, sorumlular hakkında ivedilikle hukuki işlem başlatılacaktır."