Haber Detayı
Tüketicilerin yüzde 67’si daha uygun fiyatlara yöneldi
TÜSİAD tarafından hazırlanan ‘Türkiye Perakende Pazar Değerlendirmesi’ raporu tüketicilerin satın alma noktası seçerken öncelikle daha uygun fiyat sunan yerlere yöneldiğini ortaya koydu. Raporda, 100 kişiden 67’sinin daha uygun fiyatlar sunan noktaları tercih ettiği paylaşıldı.
Mehmet Hanifi GÜLELTÜSİAD Perakende Çalışma Grubu faaliyetleri kapsamında EY-Parthenon Türkiye tarafından hazırlanan ‘Türkiye Perakende Pazar Değerlendirmesi’ başlıklı rapor düzenlenen basın toplantısı ile tanıtıldı.
Rapor; küresel ölçekte perakendeyi şekillendiren yeni nesil tüketiciler, kanallar arasındaki sınırların ortadan kalkması, hızlanan teknolojinin entegrasyonu, sürdürülebilirlik, tedarik zincirinde esneklik ve yeni nesil iş gücü uygulamaları gibi trendlerin Türkiye’deki yansımalarını kapsamlı bir şekilde ele alıyor.
Türkiye genelinde 800 kişi ile yapılan saha araştırması sonuçlarına göre tüketiciler, satın alma noktası seçerken öncelikle daha uygun fiyat sunan yerlere yöneldiğini ortaya koyuyor.
Rapora göre, 100 tüketiciden 67’sinin daha uygun fiyatlar sunan noktaları tercih ettiğini söyledi.
Tüketicilerin satın alma noktası seçerken en çok dikkat ettiği bir diğer faktörün yüzde 65 ile kaliteli ürün ve hizmete baktığını ortaya konuldu.
Öne çıkan bir diğer nokta ise bugünlerde sadece gerekli olanları alıyorum diyenlerin sayısı yüzde 28 ile en yüksek seviyede bulunuyor.
Raporda diğer öne çıkan önemli noktalar ise 2020 ve 2024 yılları arasında tüketime dayalı ve perakende şirketlerinin kârlılık seviyelerinde düşüş oldu.
Satışların maliyeti, hasılatın yüzde 2’si oranında artış göstermiş; operasyonel giderlerin hasılat içindeki payı 2020 yılında yüzde 17 iken 2024 yılında yüzde 21 seviyesine ulaştı.Raporda perakende ve ticaretin gayrisafi yurtiçi hasılaya katkısının 5,8 trilyon liraya ulaştığı belirtildi.
Perakende ve toptan ticaret sektörünün imalat sektöründen (7,5 trilyon lira, yüzde 19 katkı payı) sonra en yüksek katkıyı sağlayan ikinci sektör olduğu vurgulandı. 2024 itibarıyla perakende ve ilişkili sektörlerin toplam istihdamın yaklaşık yüzde 19’unu oluşturduğunu ve 6,4 milyon kişinin istihdam edildiği bildirildi.“Perakende sektöründe her karar karşılık buluyor” Rapor tanıtım toplantısında konuşan TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım, Gıda ve Hizmetler Yuvarlak Masası Başkanı İzzet Özilhan, perakende sektörünü doğrudan şekillendirecek kamu politikalarının; sektör oyuncularının, iş dünyası temsil örgütlerinin ve diğer ilgili paydaşların dahil olduğu çok boyutlu bir istişare sürecinin ürünü olması büyük önem taşıdığını söyledi.
Özilhan, “Zira perakende sektörüne dair alınan her karar; tedarik zincirlerinden istihdama, tüketici refahından dijital dönüşüm yatırımlarına kadar ekonominin neredeyse tüm alanlarında karşılık buluyor.
Türkiye’de perakende sektörüne yönelik politika tasarımında düzenleyici etki analizinin etkin biçimde kullanılmasının, sektör olarak içinde bulunduğumuz yapısal dönüşümün daha güçlü, daha öngörülebilir ve daha kapsayıcı bir çerçevede yönetilmesine önemli katkı sağlayacağına inanıyorum” dedi.Teknoloji ve AI destekli araçlar rekabet avantaj sağlıyor Rapor sunumunu gerçekleştiren EY-Parthenon Türkiye Şirket Ortağı Yusuf Bulut ise perakende sektörünün değişen tüketici beklentileriyle birlikte üretken yapay zekânın tüm değer zincirinde yarattığı dönüşümün merkezinde yer aldığını söyledi.
Küresel jeopolitik riskler, artan maliyetler, değişen düzenlemeler ve iş gücü kırılganlıkları perakendecileri tedarik zincirlerini ve operasyonlarını daha dayanıklı hale getirmeye yönelttiğini belirten Bulut, bu alanlarda teknoloji ve AI destekli optimizasyon araçları rekabet avantajı sağladığını vurguladı.Tüketici karar verirken fiyat ve kaliteye bakıyorRaporda öne çıkan bulguları paylaşan Bulut, özel markalı ürünlerin payının yükseldiğini, fiyatlama ve marka stratejilerinde daha erişilebilir ve rasyonel modellerin öne çıktığını bildirdi.
Türkiye’de tüketicilerin kararlarını fiyat-kalite dengesi ekseninde belirlediğinin altını çizen Bulut, şöyle devam etti: “Risk, teslimat ve fiyat kriterlerine göre online ve offline kanalları harmanlayarak karar veriyor.
Online alışverişte hızlı lojistik, orijinal ürün, güvenilir iade ve çözüm odaklı müşteri hizmetlerini öncelikli görüyor.
Minimal ve planlı tüketim tercih ediyor; sadeleştirilmiş ürün çeşitliliği ve kalıcı değer sunan fiyatlamayı önemsiyor.
Erişilebilir ve rasyonel teklifler bekliyor; markalara bağlılıkları azalırken, fiyat hassasiyetleri yükseliyor.
Demografik farklılıklara ve gelir farklılıklarına uygun ürün ve iletişim bekliyor.
Güven ve sürdürülebilirlik konusunda şeffaf ve ölçülebilir performans bekliyor.”