Haber Detayı

Aydınlık Donbass'tan aktarıyor: Savaşın ortasındaki halkın hikayesi
Dünya aydinlik.com.tr
25/12/2025 23:59 (9 saat önce)

Aydınlık Donbass'tan aktarıyor: Savaşın ortasındaki halkın hikayesi

Çeşitli ülkelerden gazetecilerle Moskova’dan Donetsk’e yola çıkıyoruz. Yaklaşık 15 saat sonra eski sınırı geçerek Donbass’a ulaşıyoruz. Burada Denis Puşilin ile görüşüyor, Rusya’ya katılan şehirlerdeki yaşamı gözlemliyoruz, çok şiddetli çatışmaların yaşandığı Avdeevka şehrini ziyaret ediyoruz.

Moskova merkezli “Rusya İçin Gazeteciler” isimli projenin davetlisi olarak, 13 gün süren Donbass ve Kırım ziyaretimiz boyunca röportajlar gerçekleştirdik ve Rusya’ya katılan Donbass şehirlerindeki günlük yaşamı gözlemledik.

Ayrıca Ukrayna Ordusu’nun saldırıları sonucu hayatını kaybeden insanların hikâyelerini dinledik.

Mariupol’de, Ukrayna Ordusu saflarından Rusya tarafına geçen bir birlikle görüştük.

Kırım’da ise 2014 referandumunun ardından Kırım Tatarları’nın yaşamlarında yaşanan değişimleri inceledik.

İlk gün Moskova'dan uzun süren bir yolculuğun ardından eski sınırı geçerek Donbass topraklarına varıyoruz.

Yollar ve şehirler son derece karanlık.

Dron saldırılarından korunmak için her yerde ışık kullanımı son derece azaltılmış.

Shakhtar Donetsk stadyumunun yanındaki otelimize yerleşiyoruz.

Otele girerken ilk dikkatimi çeken şey otel girişindeki kapıda kurşun izleri oluyor.

Donetsk'te kaldığımız otelin girişi..

UKRAYNA SALDIRILARINDA 250 ÇOCUK YAŞAMINI YİTİRDİ Ertesi gün yerel rehberler eşliğinde ilk olarak "Alleya Angelov" (Melekler Sokağı) olarak adlandırılan anıta gidiyoruz.

Bu anıt, 2014’ten bu yana Ukrayna saldırılarında hayatını kaybeden, yaşları 1 ile 18 arasında değişen yaklaşık 250 çocuk anısına yapılmış.

Anıtın önünde oyuncak ayılar, bebekler, çiçekler ve kırmızı güller bırakılmış.

Bu, Rus halkının çocukları anmak için getirdiği geleneksel bir uygulama.

BİR KAHRAMANLA KARŞILAŞIYORUZ: GİVİ Ardından Donbass Kurtarıcıları Anıtı'na gidiyoruz.

Burası Donetsk’teki Lenin Komsomol Parkı’nda bulunuyor. 1984 yılında II.

Dünya Savaşı’nda bölgeyi Nazi işgalinden kurtaran birlikleri anmak için yapılmış.

Madenci ve askerin tuttuğu aşağıya dönük kılıç figürüyle hem madencilik mirasını hem de askeri direnişi simgeliyor.

Donbass Kurtarıcıları Anıtı Bugün ise anıtın çevresine Donbass direnişinde efsaneleşen Somali Taburu komutanı Mihail' Tolstıh'ı, daha çok bilinen lakabıyla Givi'nin bir büstünü görüyorum.

Donetsk'in en cesur komutanlarından biri olarak tanınan Givi 8 Şubat 2017'de çalışma odasında, uğradığı suikast sonucunda hayatını kaybetmişti.

Saldırıdan Ukrayna Gizli Servisi sorumlu tutuldu.

Somali Taburu Komutanı Mihail' Tolstıh (Givi) DONETSK HALK CUMHURİYETİ DEVLET LİDERİ ALEKSANDR ZAHARÇENKO'NUN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ NOKTADAYIZ Donetsk Halk Cumhuriyeti'nin 42 yaşındaki lideri Aleksandr Zaharçenko, Donetsk merkezindeki bir kafede meydana gelen patlamada hayatını kaybetmişti.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Zaharçenko'nun "gerçek bir halk önderi", "cesur ve kararlı" bir insan olduğunu söylemişti.

Donetsk Halk Cumhuriyeti (DNR) Başkanvekili Denis Puşilin, DNR lideri Zaharçenko’nun suikastla öldürülmesinin arkasında Batılı istihbarat servisleri olduğunu belirtmişti.

Kafe Zaharçenko'nun anısına patlamadan sonra hiçbir şey ellenmemiş şekilde duruyor.

Donetsk Halk Cumhuriyeti Lideri Aleksandr Zaharçenko'nun öldürüldüğü kafe.

DÜNYA'NIN GÖZÜ NEDEN DONBASS'TA?

DONETSK'TE NELER YAŞANDI?

DONETSK HALK CUMHURİYETİ LİDERİ  DENIS PUŞİLİN’E SORDUK!

Yüksek güvenlik önlemlerinden geçerek bir binaya varıyoruz.

Burada Donetsk Halk Cumhuriyeti'nin Lideri Denis Puşilin'e görüşeceğiz.

Söz sırası bana geldiğinde Denis Puşilin'e Donbass'ın tarihsel önemini, dünyanın gözünün neden burada olduğunu ve Donetsk'te neler yaşandığını soruyorum.

Puşilin şu cevabı veriyor: "Muhtemelen 1990’lardan başlamak gerekir; her ne kadar daha önceye uzanan bazı gelişmeler ve retrospektifler bulunsa da.

Sovyetler Birliği’nin çöküşünün ardından, 1990’lı yıllardan itibaren Ukrayna’nın bağımsız bir devlet olarak kendini inşa etmeye çalıştığı açıkça görülüyordu.

Ne var ki Batı ile Doğu arasındaki derin çelişkiler ve her yeni dönemde Ukrayna ile vatandaşları açısından daha da yıpratıcı hale gelen başarısız yönetimler, 2014 yılında yaşanan olaylara zemin hazırladı. 2014’te, dış güçlerin de devrede olduğu, şiddet içeren darbe gerçekleşti.

Bu darbe, renkli devrimler sürecinde birçok ülkede denenmiş olan klasik bir senaryoyu izliyordu. 2014’te Kiev’deki bu darbeye katılmayan bölgelerden biri Donetsk’ti.

Ancak bunlar sonuçtu.

Asıl nedenler, 2014’ten çok daha önce başlayan jeopolitik süreçlerle doğrudan bağlantılıydı.

Dünya düzeninin tek kutuplu bir yapıdan çok kutuplu bir yapıya doğru evrilmeye başlamasından söz ediyorum.

Bu süreç, esasen NATO’nun doğuya doğru genişlemesiyle doğrudan ilişkilidir.

Bu genişleme, başta Rusya olmak üzere bazı ülkelerin zayıflatılma ihtiyacıyla bağlantılıydı.

Peki bu nasıl yapılacaktı?

Rusya’nın hemen yanı başında, Rusya karşıtı bir güç yaratarak.

Bu sürecin, Ukrayna üzerinden başlatıldığı ve uzun zamandır adım adım uygulandığı, özellikle 2014’e yaklaşırken daha da hız kazandığı görülmektedir.

Ayrıntılara girmeden söylemek gerekirse, uygulamada da görüldüğü üzere çok kutuplu bir dünyaya geçiş süreci tüm engellere rağmen devam etti.

Hatta Batı’nın beklentilerinin aksine bu süreç hızlandı.

Çünkü Rusya bu darbeyi yalnızca atlatmakla kalmadı; aynı zamanda hem iç konsolidasyonunu hem de genel birlikteliğini güçlendirecek dayanaklar bulabildi.

Dolayısıyla, ister kabul edilsin ister edilmesin, Donbass yaşanan tüm bu olayların asıl nedeni değildir.

Ancak coğrafi konumu, nüfus yapısı—özellikle Rus nüfusun ağırlığı—ve yüksek sanayi yoğunluğu nedeniyle sürecin merkezinde yer almak zorunda kaldı.

Hem 2014’teki ilk gelişmelerde hem de bugün gelinen noktada görüldüğü gibi, barışçıl bir çözüm arayışında Donbass meselesi yeniden odak noktası haline gelmektedir.

Biz Donbass sakinleri olarak kaderimizden şikâyetçi değiliz.

Yaşadığımız pek çok zorluğun farkındayız; ancak tüm bunların ne uğruna yaşandığını biliyoruz.

Sonuçları görüyoruz ve bunun sadece bir başlangıç olduğunun bilincindeyiz.

Ülkemize döndük, kendimizi evimizde hissediyoruz ve tüm ülkenin desteğini arkamızda hissediyoruz.

Elbette Donbass, yaptığı tercihler ve aldığı kararlar nedeniyle ağır bir bedel ödüyor.

Ancak bir kez daha vurgulamak gerekir ki, tüm bunların ne için olduğunu biliyoruz.

Bu, çocuklarımızın ve gelecek nesillerin geleceği içindir." Günü tamamladıktan sonra otelimize dönüyoruz.

Akşam saatlerinde otelden çıkmamamız gerektiği belirtiliyor.

Donetsk’te akşamları hava oldukça karanlık; dükkanlar, evler, sokaklar ve caddeler çok zayıf ışıklarla aydınlatılıyor.

Bu durum, esas olarak Ukrayna’nın drone saldırılarından korunmak amacıyla uygulanıyor.

DONBASS'IN EN TEHLİKELİ NOKTALARINDAN BİRİNDEYİZ: ÖN CEPHEYE ÇOK YAKINIZ 2024 Şubat ayında Rusya tarafından ele geçirilen Avdeyevka'nın girişi.

Grubumuzdan gönüllü olan 6 kişinin, hâlâ Ukrayna dronlarının saldırı düzenlediği ve ön cepheye oldukça yakın bir kent olan Avdeyevka'ya götürülmesine karar verildi.

Ben de ismimi yazdıranlar arasındaydım.

Donetsk’ten yaklaşık 40 dakikalık bir yolculuğun ardından kente ulaştık.

Avdeyevka için yürütülen çok aşamalı askerî harekât kapsamında Rus ordusu kentin kontrolünü ele geçirmişti.

Şehir merkezindeki stratejik noktalar kısa sürede denetim altına alınmış, 2024 Şubat ayında ise son aşamada Avdeyevka’nın tamamen Rus güçlerinin kontrolüne geçtiği açıklanmıştı.

Rusya Savunma Bakanlığı, çatışmalarda Ukrayna ordusunun yaklaşık 1500 asker kaybettiğini duyurmuş, Devlet Başkanı Vladimir Putin de operasyonu “önemli bir zafer” olarak nitelendirmişti.

Şehirdeki çatışmalar çok şiddetliydi.

Kente indiğimizde son derece dikkatli olmamız, verilen talimatlara uymamız ve bireysel hareket etmememiz gerektiği özellikle vurgulandı.

Çünkü şehirde hâlâ çok sayıda patlamamış mayın ve mühimmat bulunuyor; ayrıca Ukrayna roket ve dron saldırıları zaman zaman devam ediyordu.

Araçtan hızlıca inerek birkaç fotoğraf çekiyor, ardından yeniden araca binerek bölgeden ayrılıyorduk.

Bu şekilde 5-6 farklı noktaya uğradık, ancak her duraklama çok kısa sürdü.

Kentteki binaların yaklaşık yüzde 90’ının ağır hasar gördüğü açıkça görülüyordu.

Ardından bize eşlik eden askerî personel, yakınımızda Ukrayna’ya ait dronların uçtuğunu bildiriyor.

Bunun üzerine şehri hızla terk ettik.

Avdeyevka'da bir duvar yazısı: Artık Ukrayna yok...

Donbass turumuzun devamı, bir sonraki yazı dizimizde yer alacak.

İlgili Sitenin Haberleri