Haber Detayı
Temiz Tuvalet Kampanyası bir nesli yetiştirdi
Türkiye’nin sosyal ve kültürel yönü en kuvvetli sosyal sorumluluk projesi, Temiz Tuvalet Kampanyası’nın üzerinden tamı tamına 25 yıl geçti. Bir akaryakıt istasyonunun müşterilerini ağırlama hassasiyetinden doğduysa da kısa sürede önce sektörüne yön verdi, ardından sihri tüm Türkiye’yi sardı. Bir neslin tuvalet olgusuna bakışında kendini gösteren Kampanya, farklı ülkelerde eğitimlere konu edilirken, haklı ödüllerin de sahibi oldu.
MUSTAFA KEMAL ÇOLAK Mütevazı bir ortamda, 25 yıl önce başladı Temiz Tuvalet Kampanyası.
Opet’in ilk istasyonunda çiçeği burnunda girişimci Nurten Öztürk tarafından devreye alındı.
Yürütülen özverili çalışmalar, kısa sürede meyvesini verecek, önce sektörüne önderlik edecekti Temiz Tuvalet kampanyası, ardından tüm Türkiye’de alışkanlıkları değiştirecekti.
Bir akaryakıt istasyonu elbette ev konforunda olabilir, bahçesi çiçekli, tuvaletleri temiz, salonu geleni ağırlamaya müsait hale gelebilirdi.
Oldu da.
Bugün artık bir nesil, tuvaleti temiz mekanlar arasında akaryakıt istasyonlarını da rahatlıkla sayabiliyorsa, ünü Türkiye’den yurt dışına taşan, pek çok eğitim projesine konu olan bu kampanyaya ve Nurten Öztürk’e çok şey borçlu.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı ve OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk’ün, kurumsal sosyal sorumluluk projeleri denildiğinde ilk akla gelen isim olmasını sağlayan Temiz Tuvalet Kampanyası’nın üzerinden tam 25 yıl geçti.
Son derece mütevazı şartlarda başlayan proje çeyrek yüzyılda dalga dalga büyüdü, önce deyim yerinde ise bu yönde sektörünü dizayn etti, zamanla tüm Türkiye’yi etkisi altına aldı.
Ünü yurt dışına da taştı, dünyanın değişik coğrafyalarında da uygulandı, üzerinde eğitimler verildi, sayısız ödüle layık görüldü. 2012 yılında proje yurtdışına açılarak aynı zamanda Türkiye’nin sınırlar ötesinde de tanıtımına katkı sağladı.
OPET, ilk olarak, Mayıs 2012’de Suudi Arabistan’dan alınan davetle Mekke, Medine, Cidde ve Riyad olmak üzere 4 şehirde 4800 öğretmen ve öğrenciye eğitim verdi.
Kampanyanın yurtdışındaki 2’nci durağı 23 Nisan 2013 tarihinde Makedonya oldu.
Tefeyyüz İlköğretim Okulu’nda 750 öğrenci ve 60 öğretmenin katılımıyla hijyen eğitimi gerçekleştirildi.
Bugün ise Nurten Öztürk, ekibi ve OPET çalışanlarının gayretleriyle 11 farklı kurumsal sosyal sorumluluk projesi yürütülüyor.
OPET’in uygulamalarından Nurten Öztürk’ün girişimcilik yolculuğuna uzanan bu başarı hikayesinde öne çıkan prensipler şunlar: İstasyonlarda ilk olarak tuvaletlerin temiz olması gerektiğini düşündüm Temiz tuvalet kampanyasının üzerinden 25 yıl geçti, pek çok kampanyayı doğurdu, ilham oldu.
İlk istasyon sahibi olduğumuz andan itibaren kendi kendime dedim ki; "Burada en temiz olması gereken yerler insanlara mikrop bulaştırmayacak yerler olmalı.
Tuvaletler her zaman temiz, bakımlı, hijyenik olmalı".
Temizliği öncelikledim öğretmenlikten sonra girdiğim ticari alanlarda.
Ticaretin T'sini bilmiyordum; faturanın ne olduğunu orada gördüm.
Ama en bildiğiniz alanlardan girerek öğreniyorsunuz her şeyi.
Bizde araca değil; insana hizmet vardı "Hadi" dedim daha sonra. "Bak, burada insanların doğru dürüst yemek yiyebileceği bir yer yok.
Tenekeler üzerinde yemek yiyorlar.
Bu insanları biraz daha güzel ortamlara taşımak lazım".
Masalar aldırdım, sandalyeler aldırdım.
Öyle olunca şirketlerin çalışanları öğle yemeklerine gelmeye başladılar.
Ondan sonra yağ tenekelerinin üzerlerini sildirdim.
Eskiden arkada olan o üstü tozlular hiç satılmazdı, hep öndekiler satılırdı.
Arkadakileri öne alıp üstlerini temizleyince hepsi birlikte satılmaya başladı.
Dağıtım şirketleri bize istasyonlar vermeye başladılar.
Çünkü bizde araca değil ama insana hizmet vardı.
Temiz tuvalet tanıtımı için önce istasyonda kokteyller düzenledik İlk yönetim kurulu toplantısında bütün Türkiye'yi kapsayan bir temiz tuvalet kampanyası fikrini ortaya attım.
Çok zor dediler.
Fiziki koşulları değiştirmeden olmazdı; bütçe gerekiyordu.
İnsanların kafasını değiştirmeden olmazdı; eğitim gerekiyordu ve herkes karşıydı.
Bayiler "müşteri kaybederiz" diyorlardı. "Her koşulda olacak" dedik.
Kokteyller yaptık, halka eğitimler verdim.
Yılmadan bütün Türkiye'yi adım adım dolaştık.
Oldu sonunda. 20 milyon öğrenciye dokunduk Bilinçli toplum projeleriyle toplumu bilinçlendirelim istedik.
Belediyeler, hastaneler, Devlet Demir Yolları, Türk Hava Yolları; her yerde eğitimler verdik.
Bu çabalar yıllar içerisinde "Tertemiz Yarınlar Okullardan Başlar" projemize dönüştü.
Milli Eğitim Bakanlığıyla ortak yaptığımız bu projeden şu an 77.000 okulda 20 milyon öğrenci yararlanıyor.
Halkın içinde olması şart Halkın anlamadığı şey halkın yararına değildir.
Bir emek verecek, bir şeyler kendisi de katacak ki o zaman değerini daha fazla bilir.
Onun için bu uygulama sürecini halkla, paydaşlarımızla birlikte yapıyoruz.
Örneğin Örnek Köy projelerinde, beş kadın beş erkek eşitlik ilkesine dayalı köy komiteleri kuruyoruz.
Muhtar, imam ve öğretmeni de doğal üye olarak sürece dahil ediyoruz.
Raporlama yapılması şart Bütün süreçleri aylık raporlarla paylaşırız.
Bir OPET Dinliyor hattımız ve çağrı merkezimiz var.
Gelen şikayet ve öneriler gruplandırılır.
Eğer bir sorun varsa ve çözüm süreci üç günü aşıyorsa doğrudan benim bilgisayarıma düşer.
Çok ciddi kendi içimizde denetim sistemlerimiz var.
Topluma sorumluluk Bugün Türkiye'nin en büyük şirketlerinden biriyiz.
Karada, denizde, havada her alanda varız.
Bir taraftan bu hizmetleri verirken bir taraftan da diyoruz ki: "Bu ülkede doğduk, bu ülkede büyüdük, sorumluluklarımız var ve bu ülkenin sorunlarını çözmeye soyunduk." Önce eğitmen yetiştiriyoruz Sayın Fatma Şahin'in teklifiyle Trafik Dedektifleri projesine başladık.
Büyüklerden fayda yok, çocukları eğiterek başlayalım dedik. 3 ile 17 yaş arasındaki çocukları eğitiyoruz.
Ama her zaman "eğiticinin eğitimi" seminerleri yaparak önce eğiticileri yetiştiriyoruz.
Eğitim bizim projelerimizde olmazsa olmazdır.