Haber Detayı
İBB davasında çıplak arama iddiası: AYM'ye başvuru yapıldı
İBB davasında 23 Mart'tan beri tutuklu bulunan Medya A.Ş. Genel Müdür'ün Fatoş Pınar Türker'in çıplak aramaya maruz bırakıldığı iddia edildi. Türker'in avukatları AYM'ye başvuru yaptı.
Artı Gerçek- İBB davasında tutuklu bulunan Medya A.Ş.
Genel Müdürü Fatoş Pınar Türker'in çıplak aramaya maruz bırakıldığı iddia edildi.
Birgün'den Mustafa Kömüş'ün haberine göre Fatoş Pınar Türker'in avukatları hem bu konu hakkında hem de tutukluluğun kaldırılması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
ÇIPLAK ARAMA İDDİASI Dilekçede Türker'in 13 Mart günü yurtdışına çıkmak üzereyken pasaportuna el konulduğu ve bunun üzerine 14, 15 ve 18 Mart'ta 3 ayrı kez savcılığa başvurduğu ancak ifadesinin alınmadığı aktarıldı.
İfadesi alınmayan Türker İBB soruşturması çerçevesinde 19 Mart'ta gözaltına alındığı belirtildi.
Dilekçede Türker'in "depo" olarak adlandırılan bir yerde 4 gün boyunca tutulduğu ve burada çıplak aramaya maruz bırakıldığı aktarıldı. 23 Mart'ta tutuklanan Türker'in tutukluluğun kaldırılması için defalarca başvuru yaptı.
Ancak her seferinde bu başvuru reddedildi. 'HUKUKA AYKIRI MUAMELELERLE GÖZALTINDA TUTULDU' Dilekçede Türker'in hukuka aykırı muamelelerle gözaltında tutulduğu ve 4 gün sonunda tutuklandığının altı çizildi.
Dilekçede şu ifadeler kullanıldı: " "Haksız ve hukuksuz gözaltı işlemi ile başlayan itirazların zamanında incelenmemesi ile devam eden, tutukluluk incelemelerinin veya müdafine önceden bildirilmeden yapıldığı, tutukluluk incelemelerinde ısrarla müdafi yardımından yararlandırılmayarak etkili bir inceleme yapılmamasına sebep olunduğu, avukat dilekçelerinin dikkate alınmadığı, taraflar hakkında verilen kararların dahi zamanında tebliğ edilmediği veya özellikle verilmediği 6 aylık süreç içerisinde tüm delillerin toplandığı açıktır.
Müvekkilemize isnat edilen hususlar ihaleler ile ilgili olup tüm ihal dosyaları gözaltı işleminden önce ilgili kurumlardan alındığı ve bunların resmi belge sıfatıyla değiştirilmesinin mümkün olmadığı açıkiken, halen tutukluluk halinin devam ettirilmesi ve makul sürede sonlandırılmaması doğru değildir.
Müvekkilemiz ile ilgili tutuklama kararı rüşvet suçlamasından dolayıdır.
Ancak ne emniyet ifadesinde ne savcılık ifadesinde ne de sulh ceza sorgusunda kendisine rüşvet aldığına ilişkin tek bir soru sorulmamıştır.
Buna rağmen müvekkilemizin yaklaşık 7 aydır tutuklu olması hatalıdır.
Bu durum kişi hak ve özgürlüğünü açıkça ihlal etmektedir.
Özellikle başvuruya konu kararda itiraz ile ilgili olarak dahi karar 'verilmemesi adli kontrol tedbiri olan tutukluluğunun dışına çıktığını göstermektedir." TAZMİNAT TALEBİ Tutukluluk halinin sona erdirilmesi ve 100.000 TL manevi tazminat talep eden Türker'in avukatları "kişi özgürlüğü ve güvenliği, kanuni hakim güvencesi, hak arama hürriyeti" haklarının ihlal edildiğini belirtti. (Haber Merkezi)