Haber Detayı

BSW’nin iki üst düzey ismi Aydınlık Avrupa’ya konuştu ‘Almanya’daki Türkleri BSW’ye çağırıyoruz’
Avrupa aydinlik.com.tr
14/12/2025 18:27 (1 hafta önce)

BSW’nin iki üst düzey ismi Aydınlık Avrupa’ya konuştu ‘Almanya’daki Türkleri BSW’ye çağırıyoruz’

Almanya siyasetinin yükselen partisi BSW’nin iki önemli ismi, Genel Yönetim Kurulu Üyesi Sevim Dağdelen ve Genel Sekreter Oliver Ruhnert, Aydınlık Avrupa’ya değerlendirmelerde bulundu. Açıklamalarda Almanya’nın bağımsızlığı, Ukrayna Savaşı ve Türk toplumuna mesajlar vardı

Öncelikle BSW yönetiminde yer almanızdan dolayı sizi tebrik ederiz.

Konuşmanızda, Alman hükümetinin ABD’nin güdümünde hareket ettiğini söylediniz.

Almanya’nın bağımsızlaşmasının yolu sizce nereden geçiyor?

Almanya’nın bağımsızlaşabilmesi için ilk olarak ABD askerlerinin ve Amerikan nükleer silahlarının Alman topraklarından çıkarılması gerekiyor.

Rus askerleri gitti, Fransızlar gitti, İngilizler gitti… 1945 sonrası başlayan dönemin artık sona ermesi gerektiğini düşünüyorum.

ABD askerlerinin de gitme zamanı geldi.

ABD, Sovyetler Birliği ile birlikte 2.

Dünya Savaşı’nda Avrupa’yı faşizmden kurtardı.

Ancak aradan 80 yıl geçti.

Bugün Almanya’nın kendi politikalarını belirleyebilmesi için bu askeri varlığın son bulması şart.İkinci olarak Almanya’nın ekonomik ve jeopolitik anlamda ABD bağımlılığından çıkması için, BRICS ülkeleriyle, Brezilya, Hindistan, Çin, Rusya ve Güney Afrika ile daha güçlü ilişkiler kurması gerekiyor.

ABD’nin dünya üzerindeki hâkimiyeti geriliyor ve bu gidişat durdurulamaz.

Bu nedenle Almanya’nın kendi halkının, işçilerin, emekçilerin ve gençlerin çıkarları doğrultusunda yeni ortaklıklar geliştirmesi şart.

UKRAYNA SAVAŞININ NEDENİ NATO’NUN GENİŞLEMESİ Almanya, Rusya–Ukrayna Savaşı’nda nasıl bir tavır almalı?

Ukrayna Savaşı’nın nedeni, Ukrayna’nın NATO’ya entegre edilmesi sürecidir.

Bu, Rusya’nın güvenlik ihtiyaçlarını doğrudan tehdit eden bir adımdı. 1989’da Sovyetler Birliği çöktükten sonra verilen sözler, NATO’nun doğuya doğru genişlemeyeceği yönündeydi.

Ancak bugün eski Doğu Bloku’nun tamamı NATO’ya dahil edildi.Rusya, kendi güvenlik kaygılarının ciddiye alınmadığını gördü. 2008 Bükreş Zirvesi’nde Ukrayna ve Gürcistan’a NATO üyelik perspektifi verilmesi ve 2014’te Ukrayna’daki darbe sonrası yaşananlar, gerilimi tırmandırdı.

Elbette Rusya’nın uluslararası hukuka aykırı şekilde savaşa başlamasını doğru bulmuyor ve karşı çıkıyoruz.

Ancak bu savaş açık bir provokasyonla mümkün hale getirildi.

Bu savaş önlenebilirdi.

Nasıl?

Ukrayna’nın NATO üyeliği ihtimaline son verilerek ve Rusya ile Avrupa arasında yeni bir güvenlik mimarisi kurularak.

Bugün Almanya ve Avrupa ülkeleri, ABD’nin çıkarları doğrultusunda hem ekonomik olarak hem de askeri yardımlarla bu savaşın içinde tutuluyor.

Sonuçta milyonlarca insanın hayatına mal olan bir yıkım yaşandı.

EMEKÇİLERİN HAKLARI İÇİN TÜRKLERİ BSW’YE ÜYE OLMAYA ÇAĞIRIYORUZ Türk kökenli seçmenlere mesajınız nedir?

BSW olarak yeni kurulan bir partiyiz ve tüm barış yanlısı, sosyal devleti savunan, çocukların savaşa gönderilmesine karşı çıkan herkese kapımız açık.

Almanya’daki Türk kökenli seçmenlere de aynı şekilde sesleniyoruz: Bizim mücadelemiz barış, sosyal adalet ve emekçilerin hakları içindir.Enerji fiyatlarının bu kadar yükselmesinin temel nedeni Ukrayna Savaşı nedeniyle Rusya’ya karşı uygulanan yaptırımlardır.

Savaş başladığından beri enerji fiyatları yüzde 77,5 arttı.

Biz bu yaptırımların kaldırılmasını savunuyoruz.

Enerji nerede ucuzsa oradan alınmalı - ABD’den pahalı ve kirli enerji almak yerine Rusya’dan almak daha akılcıdır.Ayrıca sermayenin ve hükümetin dayattığı dev silahlanma bütçesine karşıyız.

NATO’nun talep ettiği şekilde GSYH’nin yüzde 5’inin silahlara ayrılması ve Almanya’nın 500 milyarlık bütçesinin 225 milyarının her yıl askeri harcamalara gitmesi demektir.

Bu para eğitimden, sağlıktan, kültürden, altyapıdan eksilecektir.

Buna karşı durmak hepimizin görevidir.

Bu hafta Seçim İnceleme Komisyonu, BSW’nin başvurusunu reddetti.

Bu kararı neden adaletsiz buluyorsunuz ve bundan sonra nasıl bir yol izleyeceksiniz?

Komisyonda dokuz üye bulunuyor ve bunların yedisi başvuruya olumsuz oy verdi.

Bu üyeler Sol Parti, CDU ve SPD’den geliyor.

Mevcut hükümetin devam etmesi ve kendi milletvekilliklerini korumaları onlar için önemli bir çıkar.

Bu nedenle kararın böyle çıkması bizim için sürpriz olmadı.

Bundan sonraki süreçte Bundestag Genel Kurulu’nun vereceği kararı bekleyeceğiz ve ardından gerekli itiraz yollarına başvuracağız.

PARLAMENTOYA YENİDEN GİRECEĞİZ Yeni sayım süreciyle birlikte BSW’yi önümüzdeki dönemde neler bekliyor?

Yeniden sayım sürecinin başlatılması bizim için son derece önemli.

Bu, parti olarak hem yapmak istediğimiz hem de yapmak zorunda olduğumuz bir adım.

Mevcut argümanlarımız son derece açık ve yeniden sayımın gerekli olduğunu herkesin göreceğine inanıyoruz.

Bunun dışında BSW’yi insanlara yeniden hatırlatmak, güçlü projelerimizi anlatmak ve taleplerimizin önemini göstermek istiyoruz.

Amacımız, Almanya’da yeniden parlamentolarda temsil edilen bir parti hâline gelmek.

TÜRKLER KÜLTÜREL YAPIMIZIN EN ÖNEMLİ UNSURLARINDAN Bugün burada tek Türk basın kuruluşu biziz.

Türk toplumuna özel bir mesaj vermek ister misiniz?

Ben Berlinliyim ve Berlin’deki Türk toplumu şehrin ayrılmaz bir parçası.

Almanya’da doğmuş, Alman vatandaşı olan ama Türk kökenli insanlar da artık bu ülkenin kültürel yapısının önemli bir unsurunu oluşturuyor.

Bu durum beni gerçekten mutlu ediyor.

Türk kökenli pek çok tanıdığım var ve bu çeşitliliğin toplumumuz için büyük bir zenginlik olduğunu düşünüyorum.Türk toplumu, bizim önem verdiğimiz değerlere, disiplin, hak ve yükümlülüklere saygı, sosyal refah ve yukarı doğru hareketliliğin mümkün olması gibi çok uygun bir yapı ortaya koyuyor.

Almanya’ya gelen birçok Türk aile de hayatını tam olarak bu değerler üzerine kurdu.

BSW KİTLESELLEŞMENİN İLK ADIMINI ATTI CAN ÇAKIR / BSW GENEL KONGRE DELEGESİ BSW, yani mevcut adıyla Sahra Wagenknecht İttifakı, Almanya’nın en hızlı yükselen partisi.

Daha 2024’te kurulmasına karşın parti, Avrupa Parlamentosu ve farklı eyalet seçimlerinde önemli başarılar kaydetti.

Thüringen ve Brandenburg eyaletlerinde hükümet ortağı da olan BSW, 23 Şubat 2025 seçimlerinde resmî sonuçlara göre kıl payı baraj altında kaldı.Resmî sonuçlar diyoruz, çünkü partinin yaptığı araştırmalar, partinin istatiksel olarak barajı aştığını gösteriyor.

Öyle ki partililerin, oy sayımında tespit ettikleri hatalara yönelik itirazları sonucunda kesin sonuçlara 4 bini aşkın oy daha eklendi.

Yapılan istatistik hesaplamaları, BSW’nin sayılmayan yaklaşık 20 bin daha oyu olduğunu gösteriyor.

Bu da partinin barajı aşmasına rahatlıkla yetiyor.BSW’nin yeniden Federal Parlamento’ya girmesi, Alman siyasetini alt üst edebilir.

Çünkü BSW’nin alacağı 35 koltuk, başta hükümeti oluşturan Hristiyan Birlik Partileri ile Sosyal Demokrat Parti olmak üzere tüm partilerin koltuk kaybetmesine yol açacak.

Merz hükümeti elindeki çoğunluğunu kaybedecek, hatta mevcut Parlamento Başkanı Julia Klöckner’in bile milletvekilliği düşecek.

PARTİ TABANI THÜRINGEN’E TEPKİLİ BSW’nin 3.

Genel Kongresi, seçim sonuçlarına itirazları değerlendiren Federal Parlamento bünyesindeki Seçim Denetleme Komisyonu’nun BSW başvurusunu reddettiği haftanın sonuna denk geldi.

Tabi partililerin coşkusu ve kararlılığını da bir o kadar yüksekti.

İlk kez ‘delege kongresi’ olarak düzenlenen kurultay, adeta BSW’nin tüm baskılara rağmen varlığını sürdürdüğünü gösteriyordu.

Partililerin kararlılığı, kongrenin tüm anlarına hakimdi.

Özellikle tartışmaların odağındaki Thüringen eyalet teşkilatına yönelik eleştiriler, kongre genelinde hissedildi.

Cuma günkü yeni askerlik kanununa karşı öğrenci grevlerinin okul saatinde yapılmasını eleştiren Thüringen Eyalet Parlamentosu Milletvekili Dirk Hoffmeister, Merkez Yönetim Kurulu seçimlerinde yüzde 12 oy alarak kaybetti.

Eyalet teşkilatının kurucu başkanı ve Thüringen Dijitalleşme Bakanı Steffen Schütz’ün İsrail ve Rusya’yı bir tutan konuşması ise delegeler tarafından yuhalandı.

Partinin siyasetleriyle açıkça çelişen bu çıkışlara karşı tepki ise, partinin kurucusu Sahra Wageknecht’ten geldi.

Kongrenin ilk günü yaptığı konuşmada Wagenknecht, parti içindeki “bazı grupların” fikir özgürlüğü adı altında parti siyasetlerine karşı gelmelerini eleştirdi.

Wagenknecht, bu tutumun partiye olan güveni zedelediği, bunun oy oranlarına da yansıdığını söyledi.

BAĞIMSIZLIK VE ÜRETİMDE KARARLILIK VURGUSU Wagenknecht’in konuşması kongrenin yapıldığı Magdeburg Fuarı 2.

Salonunda büyük alkış aldı.

Haliyle bu durum, yapılan oylamanın sonuçlarına da yansıdı.

Partinin merkez yönetim kurulu için önerdiği bütün adaylar kabul edildi.

Genel yönetim kuruluna da son olarak Thüringen eyalet yönetimi ile kamuoyu önünde de karşı karşıya gelen John Lucas Dittrich, yüzde 52,5 oy ile seçildi.Oylamadaki en dikkat çekici sonucu partinin tanınmış simalarından Sevim Dağdelen kaydetti.

Son aylarda parti içinde Almanya’nın ABD’den kopuşu ve emperyalizme karşı hareketin adeta sözcüsü haline gelen Dağdelen, yüzde 71,2 ile en yüksek oyu aldı.

Yaptığı konuşma ise delegeler tarafından coşkuyla karşılandı, dakikalarca ayakta alkışlandı.Dağdelen’in aldığı sonuç, BSW’nin yeni dönemdeki siyasetinin adeta habercisi gibi.

İlk kez delege kongresi olarak düzenlenen kurultayla birlikte BSW, siyasetlerini daha da somutlaştırmak istiyor.

Dış siyasette Almanya’nın bağımsızlaşması, NATO’dan uzaklaşması ve Rusya ile Avrupa merkezli yeni bir güvenlik sistemi savunan BSW, içeride de ekonomi ve üretim politikalarına ağırlık vermesi bekleniyor.

BSW’NİN GÜCÜ HALKA DAYANIYOR İki günlük kurultay, BSW’nin birçok seçmende kaybettiği itibarını yeniden kazanma konusunda kararlı olduğunu gösterdi.

Sistem partileri ile koalisyonda bunu yapamadığını gören BSW, mevcut sıkıntılarını da aşma hedefinde olduğunu, salonda da ilan etti.

Sistem partilerinin kongrelerinden farkı bir hava vardı; salonda konukların, yöneticilerin ve delegelerin rahatlıkla kaynaştıkları görüldü.

Kurultayda olmayan bir diğer unsur ise, her yıl milyarlar kazanan büyük şirketlerin, yani Alman sermayesinin tanıtım stantları yoktu.

Büyük partilerin kongrelerinde sermayenin sponsorluğu, büyük panolarda reklam edilir.

BSW’nin kongresinde bu panolar bir yana dursun, büyük şirketlerin sponsorlukları da söz konusu değildi.

Çünkü partinin gücü halka dayanıyor.

BSW’nin siyaseti, kendisine oy veren 2,5 milyon seçmeni umutlandırıyor.

Yeni dönemde parti, yeni ismiyle ve yöneticileriyle de bu tavrını daha da ileri taşıma kararlılığında. “Sosyal Adalet ve Ekonomik Akıl İttifakı” ismi de tam olarak bunu yansıtıyor.

Partinin kurucusu ve ideolojik lideri Sahra Wagenknecht’in Temel Değerler Komisyonu Başkanı olarak görevlendirilecek olması da işte bu siyasetlerin daha da derinleştirilmesi açısından bir fırsat olarak değerlendiriliyor.

Partinin 2025 Genel Seçimlerine yönelik itirazının nasıl sonuçlanacağını henüz bilemeyiz.

Ancak 2026 yılı, yapılacak eyalet parlamentosu ve yerel seçimlerle BSW için önemli bir yıl olacak.

BSW artık kitleselleşme aşamasına geçmiştir.

Fabio De Masi ve Amira Mohamed Ali liderliğinde BSW, Alman siyasetinde söz sahibi olacağını, 3.

Genel Kongresi ile ilan etti.

İlgili Sitenin Haberleri