Daha Fazlasını İstiyorum Ama Bir Şeyler Yetişmiyor

Bazı günler vardır; hedef çok büyüktür, niyet samimidir ama yol bir türlü ayak uydurmaz.

İşte Jüpiter ile Güneş arasındaki bu uyumsuz açı tam olarak bunu anlatır.

Büyük hayaller, geniş vizyonlar, yüksek idealler… Hepsi masanın üzerindedir.

Fakat aynı anda hayat, “Bir dakika” der.

Hızını ayarla.

Yükünü dengede tut.

Her şeyi aynı anda yapmaya çalışma.Yay burcundaki Güneş, doğası gereği ufka bakar.

Günlük detaylarla oyalanmak istemez.

Yeni bir fikir, yeni bir yol, yeni bir hedef olmadan ilerlemek ona göre değildir.

İnançlar, etik, hukuk, eğitim, spor, akademi ya da uzak coğrafyalar… Hepsi bir çağrı gibidir.

Bu çağrı, insanı motive eder; ayağa kaldırır.

Ancak Jüpiter’in 150’lik açısı burada bir uyarı bırakır; Büyük resmi görürken, mevcut şartları göz ardı etme.

Her genişleme, beraberinde ayar ister.Bu görünüm altında en sık yaşanan şey şudur: “Daha fazlasını istiyorum ama bir şeyler yetişmiyor.” Zaman, enerji, kaynak ya da sabır… Mutlaka bir yerde açık verir.

Sorun hayal kurmak değil; hayali taşırken ölçüyü kaçırmaktır.

Jüpiter büyütür, Güneş yön verir.

Aradaki uyumsuzluk, hedefin kendisini değil, hedefe gidiş biçimini sorgulatır.

Bu etki global ölçekte bakıldığında; büyük söylemlerle ortaya çıkan politik, ekonomik ya da ideolojik hedeflerin pratikte zorlanmasıyla kendini gösterebilir.

Devletler, kurumlar ya da liderler yüksek beklentiler yaratır, ancak uygulama aşamasında planların yenilenmesi gerekir.

Abartılı büyüme hedefleri, aşırı iyimser ekonomik projeler, hukuki ya da akademik reform vaatleri gündeme gelir; ardından “ayar” dönemi başlar.

Uluslararası ilişkilerde iyi niyetle atılan adımların sınırları netleşir, bazı anlaşmalar yeniden ele alınır.

Bu süreç, geri çekilme değil; daha gerçekçi ve sürdürülebilir bir yol haritası oluşturma zorunluluğunu ortaya koyar.Bireysel düzeyde ise kişi, kendi kapasitesi ile beklentileri arasındaki farkla yüzleşir.

Daha büyük bir hedef, yeni bir eğitim, yurt dışı planı ya da kariyerde sıçrama isteği güçlüdür; fakat aynı anda hayat, tempoyu düşürmeyi öğretir. “Her şeye aynı anda yetişme” çabasının yarattığı gerilim fark edilir.

Mesaj nettir; Hedef yanlış değildir, yöntem gözden geçirilmelidir.

Ölçü, denge ve zamanlama ayarlandığında, bu görünüm kişiyi hayal kırıklığına değil, daha sağlam ve kalıcı başarıya taşır.Vazgeçmek gerekmiyor, küçülmek de gerekmiyor.

Sadece ayarlamak gerekiyor.

Daha az yükle, daha net bir rota çizerek ilerlemek.

Abartıdan değil, bilinçli büyümeden yana olmak.

Çünkü bu gökyüzü, “Her şeyi istiyorum” diyenleri değil, “Doğru olanı, doğru zamanda istiyorum” diyebilenleri ödüllendirir.