Haber Detayı

Avrupa: Yeni hasta adam mı
Yazarlar hurriyet.com.tr
13/12/2025 06:28 (1 hafta önce)

Avrupa: Yeni hasta adam mı

RUS Çarı 1. Nikolay’a atfedilen ve Osmanlı İmparatorluğu’nun 19. yüzyıldaki durumu için kullanılan “Avrupa’nın hasta adamı” tanımlamasını bugünlerde farklı bir şekilde kullanmak mümkün.

ABD’nin geçen hafta yayımladığı Ulusal Güvenlik Stratejisi belgesinde Avrupa’ya neredeyse 20 yıl ömür biçildi.Raporda “Böyle giderse 20 yıl içinde kıta tanınmaz hale gelecek” deniyor.ABD Başkanı Trump da hafta içinde Politico’da yayımlanan söyleşisinde Avrupalılara yalın kılıç girişti.Avrupa’nın zayıf liderliğin sonuçlarını çektiğini ve Avrupalı liderlerin ne yapacağını bilmediğini söyledi.Hem Trump hem strateji belgesi Avrupa’ya “hasta adam” diyor.Aslında Avrupalı liderler epeydir sorunun farkında ama cevabı yanlış yerde arıyorlar.Bugünlerde İngiltere, Danimarka ve İtalya’nın başını çektiği ülkeler Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin yenilenmesini istiyor.Amaçları Avrupa’ya göçü sınırlandırmak.27 Avrupa ülkesi çarşamba günü bu konuda bir bildiri yayımladı.İngiltere ve Danimarka başbakanları da “Ya sınırlarımızı koruruz ya aşırı-sağ iktidara gelir” şeklinde özetlenebilecek ortak bir makale kaleme aldı.Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi eğer istenen şekilde değiştirilirse İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk kez göç, kapsamlı bir şekilde kısıtlanmış olacak.Avrupa’nın içinde bulunduğu bütün sorunları göçmenlere yıkmak son dönemde kıta çapında değer gören bir yaklaşım.Aşırı sağın temel argümanı olan bu konuyu şimdi diğer hükümetler aşırı sağın iktidara gelmesini engellemek için sahipleniyor.Bu biraz ironik.“Aşırı sağ gelecekse de biz getiririz” yaklaşımından başka bir şey değil.Avrupa’nın içinde bulunduğu hastalık biraz da bu siyasi körlükten kaynaklanıyor.SOSYAL MEDYA YASAĞI TUTAR MI AVUSTRALYA, 16 yaşın altındaki gençlere sosyal medyayı tamamen yasaklayan ilk ülke oldu.Birleşik Krallık’ta da benzer bir uygulama hayata geçmek üzere.Bir ebeveyn olarak sosyal medya kısıtlamasına sempati duyuyorum.Öte yandan kendimi çocukların yerine koyduğumda muhtemelen böyle bir yasağa maruz kalmak istemezdim.Fakat unutulmamalı ki Avustralya’daki sosyal medya yasası kanla yazılmış bir yasa.Son dönemde sosyal medya uygulamalarının tetiklediği ölümler üzerine bu karar uygulamaya geçti.İngiltere’de de benzer vakalar dolayısıyla Facebook, Instagram, TikTok ve ChatGPT aleyhine açılan davalar sürüyor.Sosyal medya, mevcut haliyle çocukları yutabilecek bir girdaba benziyor.

Algoritmalar tamamen buna hizmet eder vaziyette.Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Meclis’te Türkiye’nin sosyal medya konusunda bir yasaklama değil, kısıtlama üzerinde çalıştığını açıklamış.Şimdilik bu konuda üzerinde mutabık kalınan tek bir model yok.

Dünyada farklı uygulamalar deneniyor.Önemli olan çocukları bu girdaptan uzak tutup aynı zamanda yaratıcılıklarını engellememeyi başarmak.

ROBOTİK EDEBİYAT KABATAŞ Erkek Lisesi’nde Türk mühendisler tarafından geliştirilen bir robot ders vermiş.Yapay zekâ yazılımlarının eğitimde kullanılması öğrencilerin ilgisini çekmek açısından güzel bir fikir.Ama edebiyat dersini bir robota emanet etmek konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim.Zamanında Ömer Seyfettin’in, Behçet Necatigil’in öğretmenlik yaptığı okulda edebiyat dersinin bir robota kalması bana biraz hüzünlü geldi.Robot öğretmenin Sait Faik’in ‘Hişt, Hişt!’ öyküsünü okuduğu videoyu izledim.

Sanki bir navigasyon uygulaması yol tarif ediyor gibi.

Vurgu yok, duygu yok.

Bu öyküyü ilk kez robottan dinleyen birinin Sait Faik’i sevmesi pek mümkün değil.Sanırım eğitim robotları, okullarda yapa zekâ uygulamaları gibi yeni konulara el atsa daha eğlenceli ve etkili olur.Okuma yazmayla ilgilenmiş herkesin hayatında edebiyat öğretmenlerinin izi vardır.

Bence güzel dilimizi Türkçe öğretmenlerine emanet edelim.

RÜSTEM DEDE BİZİM CHURCHİLL’İMİZDİR!

MUŞLU Rüstem Dede’nin 50 yıldır sadece gofret ve çay tüketerek yaşamını sürdürmesi longevity denen, uzun yaşam uzmanlarını şaşkına çevirdi.Rüstem Dede’nin hayatı paketli ürün ve ultra işlenmiş gıdalar konusundaki çalışmalara anti-tez gibi duruyor.Haberden anladığım kadarıyla Rüstem Dede’nin sigara gibi pek masum olmayan bir alışkanlığı da var.Bu yönüyle kendisi bizim Churchill’imiz sayılabilir.İngilizlerin meşhur siyasetçisi bütün kötü alışkanlıklarına rağmen 90 yaşına kadar yaşamayı başarmış.Günde bir şişe viski içmeden çalışmayan, doktorun “Şu puroyu azalt” tavsiyesi üzerine normalin iki katı boyutta bir puro yaptırarak “Bak azalttım” diyen bir adam Churchill.Tıp dünyası yıllarca, bu adam nasıl bu kadar uzun yaşadı sorusunun peşinden gitti.Sonunda ulaştıkları nokta Rüstem Dede’nin yeğeninin “Nasıl yaşıyorsa hayret, Cenabı Allah’ın takdiri” yorumundan pek farklı değil.Literatüre Churchill geni diye geçen kavram bugün tıpkı Rüstem Dede gibi sağlam bünyeleri tanımlamak için kullanılıyor.Ama bence Rüstem Dede kadar 50 yıl boyunca standardını koruyabilmiş gofretin de haber değeri var.Sanırım Rüstem Dede pazarda satılan markasız gofretlerden tüketiyor.

Yoksa midesi çoktan kendisini yarı yolda bırakırdı.

İlgili Sitenin Haberleri