Haber Detayı
ZMO Adana Şube Başkanı Tayakısı: “Tarım çok boyutlu krizle karşı karşıya”
Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubesi Başkanı Ahencan Tayakısı, tarımın son yıllarda çok boyutlu bir krizle karşı karşıya olduğunu belirterek, çiftçiye verilen desteklerin girdi maliyetlerini dengeleyecek düzeyde artırılmasını istedi.
Eray ŞEN/ADANA Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubesi Başkanı Ahencan Tayakısı, tarımın son yıllarda çok boyutlu bir krizle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili, Tarım Orman ve Köy İşleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, ZMO yöneticileri ve üyelerinin katılımıyla, ‘Çiftçi batarken son hasat’ konulu bir basın toplantısı düzenleyen Tayakısı, sektörde yaşanan sorunları anlattı, çözüme yönelik beklentilerini dile getirdi.
İklim değişikliğinin etkileri, artan girdi maliyetleri, yetersiz planlama ve üretici gelirlerindeki erimenin, tarımsal üretimi hem nicelik hem de nitelik açısından ciddi biçimde zayıflattığını vurgulayan Tayakısı, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinin bu tabloyu rakamlarla açık biçimde ortaya koyduğunu belirtti. 2025 yılında bir önceki yıla kıyasla bitkisel üretimde ciddi düşüş beklendiğine dikkat çeken Tayakısı, şöyle devam etti: “2025 yılı ikinci çeyrekte sanayi sektörü yüzde 6.1, hizmetler (inşaat dâhil) sektörü yüzde 5.2 büyüme kaydederken, tarım sektörü yüzde 3.5 daralma kaydetmiştir.
Tahıl ve diğer bitkisel ürünlerde (yem bitkileri hariç) üretimin yüzde 10.4 azalacağı, tahıl üretiminde gerilemenin yüzde 12.4’e ulaşacağı öngörülmektedir.
Buğday üretiminde yüzde 13.9, arpada yüzde 25,9’luk azalış tahmini, temel gıda güvencemiz açısından son derece kaygı vericidir.
Sebze üretiminin görece sınırlı (yüzde 0,8) bir düşüş göstermesi, tarımın genel görünümündeki bozulmayı telafi etmekten uzaktır.
En çarpıcı gerileme ise meyve grubunda yaşanmaktadır: Meyve, içecek ve baharat bitkilerinde yüzde 30’u aşan üretim kaybı, ihracat potansiyeli yüksek ürünler açısından büyük bir risk anlamına gelmektedir.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın bütçe görüşmelerinde yapmış olduğu ‘eksi yönde yüzde 12.7’ büyüdük sözü de bu beklentilerin doğru olduğunu teyit etmiştir.” Üretimdeki gerilemenin arkasında yalnızca iklim koşullarının değil, aynı zamanda yıllardır çözülemeyen yapısal sorunların bulunduğunu söyleyen Tayakısı, “Gübre, mazot, yem ve bitki koruma ürünleri başta olmak üzere tarımsal girdilerde yaşanan yüksek fiyat artışları, küçük ve orta ölçekli üreticiyi üretimden çekilmeye zorlamaktadır. 2019 yılından günümüze 1 ton buğday ile alınabilecek gübre miktarı yarı yarıya azalmıştır” bilgisini verdi. “Tarımsal destekler reel bazda azalıyor” ZMO Şube Başkanı, tarımsal desteklemelerin giderek büyüyen bir sorun yumağına dönüştüğünü belirterek, “Tarımsal destekler cari bazda artıyor gibi görünse de reel bazda azalmaktadır.
Toplam tarımsal destekler 2010 yılından günümüze reel bazda yaklaşık yüzde 25 azalmıştır.
Ayrıca toplam tarımsal desteklerin Gayri Safi Milli Hasıla’nın yüzde 1’i oranında olması gerekirken günümüzde yüzde 0.24 dolaylarına gerilemiştir” diye konuştu.
Tayakısı, tarımın kısa vadeli desteklerle değil, bilimsel temelli, bölgesel farklılıkları dikkate alan ve üretimi merkeze koyan bir planlamaya ihtiyaç duyduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Girdi bağımlılığını azaltan, yerli üretimi teşvik eden, toprak ve su kaynaklarını koruyan bir tarım politikası oluşturulmadığı sürece, bugün yaşanan sorunlar daha da ağırlaşacaktır.
Tarımsal üretimde gözlemlenen bu daralma, çiftçi borçluluğunda artış ve bazı ürünlerde arz sorunlarının yeniden gündeme gelebileceğini göstermektedir.
Destek alamayan üreticinin bankalara olan borcu rekor seviyeye ulaşarak 1 trilyon 150 milyar liraya yükseldi.
Gıda enflasyonunun toplumun geniş kesimlerini doğrudan etkilediği bir dönemde, üretimde yaşanan bu düşüşlerin faturası yalnızca üreticiye değil, tüm topluma kesilecektir.” “Tarım stratejik bir sektördür” TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubesi olarak çağrıda bulunan Tayakısı şöyle konuştu: “Tarım stratejik bir sektördür ve piyasa koşullarına terk edilemez.
Üretim planlaması güçlendirilerek hangi ürünün nerede ve ne kadar üretileceği bilimsel verilere dayalı olarak belirlenmelidir.
Çiftçiye verilen destekler girdi maliyetlerini dengeleyecek düzeyde artırılmalı, özellikle mazot, gübre ve sulama desteği üretim sezonuna uygun zamanlarda ve yeterli miktarda sağlanmalıdır.
İklim değişikliğine uyumlu üretim modelleri yaygınlaştırılmalı, tarımsal yayım ve danışmanlık hizmetleri güçlendirilmelidir.”