Haber Detayı

Vah Avrupa
Haluk özdalga haber3.com
12/12/2025 11:21 (2 hafta önce)

Vah Avrupa

Haber3.com yazarı Haluk Özdalga yazdı: Vah Avrupa!

Tarih ve coğrafya nedeniyle Türkiye’nin birinci ortağı Avrupa’dır.

Hangi ölçütü kullanırsanız kullanın, bu gerçek doğrulanır.Mesela Türkiye’nin dış ticaret hacmi içinde Avrupa’nın payı %40’tan fazla ve açık ara birinci sıradadır.Siyasi, beşeri veya kültürel ilişkiler açısından da öyle.O coğrafyada olup bitenler Türkiye’yi yakından etkiler ve ilgilendirir.Avrupa şimdi 2.

Dünya Savaşı sonrasındaki en zor dönemini yaşıyor.

Kıta ülkelerinin çoğunu yöneten ana akım merkez sağ ve sol iktidarlar şaşkın ve çaresiz.Temel neden Ukrayna savaşı ve Avrupa’nın ortasında 1945 sonrasında yaşanan en derin krizde ana akım siyasetçilerin yaptığı akıl almaz yanlışlar.

Şimdi bedelini ödüyorlar.Ukrayna krizi öncelikle bir Avrupa sorunu.

Ama ilk kez gündeme girdiği 2000’lerden bu yana Avrupalı politikacılar müzakere yoluyla çözüm ve barış arayışına hiç şans vermedi.

Amerika’nın Rusya’yı zayıf düşürme ve istikrarsızlaşma amacının kuyruğuna takıldılar.Avrupa’nın hem güncel yüksek çıkarları hem uzun vadeli Avrupa vizyonu, Rusya ile müzakereyi ve anlaşmayı şart kılıyordu.

Üstelik anlaşmak ve Rusya’nın savaşı başlatmasını engellemek hiç zor değildi.

Ama Moskova’yla konuşmayı dahi reddettiler.Halbuki Ukrayna’nın Rusya sınırlarında demir atmış ve “batırılması mümkün olmayan dev bir uçak gemisine dönüşmesini” Moskova’nın asla kabul etmeyeceğini, başta Amerikalı seçkinler, konuya biraz aklı eren hemen herkes görüyordu.Savaş başladıktan haftalar sonra Türkiye’deki müzakerelerde Ukrayna ve Rusya barış için anlaştı, Rusya askerlerini çekecekti.

Ama zamanın İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Amerika’nın “size her türlü desteği vereceğiz, Rusya’yı mağlup edeceksiniz, savaşa devam” mesajını Ukrayna’ya taşıdı.

Şimdi bunu anılarında anlatıyor.O günlerde Kiev gazeteleri, Johnson’un mesajını manşetten vermişti: “Haydi savaşalım” (let’s just fight).Ama Mart 2022 barış anlaşmasını destekleyen veya Johnson’un o rezil girişimine karşı duran tek bir Avrupalı merkez politikacı çıkmadı.Ne kadar acı.NATO’nun verdiği askeri malzeme ve eğitim, Amerika’nın sağladığı Yapay Zeka savaş sistemleri, uzaydaki en az dört farklı uydu şebekesinin ürettiği istihbarat ve haberleşme desteği, Almanya’daki karargahta NATO kurmaylarının oluşturduğu savaş planları ve Batılı seçkinlerin medyada yürüttüğü “haydi Rusya’nın tozunu atacaksınız” gazlamaları çerçevesinde 2023 yaz aylarında Ukrayna ordusu Büyük Karşı Taarruz başlattı.

Harekât sonbaharda şok edici bir bozgunla son buldu.Savaşı Rusya’nın kazandığı o tarihte belli olmuştu.Ocak ayında göreve başlayan ABD Başkanı Trump, önce Amerika’yı çekip kavganın içinden çıkardı, Ukrayna’nın tüm yükünü Avrupa’nın sırtına bırakıverdi.

Sanki en büyük savaş provokasyonunu Amerika yapmamış gibi.

Şimdi bir barış planıyla savaşı bitirmeye çalışıyor.Avrupalı politikacılar hâlâ barıştan değil savaşın devamından yana.

En aşikar kanıt, Moskova ile diyalogları sıfır.

Hâlâ Rusya’nın mağlup edilebileceğine inanıyor, Rusya’nın kazanmasına asla izin vermemek gerektiğini söylüyorlar.Trump yönetimi Avrupalı politikacıları açık şekilde aşağılıyor, onlara en kaba sözcüklerle hakaret ediyor.

Avrupa’nın göbeğindeki savaşı bitirmek için öncelikle Rusya’yla görüşerek bir barış planı hazırlarken, danışmak bir tarafa, Avrupalılara haber dahi vermedi.Trump’ın planı, bazı kusurları ve düzeltilmesi gereken tarafları olsa da bugüne dek ortaya konmuş en gerçekçi barış önerisi.Buna karşılık Avrupa, kendi kıtalarındaki kanlı hesaplaşmayı bitirecek bir barış planına sahip değil.

Avrupa Barış Planı diye medyada dolaşan taslak, Trump’ın planı üzerinde bazı düzeltmeler yapılmış bir metinden ibaret.Vah Avrupa!Washington’un son açıkladığı ulusal güvenlik belgesi Brüksel’e bomba gibi düştü.

Avrupa’ya ayrılan yer Asya’nın yarısı kadar.Avrupa’nın “siyasi kriz” içinde olduğu vurgulanıyor ve Ukrayna siyaseti yerden yere vuruluyor: “İstikrarsız Avrupa hükümetlerinde görev yapan yetkililer, savaş hakkında gerçekçi olmayan beklentiler içinde”.Avrupalı karar vericilerin tek sorunu gerçekçi olmayan beklentileri değil; aynı zamanda ahlaken çürümüş bir yoldalar.

Ukrayna’dan sonra Rusya’nın Avrupa’yı da işgal edeceğini, Ukrayna’daki savaşın Avrupa’yı saldırıdan koruduğunu veya geciktirdiğini ileri sürerek o savaşı destekliyorlar.Gerçekten buna inanıyorlarsa niçin kendi vatanlarını korumak için savaşa girmiyor ve Ukraynalıları ölüme gönderiyorlar?

Üstelik kamuoyu araştırmalarının açıkça gösterdiği gibi, Ukraynalıların çoğunluğu savaş değil barış istiyor.2008’de Ukrayna halkının çoğunluğunun karşı çıkmasına rağmen ülkenin NATO üyesi olmasına karar verilmişti.

Şimdi aynı halkı barış istemesine rağmen savaşa gönderiyorlar.Bunlar mı Ukrayna’nın dostu?Trump bir mülakatta açıkça, kimi Avrupalı politikacıların “aptal” olduğunu söyledi.

Adlarını vermese de kimleri ima ettiğini tahmin etmek çok zor değil.Buna karşılık Avrupalı liderler, Başkanlık koltuğuna oturduğundan beri kendilerine tepeden bakan Trump’ın gözüne girmek için Beyaz Saray’da onun karşısında abdesthane ibrikleri gibi dizilip methiyeler düzüyor ve geyik muhabbeti yapmaya, onunla golf oynamaya can atıyorlar.

Ama belli ki yaltaklanma pek işe yaramıyor.Avrupa hiçbir zaman kendini bu kadar küçük düşürmedi.Avrupalı seçkinlerin Ukrayna savaşıyla ilgili başlıca öngörülerinin hepsi yanlış çıktı.

İsveç ve Finlandiya’nın da katılımıyla NATO’nun en güçlü dönemini yaşadığını ileri sürüyorlardı, şimdi Trump yönetiminin Avrupa’yı 2027’den itibaren kendi kaderine terk kararının belirginlik kazanmasıyla, NATO en parçalanmış ve istikrarsız dönemine girdi.Merkez partilerin kötü yönetimi, sağ ve sol uçtaki partileri güçlendiriyor.

Anketler, bugün seçim olsa, üç büyük ülke Almanya, İngiltere, Fransa’daki merkez parti iktidarlarından hiçbirinin seçim kazanma şansı olmadığını gösteriyor.

Üç ülkede de aşırı sağ birinci parti.Trump da son güvenlik belgesinde görüldüğü gibi, aşırı sağ partilerin önünü açmaya çalışıyor.Siyasi istikrarsızlığa ve ekonomik sorunlara ilaveten, Trump’ın barış planı anlaşmayla sonuçlanmazsa, bu kez Avrupa-Rusya savaşı olasılığı artacak.

İş ciddi.Avrupa’daki kritik gelişimeler karşısında, Türkiye’nin “AB üyesi olalım” arzusunun ötesinde bir Avrupa siyaseti şekillendirmesi gerekiyor.Avrupa’daki gelişmeleri irdelemeye devam edeceğiz. 

İlgili Sitenin Haberleri