Haber Detayı
Türkiye kültürel mirasta ikinci sırada
UNESCO'nun Somut Olmayan Kültürel Miras listesinde Çin birinci, Türkiye ikinci, Fransa üçüncü, İran dördüncü, Hırvatistan ise beşinci sırada yer alıyor. Türkiye’nin listedeki 32 unsurundan üçü acil korunacaklar arasında.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof.
Dr.
Öcal Oğuz, Türkiye'nin UNESCO'nun Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'nde ikinci sırada yer aldığını belirterek, “Türkiye, Somut Olmayan Kültürel Miras'ta dünyanın en başarılı ülkelerinden birisidir.” dedi.
ANTEP İŞİ EL SANATI DA GİRDİ Muğla'da Kültür ve Turizm Bakanlığı destekleriyle Türkiye Beyazay Derneğince düzenlenen Muğla Zeytin Çiçeği Uluslararası Kısa Film Yarışması Ödül Töreni’ne katılan Oğuz, UNESCO'da çok önemli kazanımlar elde ettiklerine dikkat çekti: “Bunlardan birisi de Somut Olmayan Kültürel Miras konusu.
Türkiye, Somut Olmayan Kültürel Miras'ta dünyanın en başarılı ülkelerinden birisi.” Hindistan'da yapılan toplantıda “Antep işi el sanatı”nın da başarılı bulunduğunu aktaran Oğuz, bu sanatın da listeye dahil edilmesiyle Somut Olmayan Kültürel Miras öğesi sayısının 32 olduğunu dile getirdi.
Oğuz, Somut Olmayan Kültürel Miras listesinde Çin'in birinci, Türkiye'nin ikinci, Fransa'nın üçüncü, İran'ın dördüncü, Hırvatistan'ın ise beşinci sırada yer aldığını kaydetti. ‘İNSANLIĞIN GELECEĞİ İÇİN DİLİ KORUYALIM’ İnsan için en iyi iletişim aracının dil olduğunu, dillerin korunması ile kültürlerin, coğrafyaların ve somut olmayan mirasların da korunacağını vurgulayan Oğuz, konuşmasını şöyle sürdürdü: "UNESCO'nun temel duyarlılığı birincisi dünyada biyolojik çeşitliliği korumak, ikincisi jeolojik çeşitliliği korumak, üçüncüsü kültürel çeşitliliği korumak.
Kültürel çeşitliliği korursak insanlığın geleceğini de koruruz diye düşünüyoruz.
Dördüncüsü insanlığın bilimsel çeşitliliğini korursak yeni bilimsel üretimlerin olmasını sağlarız.
Bütün bu çeşitlilikler insanla mümkün olacaktır.
Bunların hepsini korumanın sonucunda diller de çeşitlilik içerisinde korunmuş oluyor.
UNESCO'nun başlangıçtan beri kaybolmakta olan dilleri koruma programı vardı.
Şimdi yaşayan dilleri yani bütün dilleri koruma şeklinde bir programa dönüştü.
Dünyada, konuşanı gittikçe azalan hatta gözümüzün önünde hiçbir konuşanı kalmadığı için yok olan diller var.
Dolayısıyla insanlık gittikçe tek dilli hale gelirse tek kültürlü hale gelir.
Tek kültürlü hale gelirse de tek tip hale gelir.
Bu da yaratıcılığın sonu olur.
Dünya üretimsizlik alanına dönüşebilir." Oğuz, insanlığın geleceği için biyolojik, jeolojik, kültürel, bilimsel ve dilsel çeşitliliği korumak gerektiğini sözlerine ekledi.
Türkiye’den neler var?
Somut Olmayan Kültürel Miras, toplulukların kültürel uygulamalarını, ifadelerini, bilgi ve becerilerini korumayı ve geleceğe aktarmayı amaçlıyor.
Türkiye’den listede meddahlık, Karagöz, Alevi-Bektaşi semahı, Kırkpınar yağlı Güreş Festivali, Mesir Macunu Festivali, Türk Kahvesi Geleneği, ebru, çini, Hıdırellez, Dede Korkut gibi değerler var.
Acil Koruma Gerektiren Miras Listesi’nde ise ıslık dili, geleneksel Ahlat taş işçiliği, geleneksel zeytin yetiştiriciliği bulunuyor.