Haber Detayı
Dijital dünyanın sessiz etkisi: Kimse farkında değil, ergenlerde DEHB riskini artırıyor
Geniş katılımlı bir araştırma, ergenlerde artan dikkat eksikliği sorunlarının ardındaki gerçek nedeni ortaya koyuyor. 8 binden fazla çocuğun incelendiği çalışma, gençlerde odaklanmayı sessizce zayıflatan alışkanlığı gözler önüne serdi. Peki hangi alışkanlık DEHB riskini nasıl artırıyor?
Dijital çağın hızla hayatı dönüştürmesiyle birlikte gençlerin ekran kullanım alışkanlıkları dünyanın her yerinde tartışma konusu olmaya devam ediyor.
Karolinska Enstitüsü'nden bilişsel sinirbilim uzmanlarının yürüttüğü kapsamlı araştırma, ergenlerde artan dikkatsizlik belirtilerinin oyunlardan değil, sürekli dikkat bölünmesine yol açan sosyal medya kullanımından kaynaklandığını ortaya koydu.
Ergenlerde Dikkat Eksikliği Artıyor Dijital dünyanın çocuklar üzerindeki etkisi yıllardır tartışılırken, yeni bir araştırma dikkat eksikliği sorunlarının kökenine dair önemli ipuçları sunuyor. 10 yaşından 14 yaşına kadar 8 binden fazla çocuğun takip edildiği çalışmada; oyun oynama, TV/video izleme ve sosyal medya kullanımının dikkat üzerindeki uzun vadeli etkileri karşılaştırıldı.
Karolinska Enstitüsü'nden Prof.
Torkel Klingberg ve araştırmacı Samson Nivins tarafından yürütülen analizler, sosyal medyada geçirilen sürenin zamanla dikkatsizlikte belirgin bir artış ile ilişkili olduğunu ortaya koydu.
Aynı etkinin video izleme veya oyun oynama gibi diğer dijital aktivitelerde görülmemesi dikkat çekti.
Sosyal Medya Kullanımı Artıyor, Odaklanma Azalıyor The Conversation makalesine göre; araştırmacılar, çocukların genetik yatkınlıkları ve aile gelir düzeyleri hesaba katıldığında bile sonuçların değişmediğini vurguluyor.
Dahası, dikkatsizliğin sosyal medya kullanımını artırdığına dair bir bulguya da rastlanmadı.
Yani bağlantı tek yönlü; sosyal medya daha fazla dikkatsizliği öngörüyor.
Uzmanlara göre bunun olası nedeni, sosyal medya uygulamalarının sürekli bildirimlerle dikkati bölmesi.
Çocuk, ekrana bakmasa bile yeni bir mesajın gelip gelmediğini düşünmek zihinsel bir yük oluşturuyor.
Bu durum, zaman içinde odaklanma becerisinin kalıcı şekilde zayıflamasına yol açabiliyor.
Tüm Ekranlar Aynı Etkiyi Göstermiyor Aynı çalışmada, video oyunlarının bu etkiden muaf olduğu belirlendi.
Oyun oturumlarının genellikle sınırlı sürelerde gerçekleşmesi ve tek bir göreve uzun süre odaklanmayı gerektirmesi, oyunları sosyal medyadan ayıran temel unsur.
Araştırmanın istatistiksel bulguları, sosyal medya kullanımındaki bir saatlik artışın toplum genelinde DEHB teşhislerinde yaklaşık %30'luk bir yükselişe yol açabileceğini gösteriyor.
Bu artış bireysel düzeyde küçük görünse de, nüfus geneline yayıldığında etkisi dikkat çekici boyutlara ulaşıyor.
Gençler Günlük 5 Saate Yakın Sosyal Medyada Veriler, sosyal medyada geçirilen sürenin son 15-20 yılda dramatik şekilde yükseldiğini gösteriyor.
Yirmi yıl önce neredeyse hiç var olmayan sosyal medya, bugün gençlerin günlük 5 saate yakın bir zamanını tüketiyor. 'Sürekli çevrimiçi' olduğunu belirten gençlerin oranı 2015'te %24 iken 2023'te %46'ya yükseldi.
Uzmanlar, bu artışın son yıllarda yükselen DEHB teşhislerini açıklamada önemli bir paya sahip olabileceğini vurguluyor.
Yeni Yaş Sınırları Gündemde Birçok ülke, sosyal medyanın çocuklar üzerindeki etkilerini azaltmak için yaş sınırı uygulasa da kuralları aşmak çoğu zaman kolay.
ABD'de hesap açmak için 13 yaş sınırı bulunurken, Avustralya bu limiti 16 yaşa çıkaran düzenlemeyi yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
Türkiye'nin Dijital Güvenlik Hamlesi Yolda Türkiye'de de benzer bir düzenleme hazırlığı gündemde.
Bu adımın temel hedefi; çocukları siber zorbalık, mahremiyet ihlalleri, zararlı içerikler ve algoritmaların yönlendirici etkilerinden korumak.
Yeni çalışmayla birlikte hükümet, çocukları dijital mecraların oluşturduğu risklere karşı bir 'koruma kalkanı' geliştirdi.
Düzenlemeye göre, sosyal ağlar ile çevrim içi oyun platformları 15 yaş altındaki kullanıcılara hizmet veremeyecek.
Kurallara uymayanlara ise ciddi yaptırımlar ve para cezaları uygulanacak.