Haber Detayı
Avrupa pazarı Mısır’a kaydı, Mersinli üretici ağaç kesmeye başladı!
Mersin’de narenciye üreticisi, artan maliyetler ve pazar kayıpları nedeniyle tarihin en zor dönemlerinden birinden geçiyor. Avrupa pazarında giderek güçlenen rekabette, Mısır avantajlı ülke konumuna geçerek, Türkiye başta olmak üzere birçok narenciye üretimi yapan ülkenin önüne geçmiş oldu. Tarlada 1.5-2 liraya satılan mandalina üreticisi, zarar ettiği gerekçesiyle ağaçları sökmeye başladı.
Narenciye üretimi ve ihracatındaki yaşanılan gerilemenin temel nedeninin Türkiye’nin ihracat pazarlarında Mısır karşısında güç kaybetmesi olduğunu vurgulayan Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Mısır’ın 2024 itibarıyla hem üretim hem ihracat kapasitesiyle dünya narenciye sektöründe ağırlığını artırdığını belirten Özdemir, portakal, mandalina ve limonda düşük maliyet, yüksek kalite ve devlet destekli üretim politikalarının Mısır’ı uluslararası pazarlarda güçlü bir aktör haline getirdiğini söyledi. “Türkiye’nin erişmekte zorlandığı pazarlarda bile yer alıyor” Mısır’ın 1,1 milyon tonluk narenciye ihracatının yüzde 77’si portakal, yüzde 14’ü mandalina, yüzde 8’i limondan oluştuğunu anımsatan Özdemir, bu çerçevede portakal ihracatında dünyada üçüncü sırada yer aldığını dile getirdi.
Mısır’ın Rusya’dan Körfez ülkelerine, Avrupa’dan Asya’ya uzanan geniş bir hatta agresif şekilde büyüdüğünü ifade eden Özdemir, Türkiye’nin erişmekte zorlandığı Hollanda, İspanya ve Birleşik Krallık gibi pazarlarda bile Mısır’ın etkin konuma geçtiğini dile getirdi. “Üretici ile tüketici fiyatları arasındaki makas arttı” Üretici ile tüketici fiyatları arasındaki derin makasın tarım sektörünü çökerttiğini vurgulayan Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Musa Yılmaz ise çiftçinin elindeki mandalinanın 2–3 liraya alıcı bulamadığını, aynı ürünün pazarda 15–20 liraya satıldığını belirtti.
Portakalda soğuktan kaynaklı rekolte düşüşü yaşanmasına rağmen fiyatların üreticiyi kurtarmadığını, limonda ise bu yıl yüzde 35’e varan üretim kaybına rağmen çiftçinin gelir elde edemediğini aktardı.
Çiftçilerin yaş ortalamasının 60 olduğunu hatırlatan Yılmaz, “Bu gidişle ülkede üretici bulamayacağız” dedi.
Mersin, yıllarca Türkiye’nin en güçlü narenciye merkezlerinden biri olarak öne çıkarken, bugün üretimden kopuşun hızlandığı, pazar payının rakip ülkelere kaydığı bir dönem yaşıyor.
Artan maliyetler, girdi fiyatlarındaki kontrolsüz yükseliş, ihracatta yaşanan zorluklar ve iç piyasadaki fiyat dengesizliği, sektör için ciddi bir alarm niteliği taşıyor.
Sektör temsilcileri, gerekli adımlar hızla atılmazsa Mersin’de narenciye üretiminin önümüzdeki yıllarda büyük ölçüde azalmasını kaçınılmaz görüyor. “İlk 3 ayda 30 dönüm bahçe sökümü yaptım” Asıl mesleği damlama sulama sistemleri olan Ceyhan Aktaş, gelen fazla talepten dolayı bahçe kesim işleri de yaptığını belirterek, son yıllarda kesim talebinin arttığını söyledi.
Üreticilerin ürünleri para etmeyince mecbur ağaçları kesmek zorunda kaldığını ifade eden Aktaş, “Özellikle narenciye ürünlerinin kesim sayısı arttı.
Bu yılın ilk 3 ayında 30 dönüme yakın kesim gerçekleştirdim.
Hatta 2 yaşındaki ağaçların bile bulunduğu bir çok bahçe sökümü gerçekleştirdim.
Önceki yıllarda bu kadar talep yoktu.
Gün geçtikçe talep artıyor.
Hatta kesilen ağaçların odunları bile para etmiyor” şeklinde konuştu.