Haber Detayı

“Dünyada 100 deri ceketten 5’i Türk derisi”
Ekonomi ekonomim.com
09/12/2025 00:00 (2 hafta önce)

“Dünyada 100 deri ceketten 5’i Türk derisi”

Antalya’da 18 ülkeden yaklaşık 800 yabancı alıcının katılımıyla 15. kez kapılarını açan TDK Leather & Fur Fashion Show, Türk deri konfeksiyon sektörünün küresel vitrine çıktığı en büyük buluşma olarak dikkat çekiyor. TDKD Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Sarıgül, fuarın sektöre yıl içine 100 milyon dolarlık ticari katkı sağlamasını beklediklerini söyledi.

CEM ALİ ÇİNKILIÇ Deri konfeksiyon sektörünün en büyük buluşmalarından biri olan ve Antalya’da düzenlenen TDK Leather & Fur Fashion Show, 18 ülkeden yaklaşık 800 yabancı alıcının katılımıyla başladı.

Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) tarafından 8–11 Aralık tarihleri arasında Antalya’da düzenlenen organizasyon, Türkiye’den katılımcılarla birlikte binin üzerinde profesyoneli bir araya getiriyor.

Fuarın yıl içine yayılan sipariş tekrarlarıyla birlikte 100 milyon dolarlık ticari katkı sağlaması bekleniyor.

TDKD Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Sarıgül, fuarın açılışında yaptığı konuşmada Türkiye’nin dünya genelindeki konumunu, üretim kabiliyetini ve kalite seviyesini vurgulayarak, “Kalite, model ve üretim kabiliyeti açısından Türkiye’nin üzerinde üretim yapan bir ülke yok.

Bugün dünyada kaliteli deri ürün satmak isteyen markalar için Türk malı olmazsa olmaz.

Dünyada her 100 deri ceket kullanandan beşinin Türk deri ürünlerini kullandığını söyleyebiliriz” dedi. “Fiyat rekabetine artık bakmıyoruz; farkımız tasarım, hız ve yüksek kalite” Antalya’daki fuarın uluslararası ölçekte verimliliğiyle öne çıktığını belirten Sarıgül, bu yıl ilginin geçen yılın Aralık dönemine göre yaklaşık yüzde 10 arttığını söyledi.

Sarıgül, “Avrupa Birliği’nden Orta Asya’ya, doğu blokundan Amerika’ya kadar geniş bir coğrafyadan alıcıları ağırlıyoruz.

Deri konfeksiyon açısından dünyada bu fuarın verimliliğine yaklaşan başka bir organizasyon yok.

Sektör ihracatının neredeyse yarısı bu fuardan geçiyor” ifadelerini kullandı.

Sarıgül, Türk derisinin global kalite algısını şöyle değerlendirdi: “Alıcılar burada buldukları çeşitliliği hiçbir yerde bulamıyor.

Artık fiyat rekabetine bakmıyoruz; Çin, Hindistan ve Pakistan gibi ülkeler maliyet olarak daha ucuz ama biz farkı tasarım, hız ve yüksek kaliteyle kapatıyoruz” dedi “Her firma 100 yeni modelle katılıyor” Sarıgül, fuarın sektörün dinamizmini ayakta tutan en kritik platform olduğunu belirterek, 56 firmanın her birinin en az 100 yeni modelle fuara katıldığını, toplamda 5 bin 600 ürünün görücüye çıktığını, bunun da yaklaşık yüzde 80’inin birbirinden tamamen farklı olduğunu aktardı.

Sektörün Dünya pazarındaki konumunu değerlendiren Sarıgül; “Bugün dünyada kaliteli deri ürün satmak isteyen markalar için Türk malı olmazsa olmaz. 20 yıl önce hayal bile edilemeyecek seviyedeyiz.

Dünya bizi takip ediyor ama taklit edemiyor.

Yenilikçi gücümüz, hızımız ve manevra kabiliyetimiz benzersiz” ifadelerini kullandı Deri denince akla dünyada Türk derisinin geldiğini aktaran Sarıgül, “Dünyada her 100 deri ceket kullanandan beşi Türk deri ceketini giyiyor.

Bunların tamamı Türk üreticileri tarafından Türkiye’de üretiliyor” şeklinde konuştu. “Savaş biterse talebe yetişemeyebiliriz” Rusya–Ukrayna savaşı nedeniyle kaybedilen pazarların Avrupa ve Amerika ile telafi edildiğini söyleyen Sarıgül, savaşın sona ermesi halinde sektörün 2026’da talebe yetişemeyebileceğini belirtti.

Sarıgül ayrıca enerji, kimyasal ve işçilik maliyetlerindeki artışın sektör üzerinde baskı yarattığını dile getirerek, kur artışının bu gider artışlarının gerisinde kalmasının fiyatlama gücünü sınırladığını söyledi.

Deri sektörünün nefes alma noktası Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Deri ve Deri Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Güven Karaca, fuarın Türk deri sektörünün “nefes alma noktası” olduğunu belirterek sektörün ihracat performansını değerlendirdi. 2024 yılında deri ve deri mamulleri ihracatının 1 milyar 527 milyon dolar seviyesinde kaldığını, deri konfeksiyon sektörünün ise 193 milyon dolarlık ihracat yaptığını ifade eden Karaca, “Geçen yıl kilogram başına 133 dolarlık bir değere ulaştık; bu Türkiye ortalamasının yaklaşık 133 katı. 2025’in ilk 11 ayında ise bu rakam 146 dolara yükseldi.

Türkiye artık çok satarak değil, katma değerli ürün satarak büyüyecek” dedi. “Amerika artık alternatif değil, ana pazar” Rusya–Ukrayna savaşı sonrası Amerika’nın sektör için birinci pazar haline geldiğini vurgulayan Karaca, 2025’in ilk 11 ayında ABD’ye yapılan ihracatın yüzde 41 arttığını, kilogram başına birim fiyatın 216 dolara ulaştığını söyledi.

Karaca, 2026 için hedefin yalnızca belirli ülkeler değil, tüm dünya olduğunu vurgulayarak, “Artık hedef pazar değil, hedef dünya demek lazım.

İlk hedefimiz e-ticaret.

Tek tuşla tüm dünyaya ulaşabiliyoruz.

Bunun yanında Avrupa Birliği ikinci büyük pazarımız olacak.

Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi halinde bu pazarın da yeniden devreye girmesiyle ciddi bir ihracat artışı bekliyoruz” dedi. “Markalaşma şart, Türkiye köprü pozisyonunda çok avantajlı” Antalya’da düzenlenen fuarın sektör için kritik bir rol oynadığını belirten Karaca, “Bu fuar butik gibi görünse de çok ciddi bir hacme sahip. 56 firmamız burada yer alıyor ve dünya pazarından yüzde 5 pay alıyor.

Türkiye’de deri sektörünün başka bir fuar alternatifi yok.

İhracatçımız için en önemli çıkış noktalarından birisi burası” diye konuştu.

Türk deri konfeksiyonunun dünya liginde olduğunun altını çizen Karaca, şöyle devam etti: “Bugün dünyanın her yerinde Türk deri ceketlerini görebilirsiniz.

Türk deri ürünleri kalitesini kanıtladı ve en prestijli yerlerde satılıyor.

Ancak katma değerli ürün satmak için markalaşma şart.

Bu anlamda şansımızın giderek arttığını düşünüyoruz.

Eskiden Avrupa ve Amerika marka çıkartırken, şimdi marka çıkarma Asya’ya doğru kaydı.

Bakın arabalara, otomotiv sektörüne, moda sektörüne, tekne ve yat sektörüne...

Hepsi Asya’ya doğru kaydı ve biz de tam köprü pozisyondayız, çok avantajlı pozisyondayız.

Bundan sonra katma değeri artırıp dünya pazarında markalarımıza yer almaya devam etmeye başlayacağız.

Çok şanslı bir dönemdeyiz.

Bu durumu iyi değerlendirmemiz lazım.”

İlgili Sitenin Haberleri