Haber Detayı

‘Asya-Pasifik itici güç oluyor’
Gündem aydinlik.com.tr
08/12/2025 23:00 (2 hafta önce)

‘Asya-Pasifik itici güç oluyor’

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz Meclis’teki bütçe sunumunda dünya ekonomisinin ağırlık merkezinin değiştiğini söyledi. Yılmaz, G7 ülkelerinin ağırlığının azaldığını, Asya-Pasifik bölgesinin dünya ekonomisinin yeni itici gücü hâline geldiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, 2026 bütçesinin tam anlamıyla bir “istikrar ve refah” bütçesi olduğunu savundu.

Son 5 yılda dünyanın yüzde 15, Türkiye’nin ise yüzde 30 büyüdüğünü söyledi. “2026 bütçesi emeği koruyan yaklaşımla hazırlandı.” diyen Yılmaz, kişi başına düşen milli geliri 17.778 dolara çıkaracaklarını bildirdi, sosyal yardımlara 2 trilyon 380 milyar ayırdıklarını aktardı.

TBMM Genel Kurulu’nda, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin görüşmelerine başlandı.

Hükümet adına Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tekliflerinin sunuşunu yaptı.

Genel Kurul’da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yanı sıra, muhalefet partisi genel başkanları da hazır bulunarak konuşma yaptı. 2 TRİLYON 712,7 MİLYAR LİRA AÇIK VAR 16 trilyon 216,1 milyar lira net bütçe geliri; 18 trilyon 928,8 milyar lira net bütçe gideri olmak üzere 2 trilyon 712,7 milyar lira açıkla bağlanan 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile ilgili Cevdet Yılmaz’ın sunumunda öne çıkanlar şöyle: “2026 programımızın en kritik yılıdır. 2026 bütçesi emeği koruyan yaklaşımla hazırlandı.

Yıl sonu itibariyle kişi başı gelirimizin 17.748 dolara ulaşmasını, bu sayede yüksek gelir grubu ülkeler arasına girilmesini bekliyoruz.

Avrupa’nın 4. büyük ekonomisi haline gelmeyi bekliyoruz, Dünyada 16., satın alma paritesine göre 11. büyük ekonomi olacağız. ‘2027’DE ENFLASYONU TEK HANEYE İNDİRECEĞİZ’ “OVP’de ortaya konan büyüme hedefinin ulaşılabilir olduğu öngörülmektedir.

Hedefimiz sürdürülebilir bir büyümeyi sağlamaktır. 2026’da ekonominin yüzde 3,8 büyümesi öngörülmektedir.

İşsizlik oranının yüzde 8,5’in bir miktar altında gerçekleşebileceği değerlendirilmektedir.

Dezenflasyon sürecinin ülkemizde artık kalıcı istikrar patikasında ilerlediği görülmektedir.

Kasım 2025 itibariyle TÜFE yüzde 31,1’e gerilemiştir, dezenflasyonu kararlılıkla sürdüreceğiz. 2026’da enflasyonun yüzde 20’nin altına, 2027’de tek haneye indirilmesini hedefliyoruz.” ‘HER ALANDA KÖKLÜ DEĞİŞİM YAŞANIYOR’ Yılmaz, dünyadaki dönüşüm sürecine de dikkat çekerek şu vurguları yaptı: “Dünya, tarihi bir dönüşüm sürecinden geçiyor.

Ekonomiden ticarete, teknolojiden jeopolitiğe kadar her alan, köklü bir değişim süreci yaşıyor.

Bununla birlikte, dünya ekonomisinin ağırlık merkezi de hızla değişiyor.

G7 ülkelerinin küresel ekonomi içindeki ağırlığı son 20 yılda belirgin şekilde düşerken, gelişmekte olan ekonomilerin payı sürekli artmaktadır.

Özellikle Asya-Pasifik bölgesi dünya ekonomisinin yeni itici gücü hâline gelmiştir. “Bu büyük güç kayması, jeopolitik alanda da yeni bir gerilim hattı oluşturmaktadır.

Ekonomik rekabet, jeostratejik bir rekabete; jeostratejik rekabet de teknoloji odaklı yeni bir güç mücadelesine dönüşmektedir.

Bu yeni gerilim hattı kısa sürede ortadan kalkmayacaktır.

Küresel ekonomi uzun bir süre ekonomik belirsizlik, teknolojik yenilik ve jeopolitik gerilim baskısı altında kendine yön çizmeye devam edecektir. “Günümüzde küresel tedarik ağları yeniden şekillenirken uluslararası sermaye hareketlerinde kırılganlıklar daha belirgin hâle geliyor.

Geleneksel ezberlerin çalışmadığı, rekabetin çok daha sert olduğu, teknolojik ilerlemenin kalkınmanın tamamlayıcı unsuru değil, artık doğrudan belirleyicisi olduğu bir dönemden geçiyoruz.

Dolayısıyla, bize düşen görev açıktır: Dünyanın yeni siyasi, teknolojik ve ekonomik şartlarına göre kendimizi hazırlamak, politikalarımızı bu şartları dikkate alarak güncellemek.” ‘SÖZÜMÜZ GEÇMİYOR NİYE MECLİS’E GETİRİYORSUNUZ’ Yeni Yol Grubu adına konuşan Mehmet Emin Ekmen, “Milletvekillerinin bu bütçeye tesiri nedir?” diye sordu ve yanıtını “Sıfır” olarak vererek şunları dile getirdi: “Meclis’in hiçbir etkisi olmayan, burada virgülüne, kuruşuna dokundurtmadığınız bütçeyi Cumhurbaşkanı uyguluyor.

Bütçe kabul edildikten sonra da istediği gibi artırabiliyor mu, evet.

Hiçbir şey değişmiyorsa 2 ay boyunca bu Parlamentoyu neden meşgul ediyorsunuz? “Bu bütçe faizciye, gösterişe ayrılan milyarlarca lira yanında, ithalatçı ya ezdirilen üreticinin, çiftçinin bütçesi değildir.

Bu bütçe emeklinin de kadının da her köşe başında uyuşturucunun pençesiyle karşılaşan, kumar ve bahis bataklığında intihara sürüklenen gençliğin de KOBİ’lerin de sanayicilerin de bütçesi değildir.

Bu bütçe ülkenin kaynaklarının, milletin binbir emekle biriktirdiği birikimin peşkeş çekildiği faizcinin, tefecinin, rantiyecinin, müteahhittin, gösteriş peşinde koşan siyasetçinin bütçesidir.” ‘2026’DA 15.6 TRİLYON VERGİ TOPLAYACAKLAR’ Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan da AK Parti’nin 23 senedir bir kere bile denk bütçe veremediğinin altını çizerek, şunları söyledi: “Hep açık, hep faizciye, tefeciye ödeme.

Bu tablodan rahatsızlık duymuyorlar.

Milletimizden 2026’da 15.6 trilyon vergi toplayacaklar.

Dolaylı vergilerin oranı yüzde 65’lere dayanmış.

Gözlerimiz Mehmet Şimşek’i arıyor.

Gitmediği, gezmediği ülke kalmadı.

Küresel lobileri, IMF’yi, SP’yi, Washington’u... yeterince dinlediniz.

Bir kere asgari ücretliyi, esnafı, üreticiyi dinlerken görmedik.

Büyüyor dediğiniz ekonomimiz obez büyüyor.

Bu bütçe ile dış politikada diliniz ayrı söyler, eliniz ayrı yapar.” ‘TEKNOLOJİ ÜSSÜ DEĞİL, MONTAJ SANAYİSİ ÜLKESİ OLDUK’ ‘Terörsüz Türkiye’ sürecini eleştiren İYİ Parti Genel Başkanı Musavat Dervişoğlu, bütçeye ilişkin şu görüşleri ileri sürdü: “Kürsülerde ‘Sanayi Hamlesi’ masalları anlatılmaktadır.

Ama rakamlar, acı gerçeği yüzümüze çarpmaktadır.

Sanayileştiğimiz iddia edilirken, sanayinin, milli gelirdeki payı düşüyor!

Türkiye bir teknoloji üssü değil, montaj sanayisi ülkesi olmuştur.

Hükümet, vidasını sıktığımız malın havasını atarken, parayı başkası kazanıyor.” MHP: SINIRIMIZDA İKİNCİ İSRAİL’E TAHAMMÜLÜMÜZ YOK MHP adına konuşan Grup Başkanvekili Erkan Akçay, AK Parti’nin ekonomi programına destek verirken, ‘Terörsüz Türkiye’ sürecine dikkat çektiği konuşmasında, “Sürecin tamamlanması için daha yapılacak işler vardır.

Bu süreci kalıcı hale getirmenin birinci şartı terör örgütünün tüm unsur ve uzantılarıyla 27 Şubat çağrısına harfiyen uyması, silahları teslim etmesidir.

Özellikle Suriye’deki SDG/YPG yapılanmasının da aynı kararlılığı göstermesi, 10 Mart Mutabakatına uygun hareket etmesi gerekmektedir.

Hatırlatmak isteriz ki, sınırımızda ikinci bir İsrail kurulmasına asla tahammülümüz yoktur.” diye konuştu. ‘TRÇ BİR ASKERİ BLOK DEĞİL, KATMANLI BİR ORTAKLIKTIR’ Türkiye-Rusya-Çin ittifakı ve işbirliğiyle ilgili de konuşan Akçay, “TRÇ bir askeri blok olmayıp; enerji, lojistik, sanayi-teknoloji eksenlerinde somut çıktılar üretmeyi hedefleyen katmanlı bir ortaklıktır.

TRÇ bir eksen kayması değil, eksen tahkimidir.” İfadelerini kullandı.

ABD ve Batı’yla dengeli ilişkiler kurulması gerektiğini belirten Akçay, “Çift başlı Selçuklu kartalından ilham alan bir kavrayışla hem Doğu’ya hem Batı’ya elimizi uzatır, her iki yöne başımızı ve bakışımızı çeviriyoruz.” diye belirtti.

DEM SAVUNMA BÜTÇESİNİ ELEŞTİRDİ DEM Parti adına Eş Genel Başkanları konuştu.

DEM Parti’ye göre 2026 Bütçesi sermayeyi ve güvenlikçi politikaları önceledi.

DEM Partililer, Kürt sorununun çözülmemesinin ekonomik maliyetler yarattığını, silahlanma ve operasyon harcamalarının sağlık, eğitim ve kalkınma yatırımlarını azalttığını iddia etti.

Gazetemizin baskıya gittiği saatlerde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in konuşması başlamamıştı.

İlgili Sitenin Haberleri