Haber Detayı
Bugünün atık krizi, neolitik çiftçilerin yanına bile yaklaşamıyor
Avrupa’daki yeni arkeolojik proje, ilk çiftçilerin çöplerini kapı diplerinde sakladığını, onları yeniden şekillendirip yeniden kullandığını ortaya koydu. Biz bugün çöp dağlarıyla boğuşurken, 8.000 yıl önceki insanlar atığını yönetmeyi bizden daha iyi biliyordu.
Avrupa’nın farklı bölgelerinde yürütülen yeni arkeolojik proje, insanlığın çöp sorunuyla mücadelesinin sandığımızdan çok daha eski olduğunu gösterdi.
Neolitik dönem çiftçileri, 8.000 yıl önce artan atık yığınlarıyla karşı karşıya kaldığında bugünkü gibi “çöpe uzak, hayata yakın” prensibiyle yaşamıyordu; aksine çöplerini evlerinin hemen yanı başında tutuyor, kırık çömlekleri yeniden şekillendiriyor, hayvan kemiklerini dönüştürüyor ve gıda atıklarına sahip çıkıyordu.
Bugün modern toplumların çöplerini şehir dışına sürerek yok saydığı bir çağda, arkeologlar 8 bin yıl önceki insanların atığa bizden daha bilinçli ve daha yaratıcı yaklaştığını ortaya koyuyor.
İşin en çarpıcı yanı ise şu, neolitik çiftçiler, “çöp” dediğimiz materyalleri sadece bertaraf etmiyor, onları duygusal, ritüelistik ve yeniden kullanıma dayalı bir kültürel yapıtaşına dönüştürüyordu.EVİN DİBİNDEKİ ATIK, SAHİPLİK DUYGUSUYork Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden Prof.
Penny Bickle, çarpıcı bir tespit yapıyor.
Neolitik çiftçiler çöplerini bilinçli olarak evlerine yakın tutuyordu.
Bugünün geri dönüşüm merkezlerine, belediye kamyonlarına, steril çöp alanlarına karşılık o dönem insanların çöpe “sahip çıktığını” belirten Bickle, bunun hem sorumluluk duygusu hem de yeniden kullanım bilinciyle bağlantılı olabileceğini söylüyor.
Kısacası, 8.000 yıl önceki insanlar “at, bırak, belediye toplasın” mantığıyla yaşamıyordu.YENİDEN ŞEKİLLENDİRİLEN ÇÖMLEKLERAraştırmayı yürüten ekip, gelişmiş analiz teknikleri sayesinde bazı çömleklerin ikinci bir hayat kazandığını ortaya çıkardı.
Kırılmış kaplar tamir edilip yeniden şekillendiriliyor, ritüellerde kullanılıyor, hatta kimi zaman işlevsel olmaktan çok duygusal bir anlam taşıyordu.
Bugün plastiklerimize bile sahip çıkamazken, Neolitik toplumların çöpü yeniden işleme konusundaki inceliği daha da dikkat çekici hale geliyor.Proje, Balkanlar’dan Baltık kıyılarına kadar uzanan geniş bir coğrafyada çömlek ve hayvan kemikleri üzerinden bir atığın “yaşam hikayesini” çıkarıyor.
Bilimsel yöntemlerle her materyalin nasıl kırıldığı, nasıl modifiye edildiği, nasıl terk edildiği inceleniyor.
Bu çalışmalar sadece geçmişi değil, bugünün devasa atık sorunları karşısında düşünme biçimimizi değiştirme potansiyeline de sahip.ÇÖP MÜ, YOKSA BİR KÜLTÜREL MİRAS MI?Freie Universität Berlin’den Prof.
Henny Piezonka’nın sorusu akıllara kazınıyor: “Biz çöpü bir sorun olarak görüyoruz.
Peki erken çiftçiler de öyle mi görüyordu?” Bu sorunun cevabı, atığın yalnızca kirli bir problem değil; kimi zaman bir hatıra, kimi zaman bir araç, kimi zaman da bir fırsat olabileceğini gösteriyor.
Bugünün çöp kültürüyle kıyaslayınca neolitik zihniyetin ne kadar şaşırtıcı derecede sürdürülebilir olduğu ortaya çıkıyor.Odatv.com