Haber Detayı
Suriye devriminin 1.yılı: Değişimin motoru Suriye halkı
Özgür Suriye sloganlarıyla meydanları dolduran milyonlarca Suriyeli, Beşar Esad rejiminin devrilmesinin birinci yılını kutlarken, ülke halkı yıllar süren iç savaşın ardından yeniden umut mesajları veriyor. Yeni Şam yönetimi ise geride kalan bir yılı, uluslararası normalleşme girişimleri ve ülkenin istikrarını sağlamaya yönelik yoğun bir diplomasi trafiğiyle geçirdi. Ancak SDG ile yaşanan çözüm çıkmazı ve İsrailin bölgede sürdürdüğü müdahaleler, Suriyenin toparlanma sürecini sekteye uğratan iki temel başlık olarak öne çıkıyor.
Suriyede 61 yıllık Baas rejimi ve 53 yıllık Esad yönetiminin devrilmesinin üstünden bir yıl geçti.
Milyonlarca Suriyeli, 13 yıllık iç savaş ve yıllar süren Esad baskısının sona ermesinin yıldönümünü kutluyor.
İç savaşın tahrip ettiği ülke gerek altyapı gerek ekonomi gerekse siyasi ve sosyal bütünlüğün sağlanması konularında zorluklarla mücadele etse de Suriyeliler geleceğe umutla baktıklarını anlatıyor.
Geride kalan bir yılda yeni Şam yönetimi ve Devlet Başkanı Ahmed Şara, Suriyenin uluslararası arenada tekrar kabul edilmesine yönelik çabalarının yanı sıra Suriyelilerin hayatlarını doğrudan etkileyecek sorunların aşılması için somut adımlar atmaya çalıştı.
Ülkenin yeniden ayağa kalkma çabalarının önündeki en önemli iki sorun ise terör örgütü PKK/YPGnin Suriyedeki uzantısı SDG ile entegrasyon sürecinde yaşanan aksama ve İsrailin saldırgan politikası olarak görülüyor.ÖZGÜR SURİYE SLOGANLARIBaşkent Şam, Halep, Hama ve Lazkiye başta olmak üzere birçok kentte Suriyeliler devrimin birinci yılını kutlama etkinlikleri için ellerinde bayraklarla meydanlara akın ediyor, yollarda büyük konvoylar oluşturuyor.
Özgür Suriye sloganı atan binlerce kişi, Suriye devrimi ile özdeşleşen çeşitli şarkılar söyleyerek Baas rejiminin devrilmesini kutluyor.
Anadolu Ajansının konuştuğu Suriyeliler, geride kalan bir yılda umut verici olarak nitelendirirken, ülkeyi ileri götürmek için somut adımların atıldığına dikkati çekiyor.
Hama ilinden üniversite öğrencisi Ahmed Keyali, ülkede hem siyasi hem ekonomik hem de güvenlik alanında büyük değişiklikler yaşandığını belirterek, Artık kimliklerin alındığı ve insanların taciz edildiği dönem bitti.
Olumsuzluk görmüyoruz ama durumun oturması için zamana ihtiyaç var ifadelerini kullanıyor.
Suriyeye 14 yıl sonra geri döndüğünü söyleyen Zeyn el-Abidin, Eskiden fikir söylemek yasaktı.
Bugün sesimizi rahatça duyurabiliyoruz.
Hiçbir şey değişmedi diyen ya görmüyor ya da görmek istemiyor. 14 yıl sonra ülkeme dönebildim.
Bu bile başlı başına devrimdir sözleriyle Esad dönemi baskısının bittiğine işaret ediyor.HERKES GERİ DÖNMELİBirçok Suriyeli de iç savaş nedeniyle ülkeyi terk eden hemşerilerine geri dönün çağrısı yapıyor.
Halepli Alaeddin Kubeysi bunlardan biri.
Ülkedeki değişime dikkati çeken Kubeysi, Şükürler olsun, nereden nereye geldiğimizi herkes görüyor.
Ülke ancak kendi halkıyla gelişir.
Tüccarından esnafına kadar herkes geri dönmeli derken, Şamlı Gadir Masifaa ise değişimin motorunun Suriye halkı olduğunu vurguluyor.
Esad dönemindeki baskı ortamının ortadan kalktığını söyleyen Masifaa, Cerablustan Şama kimliksiz, biletsiz geldim.
Bir kişi bile bana Nereye gidiyorsun? demedi.
İşte özgürlük bu.
Suriye ileri gidiyor, yükseliyor.
Halk bu değişimin motorudur.
Ülkesine dönen herkesi tebrik ediyorum.
Suriyenin onlara ihtiyacı var ifadelerini kullandı.DIŞ SİYASET YOĞUNDUSuriyelilerin umut verici olarak gördüğü bir yıllık süre Şam yönetimi açısından da oldukça yoğun geçti. 29 Ocakta Cumhurbaşkanı olarak atanan Ahmed Şara ülkede birlik vurgusu yaparken, ülkesinin uluslararası arenada yerini geri alması için Şamın yoğun çalışmaları oldu.
Türkiyenin desteğinin yanı sıra Suriyeye yönelik yaptırımları kaldırma kararı alan ABD Başkanı Donald Trump, Şara ile iki defa buluştu ve birçok kez Şama destek açıklaması yaptı.
Tarihte ilk kez bir Suriye lideri Beyaz Sarayı ziyaret etti ve Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna hitap etti.
Uluslararası fonlarla ülkenin yeniden inşası için finansman arayışı hızlandı ve yatırımlarla ekonomik toparlanma için adımlar atıldı.
Şam hükümeti ABD öncülüğünde 2014 yılında kurulan DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyona katıldı.TOPARLANMA ADIMLARISuriye kamuoyunda kara izler bırakan Sednaya, Mezzeh Askeri Cezaevi ve Hatib Cezaevi gibi cezaevleri kalıcı olarak kapatıldı. 5 Ekimde Rakka, Süveyda ve Haseke illeri dışında kalan bölgelerde Halk Meclisi seçimleri yapıldı.
Yeni anayasa hazırlama süreci başlatıldı ve Şara son olarak önceki gün yaptığı açıklamada dört yıl içinde genel seçimlerin yapılacağını söyledi. 14 yıl süren bombardımanlar nedeniyle ülke genelinde ağır tahribata uğrayan elektrik şebekesinde onarım ve bakım çalışmaları kapsamında üretim kapasitesi arttırıldı.
Halep, Humus ve Şam gibi büyük şehirlerde ise deneme amaçlı olarak 15 yıl sonra ilk kez 24 saat kesintisiz elektrik verilirken, birçok bölgede günlük elektrik arzı 10 saate çıktı.ŞAMIN ÇÖZMESİ GEREKEN SORUNLAR DA VARSURİYEde Esad rejiminin devrilmesinin ardından geçen bir yıl birçok açıdan olumlu adımlara sahne olsa da ülkede yeniden istikrarsızlaşma tehlikesi arz eden sorunlar da mevcut.
Washington merkezli düşünce kuruluşu Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezinin raporuna göre, geride kalan bir yılın Suriye için umut verici olsa da geçiş sürecinin başarılı olması için hızlı davranılması şart.
Ekonomideki olumlu sinyaller, fikir ve örgütlenme özgürlüğünde gözle görülür gelişmeler ve altyapı yatırımları gibi olumlu adımlara karşı mezhep gerilimleri ve yönetimin Şamdaki dar bir çevreye hapsedilmesi aşılması gereken sorunlar olarak gösteriliyor.
Kıyı şeridindeki Alevi nüfusun yoğun olarak yaşadığı Lazkiye ve Humusta yaşanan şiddet olayları ve güneyde Dürzilerin yoğunluklu yaşadığı Süveyda kentindeki çatışmalar, Şam yönetiminin toplumsal bütünlüğü sağlama yolunda kat etmesi gereken bir yol olduğuna işaret ediyor.SDG VE İSRAİL EN BÜYÜK SORUNÖte yandan terör örgütü PKKnın Suriye kolu SDG ve İsrailin Suriyeye yönelik saldırgan politikaları da Şamın önündeki en büyük engeller olarak ortaya çıkıyor.
Ülkenin kuzeydoğusunda geniş bir bölgeyi kontrol eden SDG ile Şam arasında imzalanan ve örgütün merkezi yönetime entegrasyonunu öngören mutabakat bir türlü uygulamaya geçemedi.
Terör örgütü ademi merkeziyetçi yönetim talebinde diretirken, Şam bunu kesin dille reddediyor.
ABDnin yürüttüğü arabuluculuğa rağmen zaman zaman taraflar arasında çatışmalar devam ediyor.
Örgüt, kontrol ettiği bölgelerde güvenliği bahane ederek devrimin yıldönümü kutlamalarına da izin vermeyeceğini duyurdu.
Devrim sonrası Suriyenin güneyindeki bazı bölgeleri işgal eden İsrailin bu ülkeye yönelik saldırıları ve kara baskınları da istikrarsızlık kaynaklarından bir diğeri.
Özellikle Süveydadaki Dürzilerin hamiliğine soyunma bahanesiyle Suriyeye müdahale eden İsrailin eylemlerinden Washington yönetiminin de rahatsız olduğu belirtiliyor.