Vali görevden alınmalı

Cizre’de düzenlenen sempozyuma katılan Irak KDP Lideri Mesut Barzani’nin silahlı adamlarıyla gövde gösterisi yaptığı iddiaları, AKP içinde ciddi tartışma başlattı.

Buna göz yuman valinin görevden alınmasını isteyenler, yaşananları provokasyon olarak nitelendirenler var.

Ayrıca Mesut Barzani, Abdullah Öcalan ve Selahattin Demirtaş’ın Kürtler arasındaki ‘değeri ve karşılığı’ başlıklı bir tartışma da başlamış!Cumhur İttifakı’nın toplumda yarattığı infial nedeniyle acilen tavır ortaya koyma ihtiyacı hissettiği konu, İçişleri Bakanlığı’nın başlattığı soruşturma ve karşılıklı onarma açıklamalarına rağmen kapanmadı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ikinci kez açıklama yaparak, “Cizre provokasyonu ve Kandil’den yapılan sakat açıklamalar bizi yıldıramaz” demek zorunda kaldı.***AKP içinde konuya ‘kötü yönetim ve liyakatsizlik’ açısından bakan da var, süreci provoke etmek isteyenlerin çabası olarak bakan da.

Ayrıca partinin Kürtleri, Mesut Barzani’nin tartışmaların dışına tutulması gerektiğini savunuyor.Öncelikle Mesut Barzani’nin gelişi sırasında bölgede alarm verildiği, güvenlik güçlerinin izinlerinin kaldırıldığı, yol boyunda her 25 metreye bir asker yerleştirildiği anlatılıyor.

Böylesine güvenlik alt yapısı sağlanırken, Barzani’nin Iraklı askerlerle gövde gösterisi yapmasına nasıl izin verildiği önemli konu.Partide bu konuda dile getirilen farklı görüşlere gelirsek;H “Barzani olayında yaşanan tam bir sahipsizlik örneğidir.

Açılım sürecinin sahipsizliğinin de göstergesidir.

Bu ülkenin İçişleri Bakanı, valisi, jandarma komutanı yok mu?

İlk kez mi böyle bir ev sahipliği yapılıyor?

Kamuoyunda yaratacağı duygu hiç mi hesaba katılmamış?

Bu kadar liyakatsizlik olur mu?

Bu tam anlamıyla sabotajdır…”H “Bu olayda Barzani’yi suçlamak yanlıştır.

Mülki amir sorumludur.

Onlar nasıl göz yummuş, onu sorgulamak gerekir.

Valinin derhal görevden alınması gerekirdi.

Türkiye’nin Barzani ailesiyle ilişkilerine zarar veren bir olay yaratılmış.

Terörsüz Türkiye ile ilgili şüphe yaratan bir olaya dönüştürüldü.

İyi niyetli bir zafiyet yok ortada.

Kamuoyu tepki göstermekte haklı.

Bu durumu yaratanların niyetlerine bakmak gerekir…”***Bu tartışma hem parti içinde hem Kürtler arasında Barzani ailesinin önemi ve karşılığıyla ilgili de fikir verdi.

Hatta Kürtler arasında Mesut Barzani’nin, Abdullah Öcalan’dan daha fazla değer verilen bir figür olduğunu söyleyenler var.Barzani ailesinin köklü, geleneksel, terörden uzak duran bir yapısı olduğunu, yıllar öncesine dayanan mücadeleleri, yapıcı yaklaşımları nedeniyle Kürtler arasında saygın bir yere sahip olduklarını iddia edenler bulunuyor.Bunun daha da ötesini söyleyenler, sadece bölgedeki Kürtler değil, DEM’in içinde de benzer ayrışımın yaşandığını, sadece Barzani değil, Öcalan ve Demirtaş kıyaslamalarının da yapıldığını anlatıyorlar.***Kulislerdeki iddiaya göre bazı DEM’liler açılım sürecinde yıllardan beri mücadelenin içinde olan aktörler yerine yeni isimlerin görevlendirilmesinin, çalışmaların zayıf kalmasına Öcalan’ın mesajlarının eksik aktarılmasına neden olduğunu savunuyorlar.Süreçte Selahattin Demirtaş’ın cezaevinden çıkarılmasının öncelik konusu yapılmamasından rahatsız olanlar bulunduğu aktarılıyor.

Kürtlerin, yeni dönemin lideri olarak Öcalan’ı değil Demirtaş’ı gördükleri, tabanda bu nedenle rahatsızlık yaşandığı aktarılıyor.Hatta DEM içerisinde Öcalan için ‘zoraki lider’ ifadesini kullananlar olduğu anlatılıyor.

Parti değil de örgüt gibi davrandıkları için bütün bunlar açıktan konuşulamıyor.Açılım süreci, Kürtlerin tabanındaki sorunları da ‘açmış’ gibi! “Öncelikler” tartışması başlamış.

Kürtlerin hakları, demokratikleşme, Selahattin Demirtaş’ın halen cezaevinde olmasının konu başlığı yapılmaması gibi.

Konuların, Öcalan ve SDG’nin varlığı üzerinden yürütülüyor olması gibi.

Mesut Barzani’nin Cizre ziyareti, sanki kırılma noktası olmuş ve birçok tartışmayı tetiklemiş gibi…Deneyimli bir siyasetçinin sözleriyle bitirelim. “Açılım süreci daha fazla uzarsa, araya Gulyabaniler girebilir.

Buna ilişkin bilgiler geliyor.

Daha fazla uzatılmamalı…”