Haber Detayı
‘Anadolu ruhu hâlâ çok güçlü’
Doç. Dr. Mehmet Güneş Açıkgöz, Anadolu’nun gelin alma ritüelinden ilham alan eseriyle Beethoven Uluslararası Müzik Yarışması’nda birinciliğe layık görüldü. Açıkgöz “Ülkemizin bir kültürel ritüelinin uluslararası bir platformda tanınması insana gurur ve umut veriyor” diyor.
Klasik müzik dünyasında uluslararası arenada Türk besteciler art arda yeni başarılara imza atıyor.
Bu başarı zincirinin son halkası, İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Müzik Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç.
Dr.
Mehmet Güneş Açıkgöz’ün ‘Gelin Alma Kapriçyosu’ adlı eseri oldu.
Açıkgöz, İngiltere’de düzenlenen Beethoven Uluslararası Müzik Yarışması’nda 60’tan fazla ülkeden yapılan başvuru arasından birinciliğe değer görüldü.
Anadolu’nun gelin alma ritüelinden ilham alan eser, coşkulu ve enerjik yapısıyla Türk müziğinin zenginliğini gözler önüne seriyor.
Uluslararası jüri tarafından övgüyle karşılanan eser, canlı seslendirileceği prömiyer gününü bekliyor.
Doç.
Dr.
Mehmet Güneş Açıkgöz’le ‘Gelin Alma Kapriçyosu’nu konuştuk.
Doç.
Dr.
Mehmet Güneş Açıkgöz Anadolu’nun coşkulu düğün ritüellerinden gelin almayı notalara döktü.◊ Bilmeyenler için hemen soralım; kapriçyo ne demek?
Kapriçyo serbest biçimde yazılmış, ani duygu ve karakter değişimlerine olanak tanıyan, doğaçlama hissi yüksek bir müzik türü.
Çaykovski ve Prokofiev gibi pek çok besteci bu yapıyı kullanmış.
Türk müziğindeyse Ferit Tüzün’ün ‘Türk Kapriçyosu’, Azerbaycan’da Fikret Amirov’un ‘Azerbaycan Kapriçyosu’ bu formun değerli örneklerinden.◊ Bir Anadolu geleneği üzerine beste yapmak nasıl aklınıza geldi?
Gelin alma, Anadolu’nun en eski ve en coşkulu düğün ritüellerinden biri.
Bu gelenek zaman içinde değişse de özündeki birlik, hareketlilik ve heyecan hep aynı kaldı.
Son yıllarda Avrupa ve Balkan etkileriyle müzikte bir dönüşüm yaşandığını gözlemliyoruz.
Bir gün dostlarla konuşurken ‘Niye bu süreci müzikle anlatmıyorum’ sorusu aklıma geldi.
Farklı yörelerde gelin alma ritüelinin nasıl icra edildiğine dair kısa bir alan araştırması yaptım.
Yöresel farklılıklar olsa da ortak duygu mutluluk, güç ve coşku. (Üstteki görsel yapay zeka desteğiyle yapıldı)◊ Eseri bestelerken nelere dikkat ettiniz?Avrupa etkisi ritüelin biçimini değiştirmiş olsa da özündeki Anadolu ruhu hâlâ çok güçlü.
Ben de bu iç içe geçmişliği müzikte görünür kılmak istedim.
Harput yöresi, eserin duygusal merkezini oluşturuyor.
Çünkü Anadolu’da davul-zurna birlikteliğinin klarnetle buluştuğu en karakteristik bölgelerden biri.
Aynı zamanda Batılı üflemeliler olan trompet ve obuayı da bu taksim anlayışı içinde konumlandırarak geleneksel seslerle modern müzikal renklerin aynı düzlemde birleşebileceğini göstermek istedim.◊ Eseriniz Mozart kadar neşeli, Ulvi Cemal Erkin kadar köklerine bağlı duyuluyor.
Duygu dünyasını neye göre oluşturdunuz?Modern dönem müziğinin yeniyi arama tutkusu çoğu zaman besteciyi gelenekten uzaklaştırıyor ve hatta kimi zaman duygusuzlaştırabiliyor.
Oysa içinde bulunduğumuz postmodern dönem, yereldeki ‘yeniyi’ keşfetmeyi teşvik ediyor.
Benim için de Anadolu’da keşfedilmeyi bekleyen öyle çok ‘yeni’ var ki...
Bugün beni en çok besleyen şey, Anadolu’nun seslerini kendi çoksesli yaklaşımımla harmanlamak.
Sizin Mozart’ın neşesine ve Erkin’in köklerine atfettiğiniz benzerlikler belki de eseri besteleme süreci içerisinde duyduğum içsel keyiften kaynaklanıyor.
Elbette bu büyük isimlerle yan yana gelmek benim için çok büyük bir iltifat ama hem Erkin’in hem Mozart’ın ulaştığı sanat derinliği karşısında hâlâ öğrenecek çok şey var. ◊ Eserinizin birinci seçildiğini duyduğunuz an ne hissettiniz?Eserimin kompozisyon dalı orkestra kategorisinde Mutlak Birincilik Ödülü’ne layık görülmesi benim için tarif edilmesi güç bir duyguydu.
Ülkemizin bir kültürel ritüelinin uluslararası bir platformda tanınması, eserin jüri tarafından incelenip beğenilmesi, hepsi üst üste geldiğinde insana aynı anda gurur, minnet, umut ve huzur veren bir tablo ortaya çıkıyor.
Bu başarı gelecekteki çalışmalarımda bana daha özgür bir ufuk açtı.◊ Bu yarışmaya katılımınız nasıl oldu?
Kısaca anlatabilir misiniz?
Süreç nasıl işliyor?
Çok kıymetli dostum, ağabeyim Azerbaycanlı piyanist Ferit Adıgüzelzade beni her ziyaret ettiğinde eserlerimi dinler ve ısrarla “Bunları yarışmalara gönder” derdi.
Onun bu teşvikiyle 2023 yılında tamamladığım ‘Yaratılış Kapriçyosu’ ve bu yıl yazdığım ‘Gelin Alma Kapriçyosu’nu başvurulara ekledim ve ikisi de ödüllendirildi.
Günümüzde birçok uluslararası yarışma çevrimiçi olarak başvuru kabul ediyor.‘İz bırakmak için öğrenciler yetiştiriyorum’◊ Bestecilik dışında ne gibi çalışmalarınız var?Üniversitede doçent doktor olarak görev yapıyorum.
Müzik teorisi, işitme eğitimi ve armoni dersleri veriyorum.
Bunun yanı sıra çeşitli tiyatro prodüksiyonları için müzikler yazıyorum.
En son Murathan Mungan’ın ‘Taziye’ oyunu için bir müzik hazırladım.
Kısacası yazmaya ve üretmeye devam ediyor, geride bir iz bırakmak için öğrenciler yetiştiriyorum.