Haber Detayı

Airbus A320’nin başına gelenler, milyonlarca yıllık bir yıldız patlamasında mı gizli?
Chip galeri chip.com.tr
04/12/2025 23:11 (3 hafta önce)

Airbus A320’nin başına gelenler, milyonlarca yıllık bir yıldız patlamasında mı gizli?

Ekim ayında 15 yolcuyu yaralayan ve acil inişe zorlayan JetBlue uçağının irtifa kaybetme nedenini Airbus yoğun güneş radyasyonuna bağladı. Ancak bir radyasyon uzmanı, sorunun kayıtlara geçmeyen kozmik ışınlardan kaynaklandığını düşünüyor ve bu, uçuş güvenliğiyle ilgili yeni bir tartışma başlattı.

Geçtiğimiz ekim ayında bir JetBlue Airbus A320 yolcu uçağının havada aniden irtifa kaybetmesi, acil iniş yapmak zorunda kalmasına yol açtı ve bu olayda en az 15 yolcu yaralandı.

Uçak, Meksika'nın Cancun şehrinden New Jersey'deki Newark'a giderken, Florida üzerinde seyir halindeydi ve kontrolsüz bir düşüş yaşadı.

Pilotlar kısa sürede kontrolü tekrar sağlasa da, yaşananlar akıllarda soru işareti bıraktı.Uçak üreticisi Airbus, olaydan sonra bir açıklama yaparak sorunun "yoğun güneş radyasyonu" kaynaklı olabileceğini ve bunun uçuş kontrol sistemleri için kritik verileri bozmuş olabileceğini iddia etti.

Hatta bu potansiyel güvenlik açığını gidermek için yaklaşık 6.000 A320 model uçağı yere indirerek yazılım güncellemesi yaptı.

Ancak Surrey Üniversitesi'nden uzay hava durumu ve radyasyon uzmanı Clive Dyer, bu yoruma katılmıyor.

Uzun yıllardır güneş radyasyonunun uçak elektroniği üzerindeki etkilerini araştıran Dyer'a göre, olay günü güneş radyasyonu seviyeleri bir uçağın elektronik aksamını etkileyecek kadar yüksek değildi.

Dyer, bunun yerine uçağın dahili bilgisayarına, uzaktaki bir yıldız patlamasından (süpernova) gelen yüksek enerjili parçacık akımı olan kozmik bir ışının çarpmış olabileceğini düşünüyor.

Bu parçacıklar, milyonlarca yıl yol kat ederek Dünya'ya ulaşıyor.Clive Dyer, kozmik ışınların modern mikroelektronik sistemlerle etkileşime girdiğini ve devrenin durumunu değiştirdiğini belirtiyor.

Bu çarpışma, basit bir dijital hataya, yani bir '0'ın '1'e veya '1'in '0'a dönüşmesine yol açabilir.

Dyer'a göre, bu durum bilgileri karıştırarak sistemin yanlış çalışmasına neden olabiliyor.

Daha da kötüsü, elektronik cihazda akım yaratarak donanım arızalarına, hatta yanmaya bile sebep olabiliyor.

Araştırmacılar bu tür bir hatayı "tekil olay aksaklığı" (single-event upset) olarak adlandırıyor.

Kozmik ışınlar, Güneş'ten gelen parçacık patlamaları kadar güçlü olmasa da, büyük yıldızların ömrünü tamamlayıp süpernova olarak patlamasıyla sürekli olarak uzaya fırlatılıyor.

Bu parçacıklar Dünya atmosferine çarparak nötron ve müon gibi ikincil parçacıklar oluşturuyor ve bunlar yeryüzüne doğru yağarken uçaklardaki hassas elektroniklere isabet edebiliyor.Dyer, kozmik ışınların yol açtığı tekil olay aksaklıklarının nadir olmakla birlikte, daha önce de yaşandığını düşünüyor.

Uzman, 2008'de Quantas Havayolları'na ait bir Airbus 330 uçağının Pasifik Okyanusu üzerinde iki kez aniden burun daldığı ve birçok yolcunun ciddi şekilde yaralandığı olayın da muhtemelen böyle bir parçacık çarpması sonucu gerçekleştiğini iddia ediyor.

O dönemde soruşturmaya danışmanlık yapan Dyer, olayın elektronik sensör arızalarına bağlandığını, ancak soruna yol açan temel nedenin tam olarak bulunamadığını belirtiyor.

Güneş'in son zamanlarda daha aktif hale gelmesi, gelecekte güçlü güneş patlamalarının yol açabileceği potansiyel tehlikeli radyasyon seviyelerinin de arttığı anlamına geliyor.

Dyer, bu durumda Güneş'ten gelen parçacık radyasyonunun kozmik ışınların binlerce katına çıkabileceği ve birçok uçağı etkileyebileceği konusunda uyarıyor.

Uzmanlar, güvenlik açısından kritik birimlerde kullanılan elektroniklerin daha dayanıklı olmasının üreticilerin sorumluluğunda olduğunu vurguluyor.

JetBlue olayına güneş etkisinin neden olmadığı düşünülse bile, Airbus'ın yaptığı yazılım güncellemesi, artan uzay hava durumu risklerine karşı atılmış önemli bir adım olduğu kesin.

İlgili Sitenin Haberleri