Haber Detayı

Mazeretim var, asabiyim ben
Yazarlar hurriyet.com.tr
02/12/2025 06:28 (3 hafta önce)

Mazeretim var, asabiyim ben

“Gallup’un 2025 State of the Global Workplace araştırmasına göre, dünya genelinde çalışanların yalnızca yüzde 10’u işine bağlı hissediyor.

Çalışanların yüzde 40’ı aktif iş arayışında, bir günde yüzde 69 stresli, yüzde 40 sinirli, yüzde 30 üzgün hissettiklerini söylüyorlar.

Bu tablo, esenlik uygulamalarının artık bir tercih değil; sürdürülebilir verimlilik için vazgeçilmez bir gereklilik haline geldiğini gösteriyor.”Heltia Kurucu Ortağı ve CEO’su Alperen Adikti ile bir araya geldiğimizde yukarıda anlattıklarından sonra MFÖ’nün şarkısı geldi aklıma: Mazeretim var, asabiyim ben.

Tam da günümüz çalışanlarının durumunu anlatıyor.

Stresli, sinirli ve üzgün...

Alperen Adikti’nin Heltia’yı neden, nasıl kurduklarını anlatmasının özeti gibi:“Heltia, Türkiye’de önleyici sağlık alanındaki büyük boşluğun fark edilmesiyle ortaya çıktı.

Pandemi sonrası dönemde tüm dünyada ‘önleyici sağlık’ hızla yükselirken, Türkiye’de hâlâ sağlık sisteminin hastalık olduktan sonra devreye girdiği bir yaklaşım hakimdi.

İnsanların her gün, sürekli ve erişilebilir bir destek sistemine ihtiyaç duyduğunu çok net görüyordum. 10 yıla yakın McKinsey’de özellikle sağlık ve finans sektörlerinde dijital dönüşüm projeleri yürüttüğüm dönemde, Türkiye’de kullanıcı odaklı, kişiselleştirilmiş ve veriye dayalı bir önleyici sağlık platformunun eksikliğini çok daha net gözlemledim.

Heltia tam da bu ihtiyacı karşılamak amacıyla kuruldu.”Alperen AdiktiTÜRKİYE’DE YATIRIM YAPTIĞI İLK ŞİRKET2022’de kurulan Heltia; Spotify, Spring Health, Personio, Klarna gibi ikonik girişimlerin ünlü yatırım fonu olan Northzone’un Türkiye’de ilk yatırım yaptığı şirket.

Bugün Heltia’yı finans, perakende, lojistik, üretim, teknoloji ve enerji gibi geniş bir sektörel yelpazede Türkiye’nin en büyük kurumları kullanıyor.

Şirket, Türkiye’nin büyük ölçekli 150’ye yakın kurumuyla çalışıyor ve platformu da 400 binden fazla kişi kullanıyor.

Psikolog, klinik psikolog, diyetisyen, fizyoterapist, aile ve ebeveyn danışmanı, kadın sağlığı uzmanı veya doktorlarla yapılan online görüşmeler platformun çekirdeğini oluşturuyor.

Buna ek olarak uyku, stres, beslenme ve yaşam alışkanlıklarıyla ilgili kişiye özel programlar sunuluyor.

Önleyici sağlık ve medikal destek hizmetleri de var.SİGORTADA YENİ  İŞ ORTAĞISon olarak, sigorta brokerlığı alanına da girdiklerini belirten Adikti, “Kurumlara hizmet vermeye başladığımız yeni ürünümüzle, sağlık sigortası ve esenlik yönetimi alanına güçlü bir giriş yaptık.

Bu yeni ürün, çalışanların sağlık verilerini analiz ederek riskleri erken tespit ediyor ve kişiye özel aksiyon planları oluşturuyor.

Böylece şirketler hem sağlık giderlerini azaltıyor hem de çalışanlarının esenliğini çok daha veriye dayalı şekilde yönetebiliyor.

Yeni ürünümüzle birlikte Heltia artık yalnızca bir dijital sağlık platformu değil, kurumlara sağlık sigortası yönetiminde “broker” rolüyle hizmet veren bir iş ortağı haline de geliyor.

Kurumlar artık sağlık sigortalarını Heltia üzerinden sağlayarak, çalışanların fiziksel ve ruhsal iyi oluşunu ölçümleyip yöneten bir sisteme kavuşuyorlar” diye konuştu.Heltia’nın asıl amacı kapsayıcı hizmetlerle sağlık harcamalarını düşürmek.

Bundan hem çalışanların hem de şirketlerin memnun olduğunu tahmin etmek güç değil.‘ZİHİNSEL SAĞLIK DESTEĞİ ALAN DAHA VERİMLİ OLUYOR’Zihinsel sağlık desteği alan çalışanlarda verimlilik artışının gözlendiği de öne çıkan diğer bulgulardan.

Kişinin, kurumunun kendisine verdiği değeri hissettiği için çalışan bağlılığının arttığına dikkat çeken Alperen Adikti, “Dahası, devamsızlık oranları düşüyor, işgücü devri azalıyor, önleyici hizmetler ve erken müdahale sayesinde sağlık masrafları belirgin şekilde azalıyor” diyor.

Dünya Sağlık Örgütü ve McKinsey gibi kurumların yaptığı çalışmaların da mental sağlık hizmetine yapılan her 1 dolarlık yatırımın ortalama 4 dolar olarak geri döndüğüne işaret ettiğini belirten Adikti, şöyle devam etti: “Biz Heltia’da çalıştığımız kurumlarda bunun somut etkilerini görüyoruz.

Kaygı seviyelerini yüzde 24, depresyon seviyelerini ise yüzde 14-16 oranında düşürdük.

Bu, çalışanların hem iş hem özel yaşam kalitesini artırırken, kurumlar açısından da çok net bir finansal kazanıma dönüşüyor.”

İlgili Sitenin Haberleri