Irak'ta ABD Askerlerinin Çekilmesi: Bağdat’ın Baskısı 'Seçim Propagandası' mı?

Irak'ta ABD Askerlerinin Çekilmesi: Bağdat’ın Baskısı 'Seçim Propagandası' mı?HEMİN HUSSEİN/EMRAH AKBULAK/HAYDAR ŞAHİN - ABD'nin Irak'tan çekilme kararına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Iraklı uzmanlar, Bağdat’ın ABD askerlerinin çekilmesi yönündeki baskısını bu yıl kasım ayında yapılacak seçimler için bir propaganda aracı olarak gördüklerini; ancak ABD'nin bölgedeki varlığını tamamen sonlandırmasının öngörülmediğini belirtiyor.Çekilme süreci ve zamanlamaResmi bir yazılı anlaşma kamuoyuyla paylaşılmamış olsa da, ABD'nin Irak'taki görevlerini iki aşamada sonlandırma kararı aldığı aktarılıyor.

Birinci aşama geçen yıl başlamış olup, bu yıl Eylül ayında tamamlanması planlanıyor.

İkinci aşamanın ise 2026'da tamamlanması öngörülüyor.

Birinci aşama kapsamında Ayn el-Esed askeri üssü ile Bağdat Uluslararası Havalimanı'ndaki üslerin boşaltılması yer alıyor.Kurmanc Yunus: 'Tam çekilme söz konusu olmayacak'Iraklı siyaset bilimci Kurmanc Yunus, AA'ya yaptığı değerlendirmede ABD'nin Irak'taki varlığının iki türde bulunduğunu vurguladı: "Birincisi, Irak ile ABD arasında imzalanan stratejik anlaşma kapsamında askeri eğitim ve Irak ordusunun yetkinliklerini artırma amacı taşımaktadır.

İkincisi ise, özellikle DEAŞ’a karşı mücadelede koalisyon güçlerine liderlik eden ABD'nin varlığıdır."Yunus, çekilmeden anlaşılanın koalisyonun teröre karşı mücadele eden unsurlarının çekilmesi olduğunu belirterek, "ABD askerlerinin çekilmesinden kasıt güçlerin tamamen Irak’ı terk etmesi değil.

Ancak lojistik ve askeri danışmanlık konularıyla ilgili olanlar kesinlikle Irak'ta kalmaya devam edecektir." ifadelerini kullandı.Yunus ayrıca, "Irak hükümetinin bu süreçte uyguladığı baskı, kasım ayındaki seçimler için bir seçim propagandası olarak görülüyor.

Bu, oyları toplamak ve sonrasında faydalanmak için bir seçim kartı olarak kullanılıyor." değerlendirmesinde bulundu.IKBY ve bölgesel etkilerYunus, çekilme sürecinin IKBY üzerinde doğrudan olumsuz etkisi olmayacağını, bölgenin terör kaynaklarının henüz kurutulmadığını ve Irak genelinde taraflar arasında uzlaşı sağlanamadığını ifade etti.

Yunus, "Bölge (IKBY) bakış açısı Irak'tan farklıdır.

Bölge, bölgede hâlâ bir tehdit olduğu ve uluslararası toplumun bölgeyi koruması gerektiği görüşündedir." dedi.Yunus, Irak Meclisi'nde daha önce ABD güçlerinin yasaklanmasına yönelik girişimlerin olduğunu, ancak bu girişimlerin karara dönüşemediğini hatırlattı.

IKBY'nin dengeli uluslararası politika izlemesi halinde korunacağını benzetmesiyle vurguladı.Dr.

Sersam Halil: 'Bölgedeki değişiklikler ve seçim belirsizliği'Uluslararası ilişkiler uzmanı Dr.

Sersam Halil, Ortadoğu'da köklü değişiklikler beklendiğini ve IKBY'nin Irak çerçevesinde konumunun güçleneceğini savundu.

Halil, seçim sürecinin belirlenen tarihte gerçekleşip gerçekleşmeyeceğine dair şüpheleri olduğunu söyledi.Halil, çekilmenin tarihsel arka planına değinerek şu noktaları aktardı: "2003'te güçler Irak'a geldiğinde, Sünni kesim bu konuda tepki göstermişti.

Zamanla tutumlar ve çıkarlar değişti ve 2018'de Irak kamuoyunda yabancı güçlere karşı memnuniyetsizlik yükseldi.

Sonuç olarak, Mayıs 2020'de Irak Parlamentosu, olumsuz etkisi olan tüm yabancı güçlerin özellikle de ABD'nin Irak'tan çıkarılmasına karar verdi."Halil, Ayn el-Esed üssü ile Bağdat Uluslararası Havalimanı'ndaki Victoria askeri üssü'nün boşaltılmasının bölgedeki denge ve tepkiler üzerinde etkili olacağını, bunun IKBY'nin konumunu güçlendireceğini öngördüğünü belirtti.ABD-IKBY ilişkileri ve son değerlendirmeHalil, ABD'nin IKBY'ye yönelik farklı bir ilgi gösterdiğini; büyük bir konsolosluk açılmasının bölgenin dış ilişkilerini güçlendirdiğini ve bazı kapıların aralandığını söyledi.

Irak'taki siyasi istikrarsızlığın tahminleri sıkça değiştirdiğini vurgulayan Halil, "Soru şu ki, Irak'taki siyasi süreç devam edecek mi yoksa seçim süreci gerçekleşecek mi?

Bunu çok yakın bir zamanda öğrenebiliriz." ifadeleriyle değerlendirmesini sonlandırdı.Uzmanların ortak vurgusu: Bağdat’ın baskısının seçim gündemiyle bağlantılı görüldüğü; ancak ABD’nin bölgedeki tamamen çekilmesinin beklenmediği, lojistik ve danışmanlık unsurlarının Irak’ta kalmaya devam edeceği yönünde.