Haber Detayı
Bakan amca biz ara tatil istiyoruz
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Velilerden çok talep var. Özellikle çalışan anne ve babaların sorun yaşadıklarını biliyoruz. Öğretmenlerimiz de ara tatil sonrası ‘çocuğun okula adaptasyonu zor oluyor’” diyerek sinyali verdi. 6 yıldır yapılan 1 haftalık ara tatillerin kaldırılması gündemde. Bakanlık son kararını devam eden analizlere göre verecek. Çalışan bir veli olarak ara tatillerde çocuğumun öz bakımı ve beraber, kaliteli zaman geçirmenin zorluğunu birebir yaşıyor olsam da haber, medyaya düştüğünden beri evde isyan var. 12 yaşındaki oğlum ve arkadaşları, “Bizim, söz hakkımız yok mu?” dediler. Ben de hem öğrenciler hem de uzmanlarla konuştum.
DERSLER ZATEN AĞIR, ARA TATİLLER OYUN VE MOTİVASYON İÇİN GEREKLİ- Kerem Aren Işık (12): “365 günün, 200 günü okula gidiyoruz ve sürekli ders çalışıyoruz.
Önümüzde LGS de var.
Bir haftacık bir tatil.
Büyükler her bayram 1-2 hafta tatil olsun istiyor ama konu bizim tatilimize gelince hemen şikâyet ediyorlar.”- Sinan Tükenmez (12): “Dinlenmek için her birey tatile ihtiyaç duyar.
Yaz tatilimiz de çok kısa.
Enerji toplamak için ara tatillere ihtiyaç var.
Hem tatillerde okulu, arkadaşlarımı, öğretmenlerimi özlüyorum.
Daha istekli dönüyorum okula, öğrenmeye.”- Rüzgâr Yörük (13): “Lütfen, kaldırılmasın ara tatiller.
Zaten çok ödev, oyuna ise az zaman var.
Bakan amcaya iletin, tatillerimize dokundurmasın.
Herkesin molaya ihtiyacı vardır, bizim de var.”- Aden Anıl (13): “Okulda rahatça oynamak için yeterli alan yok.
Hiç olmazsa tatilde arkadaşlarımızla parkta, bahçede doya doya oynuyoruz.
Ayrıca ben kendime ve kardeşlerime de gayet bakabiliyorum.”- Mirel Örmeci (12): “Sadece tek ara tatil yapınca dönem sonuna doğru kafa kalmıyor ders çalışıp, ödev yapmaktan.
O zaman notlarım daha kötü oluyor.
Tatil sonrası ise daha istekli oluyorum.
Kardeşimle tek başımıza kalmaksa asla sorun değil, oyun oynuyoruz, voleybol antrenmanlarına gidiyoruz.”- Mercan Alya Özelitez (12): “Ne söylendiği gibi adaptasyon sorunu oluyor ne de annem ve babamla tek başıma kalmam konusunda sıkıntı yaşıyorum.
Artık büyüdüm.
Kendime bakabiliyorum.
Diğer çocuklar adına konuşamam ama daha iyi olabilmek için herkesin kısa molalara ihtiyacı vardır.”ÇALIŞAN ÖĞRENCİLER: BİZE ASIL TATİL OKULA GİTMEKMustafa Kaya (16): “İkitelli’de (OSB) staj yapıyorum.
Ara tatiller ek mesaiden sayılıyor, bire bir buçuk alıyoruz, ailemizin de ihtiyacı olduğu için mecbur çalışıyoruz.
Bize asıl tatil okula gitmek...”Ahmet Vural Şahinci (17): “Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) güzellik, saç bakımı öğrencisiyim.
Dürüst olmak gerekirse bizim olayımız bu; çalışmak...
O yüzden benim için fark etmez.”Simge Pamuk (16): “Biraz ara vermek, gezmek de lazım.
Tek ara tatil olduğu zamanları hatırlıyorum, daha mutsuz oluyor insan.
Bu kısa tatillerde hem çalışıp, para kazanıp hem de gezebiliyorum.”‘OKULDA DAHA MUTLUYUM’ DİYEN DE VAR ERKEN KALKMAK İSTEMEYEN DE- Can Yılmaz (7): “Kaldırılmasa olur mu?
Bana göre tatil hem dinlenmek hem gezmek hem annemle zaman geçirmek için önemli.”- Gurur Uygun (6): “Tatilleri sevmiyorum.
Tam alışıyorum, sonra tatil oluyor.
Okulda daha mutluyum.”- Mehmet Emir Gökçen (7): “Okuluma gitmek istiyorum, arkadaşlarımdan ayrılmak istemiyorum, sonra derslere alışamıyorum.”- Yavuz Selim Gürses (7): “Erken kalkmak istemiyorum, hep tatil olsun.”- Yiğit Çakır (7): “Çok yoruldum.
Her gün ödev yapıyorum, erken kalkıyorum.
Biraz dinlenmek isterim.
O zaman oyun oynarım, uyurum, annemle vakit geçiririm.
Sonra okula daha mutlu gelirim.
Öğretmenim, lütfen bir hafta tatil yapalım.”OKULLAR BİRER BAKIMEVİ Mİ YOKSA EĞİTİM-ÖĞRETİM KURUMLARI MIÇocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof.
Dr.
Veysi Çeri, şu soru ile başlıyor: “Okullar, siz çalışırken çocuğunuza bakılan birer bakımevi mi yoksa onları geleceğe hazırlayan, sosyal- duygusal gelişimlerini tamamlayabilecekleri, potansiyellerini ortaya çıkarabilecekleri eğitim- öğretim kurumları mı?
Önce buna bir karar verelim.”Şöyle devam ediyor: “Çocuk ve ruh sağlığı uzmanı olarak çocuklarımızın zaten uzun saatler eğitim-öğretim gördüğü, akademik bir bombardıman altında olduklarını ancak öte yandan özeller dahil birçok okulda koşup, oynayacakları bir bahçe dahi olmadığını, spor- sanat aktivitelerinin kısıtlı olduğunu, gün içindeki 10 dakikalık teneffüslerle sosyalleşmeye çalıştıklarını biliyoruz.
Yani sosyal-duygusal gelişimleri açısından imkânlar zaten kısıtlı.
Kaldı ki günümüzde 15-25 yaş aralığındaki çocuklar ve genç yetişkinlerin neredeyse her ikisinden birinde depresyon ya da anksiyete bozukluğu görüyoruz.
Dolayısıyla çalışan anne ve babaların sorunlarını ya da endüstrinin ne istediğini değil çocukların ruhsal gelişimlerini öncelemeliyiz.
Tatiller, çocuk ruhu için bir teneffüstür ve kalmalıdır.”EĞİTİM SİSTEMİNİ SIK DEĞİŞTİRMEK ÇOCUKLAR İÇİN DAHA BÜYÜK BİR SIKINTIÇocuk ve Ergen Psikoloğu Irmak Kerimoğlu, “Tatil olsun ya da olmasın...
Fark etmez...
Ancak çocuklar maalesef sürekli olarak bir sistem değişikliğine maruz kalıyorlar.
Asıl mağduriyet yaratacak olan konu budur” diyor.
Şöyle devam ediyor: “Yani bir uygulamayı hayata geçiriyoruz, sonra veli ya da öğretmenlerden bir tepki geliyor, bu sefer farklı bir uygulama üzerinde çalışılmaya başlanıyor.
Bu olmaz.
Elbet değişen, dinamikleri daha farklı bir dünyadayız ve eğitim sistemimizde de değişimler şart.
Ama, ‘Bir deneyelim de olur olur, olmazsa kaldırırız’ gibi yaklaşımlar çocukların ruh hali ve motivasyonlarını daha çok bozmakta.
Demek istediğim; çocukların oryantasyon sorunu yaşamasındaki temel sıkıntı tatiller değil sürekli bir değişim olmasıdır.
Daha en başından, yeterince üzerine çalışılmadan, tüm yönleri ile tartışılıp, düşünülmeden bu ya da benzeri uygulamalar hayata geçirilmemeli.
Sonuçta bakanlık, veliler ve öğretmenlerin üzerinde uzlaşmaya çalıştığı konu, çocuklarımızın hayatı.”