Haber Detayı
İyi Partili Ofluoğlu: "Kadınları, Çocukları Bile Koruyamayan Bu İktidar Kimseyi Koruyamaz"
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Kevser Ofluoğlu, kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi için atılması gereken adımları sıralayarak, “Toplumun yarısını oluşturan kadının statüsünün güçlendirilmesi, temsil de eşitliğin sağlanması. Faillerin hiçbir aftan yararlandırılmaması, kadın cinayetlerinde de uygulanan haksız tahrik ve iyi hâl indirimlerinin kaldırılması, caydırıcı cezaların yürürlüğe konularak cezasızlık algısının ortadan kaldırılması. Şiddeti ortadan kaldıracak, koruyucu, önleyici tedbirlerle birlikte güçlü ve hızlı çalışan bir devlet mekanizmasının kurulması. Kadınları, çocukları bile koruyamayan bu iktidar kimseyi koruyamaz. Kadınları yaşatamayan bir ülke ise geleceğini yaşatamaz” dedi.
(ANKARA) - İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Kevser Ofluoğlu, kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi için atılması gereken adımları sıralayarak, "Toplumun yarısını oluşturan kadının statüsünün güçlendirilmesi, temsil de eşitliğin sağlanması.
Faillerin hiçbir aftan yararlandırılmaması, kadın cinayetlerinde de uygulanan haksız tahrik ve iyi hal indirimlerinin kaldırılması, caydırıcı cezaların yürürlüğe konularak cezasızlık algısının ortadan kaldırılması.
Şiddeti ortadan kaldıracak, koruyucu, önleyici tedbirlerle birlikte güçlü ve hızlı çalışan bir devlet mekanizmasının kurulması.
Kadınları, çocukları bile koruyamayan bu iktidar kimseyi koruyamaz.
Kadınları yaşatamayan bir ülke ise geleceğini yaşatamaz" dedi.İYİ Parti Kadın, Aile ve Sosyal Hizmetlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Kevser Ofluoğlu, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle, partisinin genel merkezinde basın açıklaması yaptı."Bugün 25 Kasım Kadına yönelik şiddetle mücadelenin günü değil; AKP iktidarında her gün yeniden yaşanan, sayıları giderek artan ölen kadınların, korunamayan hayatların acı günüdür" diyen Ofluoğlu, Türkiye'de bu yıl, yani 328 günde şüpheli ölümler de dahil 482 kadının hayattan koparıldığını, neredeyse her gün, en az bir kadının öldürüldüğünü söyledi.Kadınların yüzde 65'inin evlerinde öldürüldüğünü aktaran Ofluoğlu, şunları kaydetti: "Geçen yıl bu oran yüzde 57 idi.
Yani kadınların en güvende olmaları gereken yer, artık mezarları haline geldi.
Koruma kararı olmasına rağmen öldürülen 9 kadın var.
Kadın devleti yöneten iktidara gidiyor, 'Beni koru' diyor, karar çıkıyor ama o koruma sadece bir kağıt olarak kalıyor.
Hatta içişleri bakanı tarafından, kapıyı açıp öldürüldüğü için bile kadın suçlanıyor.
Bu tablo, iktidarın kadına yönelik şiddeti bir öncelik olarak görmediğini açıkça gösteriyor.
Kadın cinayetleri bireysel bir sorun değil; toplumsal, kültürel ve siyasal bir meseledir.
Toplumun bütün kesimleri ile birlikte ele alınmalı ve çözüm üretilmelidir.
Kadına yönelik şiddetin kökünde, kadını eşit bir birey olarak konumlandıramayan zihniyet, cezasızlığı besleyen adalet sistemi, etkisiz koruma mekanizmaları yatmaktadır.
Kadının hayatına dair verdiği kararlar hala erkek tahakkümü tarafından denetlenmek isteniyor.
Giyimi, işi, eğitimi, boşanması, çalışması, bir sözü, bir tercihi.
Bu bahaneler kadınların ölüm sebebi olmaya devam ediyor.Bugün en önemli soru şudur.
Bu iktidar kadınları neden koruyamıyor?
Biz İYİ Parti olarak iktidara soruyoruz: Neden hala caydırıcı cezalar yasalaştırılmıyor?
Neden TBMM acil toplanıp şiddete karşı yaptırımları ağırlaştırmıyor?
Haksız tahrik indirimleri neden kaldırılmıyor?
Neden hala 'iyi hal' adı altında katillere indirim veriliyor?
Koruma kararları neden kağıt üzerinde kalıyor?
Kadını korumakla yükümlü kurumlar neden görevlerini yapmıyor ve hesap sorulmuyor?
TBMM'de oluşturulan Kadına yönelik şiddetle mücadele Komisyonu, raporunu TBMM Başkanına sunalı 4,5 ay oldu.
O günden bu yana 106 kadın daha öldü.
Bunun hesabını da sormayacak mısınız veya vermeyecek misiniz?
Çözüm mü, var ve zor değil.
Dünyada başarı sağlamış yöntemler ortada: Etkin koruma sistemi, elektronik kelepçe uygulamasının zorunlu hale gelmesi, hızlı müdahale ekipleri, cezasızlığı ortadan kaldıran net ve ağır yaptırımlar, uzmanlaşmış kolluk birimleri, faile zorunlu rehabilitasyon programları, kadına yönelik şiddet davalarında ihtisas mahkemeleri.
Ama bunlar için önce liyakat, sonra irade, samimiyet ve siyasi cesaret gerekir.""Kadınları, çocukları bile koruyamayan bu iktidar kimseyi koruyamaz"İYİ Parti olarak geçen yıl kadına yönelik şiddet başta olmak üzere şiddet ve şiddetle mücadele çalıştayı düzenlediklerini, sorunları belirleyip, çözüm önerilerini sıraladıklarını anlatan Ofluoğlu, şöyle konuştu: "Kadının eşit birey olarak güçlendirilmediği bir toplum da şiddet bitmez.
Bu nedenle şiddetin önüne geçmek için en kritik ve acil üç adım şunlar olmalıdır; toplumun yarısını oluşturan kadının statüsünün güçlendirilmesi, temsil de eşitliğin sağlanması.
Faillerin hiçbir aftan yararlandırılmaması, kadın cinayetlerinde de uygulanan haksız tahrik ve iyi hal indirimlerinin kaldırılması, caydırıcı cezaların yürürlüğe konularak cezasızlık algısının ortadan kaldırılması.
Şiddeti ortadan kaldıracak, koruyucu, önleyici tedbirlerle birlikte güçlü ve hızlı çalışan bir devlet mekanizmasının kurulması.
Kadınları, çocukları bile koruyamayan bu iktidar kimseyi koruyamaz.
Kadınları yaşatamayan bir ülke ise geleceğini yaşatamaz.
Atatürk'ün 'Yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir' sözünden hareketle, İYİ Parti'nin hedefi, kadınları eşit vatandaşlar olarak, yaşamın tam da merkezine ve hak ettikleri yere konumlandırmaktır.
Kadın Cumhuriyettir, Cumhuriyet kadın."Ofluoğlu, konuşmasının sonunda 24 Kasım Öğretmenler gününü kutladı.
Ayrıca PKK terör örgütü tarafından şehit edilen öğretmenleri andı.