Haber Detayı

Spor fotoğrafçılığı kolay değil!
Kamil erdoğdu aydinlik.com.tr
20/11/2025 00:00 (1 ay önce)

Spor fotoğrafçılığı kolay değil!

Spor fotoğrafçılığı kolay değil!

Görseller spor medyasının olmazsa olmazıdır.

Hatta bir zamanlar spor sayfalarındaki güzel fotoğraflar gazetelerin satışını artıran önemli bir unsurdu.

Ağır teçhizatlardan kaynaklanan meslek rahatsızlıklarına günümüzde yeni sorunlar eklendi.

PersVeilig'in spor fotoğrafçıları ve kameramanlarının güvenliği üzerine yaptığı araştırma, 10 fotoğrafçı ve kameramandan 9'unun, yani yüzde 91’nin işlerinde bir tür saldırganlık ve yıldırmayla karşılaştığını gösteriyor.

Bu oran, 2022’de kadın gazetecilerin ve 2021’de genel olarak gazetecilerin güvenliği üzerine yapılan ve 10 gazeteciden 8'inin bu tür bir tehditle karşılaştığını ortaya koyan anketten önemli ölçüde yükseldi. 2017 yılında bu oran 10'da 6 idi.

SALDIRDANLIK VE YILDIRMA Söz konusu son çalışma PersVeilig tarafından yaptırıldı ve Ipsos I&O tarafından 267 fotoğrafçı ve kameraman arasında gerçekleştirildi ve sekiz derinlemesine görüşme gerçekleştirildi.

Hollanda Spor Basın Derneği (NSP) de bu çalışmaya katıldı ve 190 bağlı spor fotoğrafçısı ve kameramana anket dağıttı.

Çalışma, Ekim ayında Utrecht'teki Galgenwaard Stadyumu'nda sunuldu.

Araştırmaya göre, fotoğrafçılar ve kameramanların yüzde 75’i en sık yüz yüze temas sırasında saldırganlık ve yıldırmayla karşılaşıyor.

Dörtte birinden fazlası, yani yüzde 27’si fiziksel saldırganlık ve yıldırmaya maruz kalıyor.

Yedide biri yani yüzde 14’ü ise sosyal medya aracılığıyla tehdit veya yıldırmayla karşılaşıyor.

Çeşitli saldırganlık ve yıldırma biçimleri arasında, görüntü yönetmenlerinin çoğunluğu ki bu oran yüzde 74’ü buluyor sözlü saldırganlığa maruz kalıyor ve yüzde 54’ünde bunu tehdit veya yıldırma takip ediyor.

KİŞİSEL ÖNLEMLER Bu saldırganlık ve yıldırma sonucunda, ankete katılanların yüzde 40'tan fazlası kendilerini korumak için önlemler alıyor.

Örneğin, belirli mahallelerden veya belirli yerlerden uzak duruyor veya belirli etkinliklere katılmıyor.

Katılımcıların yüzde 13'ü mesleklerini icra etmeye devam etmek isteyip istemediklerinden emin değilken, sadece yüzde 11'i aslında bunu yapmaya daha kararlı.

Dörtte birinden fazlası yani yüzde 27’si işverenlerinden veya müşterilerinden yeterli güvenlik desteği aldığını belirtiyor.

Üçte biri (yüzde 34) ise buna katılmıyor.

On kişiden üçü (yüzde 31), işverenlerinin veya müşterilerinin fotoğrafçıları ve kameramanları korumak için yeterli önlemler aldığına inanıyor.

On kişiden ikisi (yüzde 21), bunun böyle olmadığı görüşünde.

KULÜPLERİN TERCİHİ Hollanda Spor Basını Genel Sekreteri Gerard den Elt şöyle konuştu: "Açıkçası, çalışmanın bulgularına şaşırmadım.

Maçlara düzenli olarak giden ve spor fotoğrafçıları ve gazetecilerle konuşan herkes, karşılaştıkları tehlikelerin farkındadır.

Fazla kayıtsız görünmek istemem; 1980'ler ve 1990'larda bir muhabir olarak Ajax ve Feyenoord'un holiganlarını yakından takip ettim.

Ancak güneşin altında yeni bir şey yok.

Bu, bulguların günümüz foto muhabirleri ve kameramanlarının ciddiye alacağı kadar ciddi olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Kulüp sözcüleri kesinlikle iyi niyetli, ancak koruma ve güvenlik para gerektiriyor ve kulüpler sermayelerini sahaya yatırmayı tercih ediyor.

GAZETECİLERE ŞEFKAT AZ Gerard den Elt şunları söyledi: “Stadyumlarda ve çevresinde güvenlik konusunda her beş olaydan biri spor etkinlikleriyle ilgili.

Tanınmış ve az tanınan muhabirlerin, kulüp gözlemcilerinin, fotoğrafçıların ve kameramanların bir spor etkinliği sırasında taraftarlar tarafından fiziki veya havai fişekler ve diğer nesnelerle saldırıya uğraması gülünç.

Hatta bazı durumlarda güvenlikleri de var.

Stadyumlardaki fotoğrafçılar için ağ, açıkça belirlenmiş çalışma alanları, pleksiglas koruma gibi iyi bir koruma çok işe yarardı.

Otopark ile stadyum arasında güvenli bir yol çok da fazla değil, değil mi?

Ancak medyada ve kamuoyunda aciliyet duygusunun eksikliği hayal kırıklığı yarattı.

Bazı medya kuruluşlarında gerçekler dile getirilmiş olsa da, bunlar evrensel olmaktan uzaktı.

Etkili eylem önerileri içeren gerçek bir takip yapılmadı.

Bulgular hakkında hiçbir tepki oluşmadı.

Toplu taşıma şoförlerinin taciz edilmesi, polis memurlarına saldırılar veya acil durum çalışanlarının sokakta ya da hastanelerde taciz edilmesi gibi konular ilgi görüyor.

Ne yazık ki gazetecilere ve fotoğrafçılara karşı daha az şefkat var.”

İlgili Sitenin Haberleri