Haber Detayı
İZTO Başkanı Mahmut Özgener: Yapay zekâ 2030’a kadar 15 trilyon dolarlık değer yaratacak
İzmir Meets’de konuşan İZTO Başkanı Mahmut Özgener, yapay zekânın ekonomiye 15 trilyon dolardan fazla değer katacağını söyledi. Bu alandaki yatırımların %80 büyüdüğünü belirten Özgener, yapay zekânın tüm sektörleri dönüştüren bir üretim altyapısı haline geldiğini vurguladı.
Özlem SARSINİzmir teknoloji ve inovasyon zirvesi İzmir Meets, geniş bir katılımla gerçekleşti.
Bu sene teknoloji teması ile gerçekleşen İzmir Meets İzmir Ticaret Odası, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı işbirliğinde girişimci ve düşünce önderlerini bir araya getirdi.Zirvede konuşan İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, İzmir Meets’in orta ve uzun vadeli amacının İzmir’i her yıl kendi gündemini yaratan, kendi tartışmalarını oluşturan bir düşünce ve inovasyon merkezi haline getirmek olduğunu söyleyerek, “İzmir sadece bugünün sorunlarını yöneten bir kent değil; bölgenin geleceğini tasarlayacak vizyona sahip bir kent.
Ve bu vizyonun kalbinde artık teknoloji, inovasyon, yapay zekâ ve girişimcilik var.
Teknoloji ve İnovasyon Zirvesi’ni bu vizyonun somut bir adımı olarak görüyoruz” dedi.“AI yatırımları yüzde 80 büyüdü”Küresel start-up ekosistemine dair kapsamlı çalışmalar hakkında da bilgi veren Özgener, “Start-up ekonomisi birkaç şehir ve birkaç ülke tekelinde değil; dünyanın her yerinde yeni inovasyon adaları ortaya çıkıyor.
Risk sermayesi yatırımları 2021’deki küresel zirve döneminin altında olsa da, 2024 verileri yeniden yukarı yönlü bir hareketi işaret ediyor. 2024’te girişimlere yapılan küresel risk sermayesi yatırımları yaklaşık 330 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti; yıl genelinde megaround dediğimiz 100 milyon dolar üzeri turlar, toplam hacmin neredeyse yarısını oluşturdu.
Yani sermaye, daha odaklı durumda.Özellikle yapay zekâ alanı, bu dönüşümün motoru haline geldi: 2024’te küresel girişim sermayesi yatırımlarının neredeyse üçte biri doğrudan yapay zekâ şirketlerine yöneldi; AI yatırımları bir önceki yıla göre yüzde 80’in üzerinde büyüdü.
Bazı analizler, yapay zekânın 2030’a kadar küresel ekonomiye 15 trilyon doların üzerinde ek değer katabileceğini öngörüyor.
Yapay zekânın artık sadece bir teknoloji trendi değil, üretimden lojistiğe, eğitimden sağlığa, finansal hizmetlerden enerjiye kadar her alanda iş yapma biçimlerini köklü şekilde dönüştüren bir üretim altyapısı haline geldiğini kabul etmeli ve buna göre davranmalıyız” dedi.İzmir’de Başkanlık İnovasyon Fonu kurulduİzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Başkanlık İnovasyon Fonu’nu kurduklarını açıkladı.
Fon, veri temelli şehir uygulamaları, yapay zekâ destekli kamu hizmetleri, iklim ve enerji teknolojileri, sosyal inovasyon projeleri, dijital altyapılar ve kentsel deney alanlarını destekleyecek.
Tugay, yerel inovasyon fikir ve uygulama yarışmasının ise toplumu harekete geçirecek bir araç olduğunu belirtti.Tugay, kamuda inovasyon eksikliğine dikkat çekti.
Devletin katı yapıları ve popülizm odaklı sistemi nedeniyle yenilik yapmanın zor olduğunu vurgulayarak, Türkiye’de kamu yönetiminin köklü bir dönüşüme ihtiyaç duyduğunu söyledi.
Tugay, konvansiyonel yaklaşımlarla geleceğin yönetilemeyeceğini belirterek İzmir’in kamu yönetiminde öncü olmayı hedeflediğini ifade etti.
Şehirlerin artık teknoloji kadar veri kapasitesi, yönetişim ve kamu inovasyonu ile rekabet ettiğini vurguladı.
İzmir’in kamu inovasyonunu sistematik bir dönüşüm programına dönüştüren Türkiye’deki ilk şehir olacağını söyleyen Tugay, cesur siyasi irade, kurumsal yenilenme ve veri odaklı yönetişimin öncü şehirlerin ortak özelliği olduğunu belirtti.“Tüm kritik teknolojiler bu ülkede üretilebilir”Teknolojiyi sadece bir cihaz değil; insan hikâyesi olarak tanımlayan Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt, yurt dışında dünyayı değiştiren örnekler vererek, “Bu fikirler neden çoğu zaman başka ülkelerde hayata geçiyor?
Neden bu teknolojiler bizim topraklarımızda filizlenmesin?
Neden İzmir, Türkiye’nin ileri teknoloji üretiminde öncü şehirlerinden biri olmasın?
Eğer üniversite–sanayi iş birliğini güçlendirir, Ar-Ge yatırımlarını büyütür, mühendislik kapasitemizi destekler ve uzun vadeli kamu stratejilerini aynı potada buluşturabilirsek, çipten biyomedikale kadar tüm kritik teknolojiler bu ülkede üretilebilir” dedi.