Kazanmaya Hazırız… Peki Hırsımızı Yönetebiliyor muyuz?

Mars ile Antares yan yana geldiğinde, gökyüzü adeta “hadi bakalım, şimdi kim gerçekten ne kadar kararlı?” diye sorar.

Bu enerji hafif bir esinti gibi gelmez; tam tersine, insanın içini kıpır kıpır yapan, nabzını hızlandıran, kapıları zorlayan bir güç oluşturur.

Sanki hayatın ritmi bir anda hızlanır ve içimizde uzun süredir bekleyen o cesur taraf kendini göstermeye başlar.

Bu dönem, “kazanacağım” duygusunun yükseldiği, insanın kendine daha çok güvendiği ve hedeflerine karşı daha net bir tutum aldığı bir süreçtir.

Ertelediğiniz işler artık gözünüzde büyümez, tam tersine sizi çağırır. “Tam zamanı” hissi çok baskındır.Fakat bu enerjiyi doğru kullanmak önemlidir.

Çünkü Mars cesareti artırırken, Antares hırsı keskinleştirir.

Bu ikili bir araya geldiğinde, başarıya giden yolu hızlandırabilir ama aceleci davrananları da çabucak tökezletebilir.

Evde, ilişkilerde, ailede ve iş ortamında konuşmalar hızlanır, gerilimli anlar daha çabuk büyür.

Bir anlık öfke gereksiz bir tartışmayı alevlendirebilir.

Bu yüzden bu dönem, “söz ağızdan çıkmadan önce iki kez düşünme” dönemidir.

Enerji çok yüksek olduğu için en küçük kıvılcımın bile büyüme potansiyeli vardır.Spor yapanlar, rekabetli işlerde olanlar, fiziksel dayanıklılık gerektiren mesleklerde çalışanlar için ise oldukça avantajlı bir zamandır.

Güç artar, kaslar daha hızlı tepki verir, motivasyon yükselir.

Fakat kontrolsüz güç sakatlık veya hata getirebilir.

Antares her zaman bir kural koyar: Başarıyı destekler ama abartıyı sevmez.

Hırsın dozu kaçarsa, enerji geri teper.Dünyada etkiler daha da belirgin olur.

Siyasi liderlerin, devletlerin, kurumların ve özellikle rekabetçi sektörlerin dili sertleşebilir.

Spor kulüplerinin yaptığı açıklamalarda, medya tartışmalarında, siyasi arenada “restleşme” modunun arttığı görülür.

Bazı ülkelerde güvenlik, ordu, sınır politikaları ve operasyonlarla ilgili hızlı kararlar alınabilir.

Antares enerji olarak milli güvenlik, savunma, askerî strateji ve güç dengeleri ile yakından ilişkilidir.

Bu yüzden dünya sahnesi biraz daha tansiyonlu, biraz daha rekabetçi hale gelir.Spor dünyasında da beklenmedik transferler, ani kararlar, tartışmalı açıklamalar veya yön değişiklikleri olabilir.

Rekabet arttığı için hem başarılar hem krizler büyüyebilir.

Teknoloji, savunma sanayii, askeri operasyonlar, polis birimleri, güvenlik firmaları gibi alanlarda hareketlilik dikkat çeker.Bu kavuşumun güzel tarafı ise şudur: Cesur liderleri, kararlı projeleri ve ileriye dönük planları güçlendirir.

Yani “yola çıkmaya” niyeti olanlar için gökyüzü adeta destek verir.

Ama aynı zamanda “abartma” der.

Ani öfke patlamaları, düşünmeden yapılan çıkışlar, agresif söylemler geri dönüşü zor durumlara yol açabilir.Hem bireysel hem global açıdan özeti şöyle anlatabiliriz:Bu dönem, insanın içindeki savaşçıyı uyandırır.

Cesaret artar, hedefler belirginleşir, adım atma isteği güçlenir.

Fakat bu enerjinin bize hatırlattığı bir şey vardır: “Mücadele ederken aklını kaybetme.

Güçlü ol, ama hırsın seni kör etmesine izin verme.”