Haber Detayı
AB-Türkiye İş Zirvesi'de Gümrük Birliği ele alındı | Son dakika ekonomi haberleri
Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, Gümrük Birliği’nin güncellenmesine ilişkin, "1990'larda tasarlanan çerçeve artık günümüz dünyasının gerçeklerini tam olarak yansıtmıyor" dedi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve European Business Summit (EBS) işbirliğinde AB-Türkiye İş Zirvesi Brüksel de gerçekleştirildi.
Zirvede konuşan Ticaret Bakan Yardımcısı Tuzcu, son dönemde dünyanın ve uluslararası ticaretin değiştiğini, kuralların, sistemin kurucusu tarafından görmezden gelinmeye başlandığını belirterek, bu koşullar altında Türkiye-AB Gümrük Birliği nin geliştirilmesi gerektiğini söyledi.
Tuzcu, Gümrük Birliği nin 30 yıl önce yapıldığını, o dönemde AB nin sadece 15 üyesi ve 11 tercihli ticaret anlaşması bulunduğunu hatırlattı.
Gümrük Birliği nin Türkiye nin AB ile ekonomik entegrasyonu için geçici bir anlaşma olarak hazırlandığını ifade eden Tuzcu, bunun Türkiye nin mevzuatını AB ile uyumlu hale getirdiğini anlattı.
Tuzcu, Gümrük Birliği sonucunda 2024 te yıllık toplam ticaretimiz 220 milyar dolara ulaştı.
Türkiye şu anda AB nin beşinci büyük ticaret ortağı, AB de Türkiye nin en büyük ticaret ortağı dedi. 2000 lerin sonlarından itibaren Gümrük Birliği’nin çeşitli zorluklarla karşılaşmaya başladığını aktaran Tuzcu, 1990 larda tasarlanan çerçeve artık günümüz dünyasının gerçeklerini tam olarak yansıtmıyor. diye konuştu.
Gümrük Birliği derhal güncellenmeli Tuzcu, e-ticaret, dijital ekonomi gibi alanların ortaya çıktığını, özellikle Asya dan olmak üzere pazara yeni aktörlerin dahil olduğunu, dünyanın değiştiğini ve bu durumun mevcut düzenlemelere yansımadığını belirterek, bu nedenle Gümrük Birliği nin derhal güncellenmesi gerektiğini anlattı.
AB nin önceliklerinin de değiştiğini belirten Tuzcu, Yeşil Mutabakat ve dijital gündemle birlikte büyüme odaklı bir AB nin ortaya çıktığını, AB’nin serbest ticaret anlaşmalarının sayısının da önemli ölçüde arttığını söyledi.
Tuzcu, AB nin 70 ten fazla ülkeyle 44 tercihli anlaşması olduğunu ve bunun Türkiye için ticarette sapmayı ve sorunları ortaya çıkardığını anlattı. Üzücü olan şu ki, Türkiye mevzuatını AB ile uyumlu hale getirirken, AB mevzuatı Türkiye nin önceliklerini dikkate almıyor diyen Tuzcu, Türkiye nin AB ye uyum sağlamasına rağmen karar ve istişare sürecinin bir parçası olmadığını belirtti.
Tuzcu, 2015 yılında Gümrük Birliği güncelleme sürecini başlatmaya karar verdik.
Bu kritik bir karardı ve şimdi bu kararın 10 uncu yıl dönümündeyiz.
Ancak, AB Konseyi, AB Komisyonuna müzakerelere başlama yetkisi vermedi dedi.
AB’nin AB yapımı, AB ürünü, Avrupa tercihi gibi girişimlerinin uluslararası ticaret kurallarına uyumu konusunda sorunlar olduğunu anlatan Tuzcu, bu önlemlerin Türk sanayisi ile AB üzerinde de olumsuz etkileri olacağını ifade etti.
Tuzcu, AB nin bizi bir ortak olarak görmesini bekliyoruz.
Türkiye, AB nin bu yeni büyüme planının bir parçası olmaya hazır.
Türkiye nin güçlü üretim kapasitesinin, savunma da dahil olmak üzere tüm alanlarda AB’nin ekonomik dayanıklılığını artıracağına inanıyoruz.” diye konuştu.
Geleceği birlikte şekillendirerek ortaklar olarak düşünmeliyiz DEİK Başkanı Nail Olpak ise Gümrük Birliği ni güncellemek yalnızca ekonomik bir zorunluluk değil, aynı zamanda hizmetler, e-ticaret ve sürdürülebilir değer zincirlerinde yeni potansiyellerin kilidini açmak için stratejik bir fırsattır.
DEİK olarak, AB-Türkiye ekonomik işbirliğinin bir sonraki aşamasının diyaloğun ötesine geçip somut eyleme dönüşmesi gerektiğine inanıyoruz” dedi.
Gümrük Birliği nin güncellenmesi konusunda 10 yıldır devam eden bir sürecin bir sorun olduğu anlamını taşıdığını belirten Olpak, Bir ortaklıkta kayıp varsa, büyük tarafların kaybı daha büyük, küçük tarafların kaybı daha küçüktür diye konuştu.
Olpak, Türkiye ve AB’nin karşılıklı çıkarlar, ekonomik bağımlılık, istikrar ve refah için ortak bir vizyon üzerine kurulu, uzun vadeli ve dinamik bir ortaklığa sahip olduğunu anlattı.
Ticaret ve yatırım bağlarının Türkiye-AB ilişkisinin omurgasını oluşturduğunu ifade eden Olpak, Küresel ekonomi 1990 lardan bu yana önemli ölçüde değişti ve işbirliğimizin temel taşı olan Gümrük Birliğimiz de buna göre gelişmeli şeklinde konuştu.
Olpak, enerji güvenliği, iklim, bağlantı ve savunma sanayi işbirliğinin Türkiye nin Avrupa nın stratejik özerkliğine önemli ölçüde katkıda bulunabileceği alanlar olduğunu belirterek, Bu bağlamda, Türkiye nin Avrupa Güvenlik Eylem Programına (SAFE) aktif katılımı ve ortak projeler geliştirmesi kritik öneme sahiptir değerlendirmesinde bulundu.
Ticaret ve yatırım ilişkilerini derinleştirmek için malların, insanların ve hizmetlerin serbest dolaşımının sağlanması gerektiğine işaret eden Olpak, Bu yeni dönemde, geleceği birlikte şekillendirerek ortaklar olarak düşünmeli ve hareket etmeliyiz. diye konuştu.
Birlikte, küresel ticarette görkemli bir hikaye yazabiliriz DEİK Türkiye-Avrupa İş Konseyleri Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ da Enerji, güvenlik ve tedarik zinciri alanlarında Türkiye, Avrupa için stratejik ve dirençli bir ortaktır.
Birlikte, küresel ticarette görkemli bir hikaye yazabiliriz dedi.
Uzun vadeli ve stratejik bir bakış açısıyla, AB ve Türkiye arasında daha güçlü bir entegrasyon sağlanarak ekonomik bağımlılıkların azaltılabileceğini belirten Yalçındağ, Güvenlik ve savunma günümüzün en önemli konularından biri halini aldı.
NATO nun ikinci büyük ordusu olan Türkiye, AB nin en güvenilir ortağı konumunda.
Türk savunma sanayisiyle güçlü ortaklıklar kurmak, stratejik işbirliğimizi güçlendirecek ve bölgesel güvenliğe katkıda bulunacaktır.
Karşılıklı çıkarlarımıza odaklanmalıyız diye konuştu.
Program kapsamında, üst düzey AB yetkilileri ve iş insanlarının katılımıyla Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve dijital konuların ele alındığı paneller düzenlendi.