Haber Detayı
Mutasyona uğramış grip türü normalden daha mı tehlikeli? ‘Her yıl olur diye geçiştiremeyeceğimiz bir tablo var’
Grip vakaları her kış artış gösterse de, bu yıl olağanüstü erken bir artış yaşanıyor. İngiltere’de vaka sayıları geçen yılın aynı dönemine göre üç kat daha fazla. Ülkdene kaydedilen en kötü grip sezonunun arkasında, mutasyona uğramış bir grip türü olabileceğinden ve bu virüsün 'binlerce' ölüme neden olabileceğinden endişe ediliyor. Peki ülkemizde durum ne? Mutasyona uğramış virüs bu kış bizleri nasıl etkileyecek?
Grip vakaları her kış artış gösterse de, İngiltere sağlık yetkilileri bu yıl erken dönemdeki vaka artışı nedeniyle şimdiden alarma geçti.
Daily Mail’de yer alan habere göre sağlık verileri vakaların geçen yılın aynı dönemine göre üç kat daha fazla olduğunu gösteriyor ve bu artışın büyük ölçüde okul çağındaki çocuklar arasında görülen yayılmadan kaynaklandığı belirtiliyor.
Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) İngiltere CEO’su Sir Jim Mackey, “Bu kışın sağlık hizmetleri açısından şimdiye kadarki en zorlu dönemlerden biri olacağı konusunda hiç şüphe yok” dedi.
Hastaneler dolup taşarken, tedavi bekleme listeleri uzuyor ve hastalar uzun süre beklemek zorunda kalıyor.Uzmanlar, bu durumun nedeninin grip virüsünün H3N2 türünün yaz boyunca yedi kez mutasyona uğraması olabileceğini belirtiyor.
Virologlar bu durumun virüsü her zamankinden daha şiddetli, bulaşıcı ve saldırgan hale getirdiğini, dolayısıyla daha ölümcül olduğunu belirtiyor.
Bu grip türü, son yıllarda İngiltere’de görülen grip türlerinden farklı olduğu için, insanlar bu virüse yakalandıklarında daha az bağışıklığa sahip oluyor; çünkü vücut bu virüsü tanımıyor.Peki, H3N2 virüsü nedir?
Bildiğimiz influanza’dan farklı mı?Hangi durumlarda ölümcül komplikasyonlara neden oluyor?Zatürreye dönüşür mü?Mevcut grip aşısı H3N2 alt varyantına karşı etkili mi?Bu virüs bizi endişelendirmeli mi?H3N2 virisü bizde de yaygın olarak görülüyor mu?Geçen yıla göre bir artış yaşanıyor mu?Nasıl önlem almalıyız?'HER YIL OLUR' DİYE GEÇİŞTİREMEYECEĞİMİZ BİR TABLO VAREnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç.
Dr.
Hüsrev Diktaş, son haftalarda İngiltere’den gelen verilerin grip sezonunun olağandan erken başladığını ve özellikle okul çağındaki çocuklarda hızlı yayıldığını gösterdiğini, bu nedenle “Her yıl olur” diye geçiştiremeyeceğimiz bir tablo olduğunu bildirdi. “UZUN ZAMANDIR BÖYLE BİR VİRÜS GÖRMEMİŞTİK”Dünya Grip Merkezi direktörü Profesör Nicola Lewis, BBC News’e verdiği demeçte, “H3 her zaman daha sıcak bir virüstür, daha saldırgandır, nüfus üzerinde daha fazla etkisi olur.
Uzun zamandır böyle bir virüs görmemiştik, bu dinamikler alışılmadık.
Bu beni gerçekten endişelendiriyor.”dedi.Alıntı Metni KISA SÜREDE DAHA ÇOK KİŞİYİ AYNI ANDA HASTA EDİYORBu sezon dolaşımda olan H3N2 alt tipinin yaz boyunca geçirdiği değişimlerin (mutasyonlar) virüsün hem daha kolay bulaşmasına hem de daha çok kişiyi aynı anda hasta etmesine zemin hazırladığını ifade eden Doç.
Dr.
Hüsrev Diktaş, sözlerine şöyle devam etti:“Grip virüsü zaten doğası gereği değişkendir; yüzeyindeki “tutunma anahtarları” küçük oynamalarla bağışıklıktan bir miktar kaçmayı başarıp yeni bir sürüme dönüşür.
Bu, virüsün “mutlaka daha öldürücü” olduğu anlamına gelmez; asıl tehlike, kısa sürede çok sayıda kişiye ulaşması ve risk gruplarında ağır hastalık ihtimalini yükseltmesidir.”Dünya Grip Merkezi’nin direktörü Prof.
Nicola Lewis’e göre grip olan 100 kişi virüsü yaklaşık 140 kişiye bulaştırabilir.Alıntı MetniKIRILGAN GRUPLARDA AKCİĞER TUTULUMU YAPABİLİRH3N2’nin aslında bildiğimiz influenza A’nın alt tiplerinden biri olduğunu, yani bambaşka bir mikrop değil aynı ailenin genetik olarak güncellenmiş üyesi olduğunu belirten Diktaş, tarihsel olarak H3N2’nin bazı sezonlarda yetişkinleri ve yaşlıları daha fazla zorladığını, belirtilerin cepteki klasik tabloyla başladığını, aniden yükselen ateş, üşüme-titreme, kas-eklem ağrıları, boğaz ağrısı, burun akıntısı, öksürük ve bitkinlik yapacağını, farkın ise çoğu zaman “ne kadar şiddetli ve ne kadar uzun sürdüğünden kaynaklandığını söyledi.
Bazı H3N2 sezonlarında ateş daha yüksek seyreder, dinlenme süresi uzar ve kırılgan gruplarda akciğer tutulumu daha sık görünür.Alıntı Metni İKİLİ SALDIRI BU GRUPLARDA RİSKLİDİRPeki grip nasıl kötüleşip zatürreye dönebiliyor?” sorumuza Doç.
Dr.
Hüsrev Diktaş’ın yanıtı şöyle:“Bu sorunun yanıtı iki kanaldan gelir.
İlki, virüsün doğrudan akciğer dokusuna yerleşip viral zatürreye yol açmasıdır.
İkincisi ve daha sık olanı ise, virüsün solunum yollarının koruyucu bariyerini bozmasının ardından pnömokok ya da stafilokok gibi bakterilerin devreye girerek tabloyu ağırlaştırmasıdır.
Bu “ikili saldırı”, özellikle ileri yaşta, kronik hastalığı olanlarda ve bağışıklığı baskılanmış kişilerde tehlikelidir.
Kalp-akciğer hastalıkları, diyabet, böbrek ya da nörolojik hastalıklar, gebelik, 5 yaş altı çocukluk ve obezite riski artırır; bu gruplarda yoğun bakım gereksinimi ve ölüm oranları daha yüksektir.” Gözden Kaçmasın Zatürre ve grip uyarısı Haberi görüntüle EN GÜÇLÜ ARACIMIZ: AŞIDoç.
Dr.
Hüsrev Diktaş’ “Grip aşısı, her sezon olduğu gibi bu sezon da en güçlü aracımızdır.
Altı ay üzerindeki herkes aşı olabilir; ama 65 yaş üstü, gebeler, lohusalar, 6 ay–5 yaş arası küçük çocuklar, kronik hastalığı olanlar, bakım evinde yaşayanlar ve sağlık çalışanları ‘aşı olmalı’ kategorisindedir.” dedi.
AŞILAR H3N2’YE KARŞI ETKİLİ Mİ?‘Mevcut grip aşısı H3N2 alt varyantına karşı etkili mi?’ sorusunun doğal ve haklı bir kaygı olduğunu belirten Hüsrev Diktaş, aşıların H3N2 bileşeninin her sezon güncellendiğini ama virüsün hızlı değişmesinin birebir eşleşmeyi güçleştirebildiğini, yine de aşının, ağır hastalık ve hastaneye yatışı belirgin biçimde azalttığını ifade etti.Yani aslında güç, yüzde yüz enfeksiyonu engellemesinde değil; hastalığı hafif atlatmamızı sağlamasındadır.Alıntı MetniDr.
Mangtani grip aşısı konusunda şunları söyledi:“Grip türleri hızla evrim geçirir, bu nedenle daha önce grip geçirmiş olsanız ya da grip aşısı yaptırmış olsanız bile, her yıl yeniden aşı yaptırmak önemlidir; çünkü doğal bağışıklığınız yeterince etkili olmayabilir.
Ayrıca grip aşınızı sonbaharda ya da kış başında, vakalar artmadan önce yaptırmanız en iyisidir.
PANİĞE DEĞİL TEDBİRE DAVETDünya Grip Merkezi’nin direktörü Prof.
Nicola Lewis’in “H3 daha sıcak, daha saldırgan; uzun zamandır böyle dinamikler görmemiştik” uyarısını paniğe değil, tedbire davet olarak değerlendirmek gerektiğinin altını çizen Diktaş, toplum ölçeğinde tabloyu belirleyen üç şey olduğunu, bunların risk gruplarının aşılanma oranı; okullar, evler ve işyerlerinde bulaşmayı azaltan basit önlemler; riskli hastalarda belirtiler başlar başlamaz (ilk 48 saatte) antiviral tedaviye ulaşım olduğunu söyledi.El hijyeni, kapalı-kalabalık ortamlarda maske kullanımı, hasta çocuğun okula gönderilmemesi gibi görünen o küçük adımların, salgın matematiğinde büyük etkileri olacağını sözlerine ekledi.TÜRKİYE’DE DURUM NE?Mevsimsel grip dalgası bizde de sonbaharın ortalarından itibaren yükselir.
Diktaş, ilk haftalarda laboratuvarlarda influenza A pozitifliğinin arttığını görmeye başladıklarını, alt tip dağılımı nın (H3N2/H1N1) haftalar arasında değişebileceğini ama Avrupa’daki baskın desenin bize genellikle kısa gecikmeyle yansıdığını söyledi.
HER ZAMANKİNDEN DAHA SALDIRGAN BİR VİRÜS MÜ?Bu sorunun tek kelimelik bir yanıtı olmadığını belirten Diktaş, saldırganlıktan çok, dolaşımın erken başlaması ve okul çağı çocukları üzerinden hızla yayılmasının öne çıktığını, yani risk grupları için bu sezon “daha dikkatli olalım” sezonu olduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:“Aileler açısından pratik karşılığı da nettir: Ateş, kas-eklem ağrısı ve öksürükle seyreden ani başlangıç varsa, özellikle kronik hastalığı olanlarda 48 saat kuralını akılda tutup vakit kaybetmeden sağlık hizmetine başvurmak gerekir.Bu kışın gribi, virüsün geçirdiği değişimler nedeniyle daha hızlı yayılıyor ve kırılgan gruplar için daha fazla yük anlamına geliyor.
Bu tabloyu değiştirebilecek üç anahtar elimizde: Aşı, erken başvuru-erken antiviral ve gündelik hayatın basit korunma önlemleri. “Korku” yerine “hazırlık” duygusunu besleyen bu üçlü, hastalığın yönünü belirleyecektir.
Kendi payımıza düşen ise çok net: Risk grubundaysak aşıyı geciktirmemek, belirtiler başladığında beklememek ve ev-okul-işyerinde bulaşın hızını kesecek küçük ama etkili alışkanlıkları ciddiyetle uygulamak.”Alıntı Metni