Sonbaharın şifa kaynağı! Çorbanın bilimsel olarak kanıtlanmış 7 şaşırtıcı faydası

Uzmanların 'sıvı formda mucize' olarak tanımladığı çorba, içerdiği vitamin, mineral ve liflerle bağışıklığı güçlendirirken sindirimi kolaylaştırıyor, aynı zamanda psikolojik rahatlama sağlıyor.

ZME Science da yer alan bilgilere göre, mevsim geçişlerinde hastalıklardan korunmak isteyenler için ideal bir başlangıç olan çorba, bilimsel araştırmalara göre düşündüğümüzden çok daha fazla faydaya sahip.

İşte sonbaharın şifa kaynağı...

SIVI ALIMININ EN LEZZETLİ YOLU Gerçek şu ki, çoğumuz gün içinde yeterince su içmiyoruz.

Oysa su, neredeyse tüm vücut fonksiyonları için hayati önem taşıyor.

Ancak sıvı ihtiyacımızı yalnızca sudan değil, gıdalardan da karşılayabiliriz.

İşte bu noktada çorba devreye giriyor.

Doğası gereği sıvı bir besin olan çorba, günlük su tüketimine önemli katkı sağlar. 2009 yılında yapılan bir araştırma, egzersiz öncesi çorba içen kişilerin sadece su içenlere kıyasla daha iyi sıvı dengesi koruduklarını ortaya koymuştur.

Bilim insanları, bu etkinin artan su alımı ve azalan idrar kaybı sayesinde oluştuğunu, yani çorbanın vücudun hidrasyonunu daha verimli şekilde desteklediğini belirtiyor.

KİLO KONTROLÜNDE SÜRPRİZ DESTEK Çorba, düşük kalori yoğunluğu ve yüksek tokluk hissi sayesinde kilo kontrolünde beklenmedik bir müttefiktir.

Appetite dergisinde yayımlanan bir araştırma, yemeklerden önce çorba içen kişilerin toplam kalori alımının yüzde 20 oranında azaldığını, üstelik açlık hissinin artmadığını göstermiştir.

Bu etki 'tokluk paradoksu' olarak bilinir.

Normalde sıvılar katı gıdalardan daha az doyurucu kabul edilir, ancak çorba bu algıyı yıkar.

Çünkü beyin, çorbayı 'tam bir öğün' olarak algılar ve buna uygun tokluk sinyalleri üretir.

Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Anketleri (NHANES) verileri de düzenli çorba tüketiminin daha düşük vücut ağırlığı ve bel çevresiyle ilişkili olduğunu doğrulamaktadır.

SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARINA DOĞAL DESTEK Tavuk çorbası gerçekten de soğuk algınlığına karşı bir nebze koruma sağlar.

Modern bilim de bu geleneksel bilgiyi destekleyen veriler sunuyor.

Araştırmalar, tavuk çorbasının hem iltihapla savaşmada hem de burun tıkanıklığını hafifletmede etkili olabileceğini ortaya koyuyor.

İçeriğindeki havuç gibi sebzeler A vitamini desteği sağlarken, soğan ve sarımsak güçlü antiviral bileşenler içerir.

Üstelik çorbanın sıcak buharı solunum yollarını rahatlatır.

Yapılan bir çalışma, sıcak tavuk çorbasının sade sıcak sudan daha etkili biçimde burun mukusunu temizlediğini göstermiştir.

İŞTAHSIZLIKLA MÜCADELEDE PRATİK BİR ÇÖZÜM Hastalık, stres ya da yaşlılık nedeniyle iştah kaybı yaşayanlar için çorba oldukça uygun bir alternatiftir. 2023 yılında yayımlanan bir araştırma, yaşlı bireylerde iştahsızlığın ciddi bir beslenme riski yarattığını ve çorba bazlı ürünlerin bu durumu önlemede etkili olabileceğini göstermiştir.

Evde hazırlanabilecek kurutulmuş çorbalar, besin değerini koruyarak uzun süre saklanabilir.

Bu da iştahsızlık yaşayan bireyler için pratik ve besleyici bir seçenek sunar.

ÇORBANIN PSİKOLOJİK ETKİSİ Çorba, yalnızca fiziksel değil, psikolojik olarak da rahatlatıcı bir etkene sahiptir.

Bu etki, çocuklukta oluşan şartlı reflekslerle açıklanabilir.

Hasta olduğumuzda bize çorba veren birinin ilgisiyle kurulan duygusal bağ, ilerleyen yaşlarda da çorbayı 'güvende hissetme' duygusuyla ilişkilendirir.

Ayrıca yapılan araştırmalar, fiziksel sıcaklıkla duygusal sıcaklık arasında bilişsel bir bağ bulunduğunu gösteriyor.

Science dergisindeki bir çalışmada, sıcak içecek tutan kişilerin karşısındakini 'daha sıcak bir kişilik' olarak algıladığı görülmüştür.

Kısacası, sıcak bir çorba hem bedeninizi hem kalbinizi ısıtır.

İŞTAH HORMONLARINI DENGELEYEBİLİR Düzenli çorba tüketiminin vücut kitle indeksini düşürdüğünü gösteren pek çok araştırmanın yanında, Japonya'da yapılan bir çalışma hormonal bir bağlantıya da işaret ediyor. 504 yetişkinin katıldığı bu araştırmada, sık çorba tüketen kişilerin leptin hormon seviyelerinin daha düşük olduğu gözlemlenmiştir.

Leptin, iştahı bastıran bir hormondur ancak obez bireylerde 'leptin direnci' geliştiği için işlevini yitirir.

Çorbanın leptin seviyelerini dengeleyici etkisi, obezite riskini azaltmada önemli bir rol oynayabilir.

BESLEYİCİ VE LİF ZENGİNİ BİR ÖĞÜN Sebzeler, baklagiller ve tam tahıllarla yapılan çorbalar hem çözünür hem çözünmez lif açısından son derece zengindir.

Lif, sindirim sistemini destekler, kan şekerini dengeler ve uzun süre tokluk sağlar.

NHANES verileri, düzenli çorba tüketen kişilerin diyet lifi, vitamin ve mineral alımının daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur.

Aynı zamanda, çorbanın toplam yağ alımını azalttığı da gözlemlenmiştir.

Sonuç olarak çorba sadece bir başlangıç yemeği değil hem bedeni hem zihni besleyen, tam anlamıyla bir şifa kasesidir. (Fotoğraflar: Takvim Foto Arşiv)