Haber Detayı
2026 Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu'nda.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçe ve kesin hesap görüşmeleri başladı. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda sunum yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, "Yıllık 600 ton kapasiteli endüstriyel tesisin kurulumuna yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Stratejik önemi sebebiyle son dönemde uluslararası ticaret savaşlarının merkezinde yer alan Nadir Toprak Elementlerinin üretilmesi ve işlenmesi en öncelikli konularımızdan biridir. Eskişehir Beylikova’da yoğunlaştırdığımız arama faaliyetleri kapsamında, 125 bin metrenin üzerinde sondaj gerçekleştirdik. 694 milyon ton ile dünyada tek sahada en büyük ikinci Nadir Toprak Elementi kaynağını tespit ederek, üretime yönelik olarak pilot tesisimizi devreye aldık" dedi.
Haber: Ogün AKKAYA - Berfin BAYIR(TBMM) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçe ve kesin hesap görüşmeleri başladı.
Plan ve Bütçe Komisyonu'nda sunum yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, "Yıllık 600 ton kapasiteli endüstriyel tesisin kurulumuna yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Stratejik önemi sebebiyle son dönemde uluslararası ticaret savaşlarının merkezinde yer alan Nadir Toprak Elementlerinin üretilmesi ve işlenmesi en öncelikli konularımızdan biridir.
Eskişehir Beylikova'da yoğunlaştırdığımız arama faaliyetleri kapsamında, 125 bin metrenin üzerinde sondaj gerçekleştirdik. 694 milyon ton ile dünyada tek sahada en büyük ikinci Nadir Toprak Elementi kaynağını tespit ederek, üretime yönelik olarak pilot tesisimizi devreye aldık" dedi.TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçe ve kesin hesap görüşmeleri için toplandı."2024 yılında aylık ortalama 774 adet olan denetim sayımızı, 2025 yılında 806'ya yükselttik"Komisyonda bakanlığın 2026 yılı bütçesine ilişkin sunum Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, şöyle konuştu: "Madencilik; ekonomik güvenliğin, jeopolitiğin, sanayileşme ve teknolojik gelişmelerin ana unsurlarından biridir.
Zengin yer altı kaynaklarımız bizlere sürdürülebilir kalkınma açısından önemli bir imkan sunuyor.
Bu alanda 'Önce İnsan, Sonra Çevre, Sonra Katma Değerli Madencilik' vizyonuyla hareket ediyoruz.Yer altı zenginliklerimizi sadece çıkarmakla kalmıyor; aynı zamanda onları yüksek katma değerli ürünlere dönüştürerek ülkemizi ileri teknoloji ve yeşil dönüşüm alanlarında etkin bir aktör haline getirmek için kararlılıkla ilerliyoruz.
Aramadan üretime kadar her aşamada modern teknolojileri de kullanarak daha etkin, şeffaf ve güvenilir denetimler yapıyoruz. 2024 yılında aylık ortalama 774 adet olan denetim sayımızı, 2025 yılında 806'ya yükselttik.Denetimlerin neticesi olarak, bu yılın ilk on ayında bin 323 firmaya idari para cezası uyguladık.
Ayrıca 2 bin 43 adet faaliyet durdurma tedbiri aldık.
Meclisimizin yaptığı kanun düzenlemesiyle ruhsat sahiplerinin rehabilitasyon yükümlülüklerini artırarak her bir sahanın doğaya yeniden kazandırılmasını güvence altına aldık.
Yeni düzenlemeyle birlikte madencilik faaliyeti ile rehabilitasyon yükümlülüğünün eş zamanlı başlamasını hedefliyoruz.
Bugüne kadar rehabilite edilen 18 bin futbol sahası büyüklüğünde 12 bin 962 hektarlık sahada, 23,5 milyonun üzerinde ağaç dikilmesini sağladık.
Madencilik sektörü yüksek istihdam kapasitesi ve oluşturduğu güçlü değer zinciriyle de ülkemizin ekonomisine katkı sağlamaktadır. 2002 yılında Gayrisafi Yurtiçi Hasıla içinde bugünkü fiyatlarla 116 milyar TL olan madencilik sektörünün hacmini 4,5 katına çıkararak 2024 yılında 525 milyar TL'ye ulaştırdık.
Ayrıca, maden ihracatımızı da 7 kat artırarak 6 milyar dolarlık bir sektör haline getirdik."Eskişehir Beylikova'da yoğunlaştırdığımız arama faaliyetleri kapsamında, 125 bin metrenin üzerinde sondaj gerçekleştirdik"Ülkemize önemli bir ihracat getirisi sağlayan bor madeninde geçtiğimiz yıl 2 milyon 500 bin ton satışla 1 milyar 322 milyon dolarlık gelir elde ederek tüm zamanların rekorunu kırdık.
Yer altı zenginliklerimizin katma değerli ürünler haline getirilmesi amacıyla; savunma sanayi, nükleer enerji ve çelik sanayi gibi sektörler için kritik önemdeki bor karbür ve ferrobor üretim tesislerini hayata geçirdik.
Ayrıca, Eskişehir Kırka'da kurulan pilot tesisle lityum karbonat üretiminde ilk ürünü elde ettik.
Yıllık 600 ton kapasiteli endüstriyel tesisin kurulumuna yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Stratejik önemi sebebiyle son dönemde uluslararası ticaret savaşlarının merkezinde yer alan Nadir Toprak Elementlerinin üretilmesi ve işlenmesi en öncelikli konularımızdan biridir.
Eskişehir Beylikova'da yoğunlaştırdığımız arama faaliyetleri kapsamında, 125 bin metrenin üzerinde sondaj gerçekleştirdik. 694 milyon ton ile dünyada tek sahada en büyük ikinci Nadir Toprak Elementi kaynağını tespit ederek, üretime yönelik olarak pilot tesisimizi devreye aldık."Kritik ve stratejik önemi olan toplam 37 maden türünü belirledik"Endüstriyel tesisin kurulması çalışmalarına devam ediyoruz.
Ayrıca, nadir toprak elementleri ve diğer kritik mineraller özelinde çalışmalar yapmak üzere 2018 yılında kurduğumuz Nadir Toprak Elementleri Araştırma Enstitüsünde; cevher zenginleştirme, saflaştırma ve geri dönüşümden uç ürün elde edilmesi faaliyetlerine TENMAK çatısı altında devam ediyoruz.
Savunma sanayimizin, yerli otomobilimizin, batarya teknolojilerinin ve yenilenebilir enerji ekipman üretiminin merkezinde yer alan kritik ve stratejik madenler vazgeçilmez niteliktedir.
Bu kapsamda yürüttüğümüz çalışmalar neticesinde Ocak ayında 'Türkiye Kritik ve Stratejik Madenler Raporu'nu yayımladık.
Bu raporla birlikte ülkemiz için kritik ve stratejik önemi olan toplam 37 maden türünü belirledik.
Yeni yapılan kanuni düzenlemeyle Türkiye'nin stratejik ve kritik madenlerini ilk kez hukuki güvenceye kavuşturduk.
Bu madenleri artık özel bir statüde değerlendiriyoruz. "2025 yılı içerisinde, güncel değeri 37 milyar dolar olan 92,4 milyar metreküp doğal gaz keşfettik"Petrol ve doğal gaz gibi birincil enerji kaynaklarında dışa bağımlılığın yüksek olması, ülkemizin enerji arz güvenliği ve dış ticaret dengesi üzerinde önemli etkiler oluşturuyor.
Bunun için, geçtiğimiz yıl 66 milyar dolar olan enerji ithalatımızı azaltmak adına yurt içi ve yurt dışındaki arama ve üretim faaliyetlerimizi artırıyoruz.
Bu doğrultuda, enerji filomuza geçtiğimiz günlerde iki adet yedinci nesil ultra derin deniz sondaj gemisi ilave ettik.
Böylece 10 yıl gibi kısa bir sürede toplam altı sondaj gemisi, iki sismik araştırma gemisi ve destek gemilerinden oluşan dünyanın dördüncü büyük arama ve üretim filosunu kurduk.
Yeni sondaj gemilerimizden ilki Mavi Vatan'a gelmiş olup, diğeri yıl sonuna kadar ülkemize ulaşacaktır. 12 bin metreye kadar sondaj yapabilme kabiliyeti olan yeni gemilerimiz Akdeniz'de, Karadeniz'de ve iş birliği içinde olduğumuz ülkelerdeki operasyonlarımızda görev alacaktır.
Devam eden arama faaliyetlerimiz kapsamında başta Mayıs ayında Göktepe-3 kuyusunda yaptığımız 75 milyar metreküplük keşifle birlikte 2025 yılı içerisinde, güncel değeri 37 milyar dolar olan 92,4 milyar metreküp doğal gaz keşfettik.
Arama faaliyetlerinin yanı sıra, Sakarya sahasında üretimin artırılması yönünde de çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Geçtiğimiz yıl bu zamanlarda, günlük yaklaşık 7 milyon metreküp olan üretimimiz, tamamlanan Faz-1 sonunda 9,5 milyon metreküpe ulaşmıştır.
Böylece 4 milyondan fazla hanemizin yıllık ihtiyacını kendi doğal gazımızla karşılıyor ve yıllık yaklaşık 1,5 milyar dolarlık ithalatı önlüyoruz."Kasım ayı itibarıyla denizde 15 kuyunun sondajını tamamladık"Faz-2 çalışmaları kapsamında ilk yüzer üretim platformumuz 'Osman Gazi'yi enerji filomuza dahil ettik.
Deniz üstünde adeta bir sanayi tesisi olan bu platform ile, 2026 yılında üretime başlayacak ve günlük doğal gaz üretimimizi 20 milyon metreküpe çıkararak mevcut üretimimizi iki katına ulaştıracağız.
Faz-3 kapsamında ise 2028 yılında devreye alacağımız ikinci Yüzer Üretim Platformu ile Türkiye'nin enerji yolculuğunda yeni bir sayfa daha açacağız.
Bu faz sonunda günde 45 milyon metreküp, yıllık olarak ise 16,5 milyar metreküp doğal gaz üretimi yapacağız.
Kasım ayı itibarıyla denizde 15 kuyunun sondajını tamamladık. 2 kuyunun sondajına ise devam ediyoruz. "62 milyon varillik yeni rezerv keşfettik"Gabar'da geçtiğimiz yıl bu günlerde yaklaşık 57 bin varil olan günlük petrol üretimimizi, yüzde 42 artırarak 81 bin varile yükselttik.
Bu üretim, cari açığın azaltılmasına yılda yaklaşık 2 milyar dolar katkı sağlamaktadır.
Arama ve üretim faaliyetlerinin yapılabilmesi amacıyla Gabar'ın sarp arazisinde yoğun bir çalışma yürüterek, yaklaşık 700 kilometrelik bir yol ağı inşa ettik. 2025 yılında; Şırnak, Adıyaman ve Diyarbakır başta olmak üzere toplam 161 kara sondajını tamamladık, 50 sondaja ise devam ediyoruz.
Bu çalışmalar neticesinde, 62 milyon varillik yeni rezerv keşfettik. 2026 yılında 282'si karada, 18'i denizde olmak üzere toplam 300 sondaj yapmayı hedefliyoruz.
Tüm bu çalışmalarımızın sonucu olarak petrol ve doğal gazda tarihimizin en yüksek üretim seviyelerine ulaştık.
Yurt içi ve yurt dışında günlük toplam 180 bin varil üretim gerçekleştiriyoruz.
Bu üretimle her gün yaklaşık 7 milyon aracın yakıt ihtiyacını kendi petrolümüzle karşılayabiliyoruz."Rüzgar ve güneş kurulu gücümüzü 38 bin MW'ın üzerine çıkartarak 29 Keban Barajı'na eşdeğer kapasiteyi devreye aldık"Ülkemizin elektrik talebi geçtiğimiz yıl yaklaşık yüzde 6 oranında artarak 354 milyar kWh'e yükselmiştir.
Bu yüksek talep artışını karşılamak üzere son bir yılda devreye aldığımız yaklaşık 7 bin MW'lık kapasiteyle kurulu gücümüzü 121 bin 418 MW'a ulaştırdık.
Devreye alınan yeni kapasitenin tamamına yakını yenilenebilir enerji kaynaklıdır.
Yerli ve yenilenebilir enerjiyi merkeze alan Milli enerji ve maden politikamızla rüzgar ve güneş kurulu gücümüzü 38 bin MW'ın üzerine çıkartarak 29 Keban Barajı'na eşdeğer kapasiteyi devreye aldık."Toplam yenilenebilir enerji kurulu gücümüz ile Avrupa'da 5. sırada yer alıyoruz"Bu yıl elektrik talebimiz hava koşullarının da etkisiyle 29 Temmuz'da günlük bazda 1,24 milyar kWh'i, yine Temmuz'da aylık bazda yaklaşık 34 milyar kWh'i aşarak rekor seviyelere ulaştı.
Bu dönemde zirveye çıkan talebin yüzde 60'ını yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarımızdan karşıladık.
Bunların yanı sıra yenilenebilir enerjinin toplam kurulu güç içindeki payını yüzde 62'ye, yerli kaynakların oranını ise yüzde 71'e yükselttik.
Geldiğimiz bu nokta itibarıyla Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı verilerine göre, toplam yenilenebilir enerji kurulu gücümüz ile Avrupa'da 5'inci, dünya genelinde ise 11'inci sırada yer alıyoruz. 2025'in ilk dokuz ayında yenilenebilir enerjiden üretilen 125 milyar kWh elektrikle, yaklaşık 11 milyar dolar tutarında doğal gaz ithalatı ikame edilmiştir."500 imalatçı firmayla 50 bin kişiye doğrudan yeşil istihdam sağlıyoruz"Yenilenebilir enerji kaynaklarının kesintili üretimi, güçlü bir şebeke altyapısını zorunlu kılmaktadır.
Sahip olduğumuz 76 bin kilometre iletim ve 1,5 milyon kilometre dağıtım hattından oluşan şebekemizi geleceğe hazırlıyoruz.
Bu kapsamda, 2035 yılına kadar yaklaşık 30 milyar dolarlık yatırımla 25 bin kilometre yeni yüksek gerilim hattı ve yeni trafo merkezlerini devreye alacağız.
İstikrarlı bir enerji dönüşümü için yerlileştirme politikalarımız ile enerji sanayimizin kapasitesini de güçlendiriyoruz.
Bu kapsamda güneş panellerinde yüzde 91; rüzgar türbinlerinde ise yüzde 65 yerlilik oranına ulaştık.
Yenilenebilir enerji ekipman imalatında faaliyet gösteren 500 imalatçı firmayla 50 bin kişiye doğrudan yeşil istihdam sağlıyoruz. "Reaktörlerin tamamı devreye alındığında elektrik ihtiyacımızın yaklaşık yüzde 10'unu Akkuyu tek başına karşılayacak"Enerji arz güvenliği, ekonomik kalkınma ve 2053 net sıfır emisyon hedeflerimiz doğrultusunda temiz ve kesintisiz üretim yapan baz yük santraller, elektrik üretim ve iletimi için kritik bir öneme sahiptir.
Bu nedenle tüm dünyada tekrar öne çıkmakta olan nükleer enerji teknolojisini ülkemiz için bir alternatif değil, zorunluluk olarak görüyoruz.
Akkuyu Nükleer Güç Santrali, aynı anda dört reaktör inşasının yürütüldüğü, dünyanın en büyük nükleer santral projesidir.
Reaktörlerin tamamı devreye alındığında elektrik ihtiyacımızın yaklaşık yüzde 10'unu Akkuyu tek başına karşılayacaktır.
Bu sayede yıllık 7 milyar metreküp doğal gaz ithalatını önleyerek yılda 35 milyon ton karbon emisyonunu engelleyeceğiz.
Halihazırda on binlerce kişinin istihdam edildiği Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde, işletme döneminde de 4 bin kişiye sürekli iş imkanı sağlayacağız."Enerji, doğal gaz, petrol, madencilik ve nükleer enerji alanlarında toplam 18 ülke ile 20 anlaşma imzaladık"Biz, enerjiyi çatışma ve gerilim alanı olarak değil, bölgesel ve küresel iş birliğinin bir aracı olarak görüyoruz.
Bu nedenle, 'Enerjide Merkez Ülke Türkiye' hedefimiz ekseninde, kazan-kazan ilkesini gözeten dinamik ve yoğun bir enerji diplomasisi yürütüyoruz.
Son bir yıl içerisinde; enerji, doğal gaz, petrol, madencilik ve nükleer enerji alanlarında toplam 18 ülke ile 20 anlaşma imzaladık.
Jeopolitik konumumuzun sağladığı avantajı en etkin şekilde kullanabilmek için, güçlü bir enerji alt yapısına ihtiyaç duyuyoruz.
Bu çerçevede, özellikle son dönemde devreye aldığımız doğal gaz üretim, depolama, LNG ve FSRU tesisleri, ulusal ve uluslararası boru hatları ile enerji ticaret altyapımızı güçlendirdik.
Kaynak çeşitlendirmesine dayalı vizyonumuzla, ayrıca bölgemizin enerji arz güvenliğine katkı sağlamaya devam ediyoruz.Azerbaycan'da, Irak'ta ve Rusya'da halihazırda ortak olduğumuz petrol üretim projelerinin yanı sıra yeni iş birlikleri üzerinde çalışıyoruz.
Hazar Bölgesindeki varlığımızın pekiştirilmesi ve uzun vadeli üretim kapasitesinin artırılması için Azerbaycan'daki Şafak-Asiman sahasının yüzde 30 hissesini ülkemize kazandırdık.
Bununla birlikte, Türkmenistan doğal gazının Mart ayından itibaren ülkemize ulaştırılması, 27 senelik geçmişe dayanan stratejik hedefimizin gerçekleşmesi bakımından önemlidir.
Ayrıca, günlük 2 milyon metreküp kapasiteli Iğdır-Nahçıvan Doğal Gaz Boru Hattı'nın açılışını da yine Mart ayında yaptık.
Türkiye ile Suriye'nin doğal gaz sistemini birbirine bağlayan doğal gaz boru hattının açılışını da Ağustos ayında gerçekleştirerek Suriye'ye ilk doğal gaz ihracatını yapmış olduk.
Böylece bu yıl içerisinde iki yeni ihracat noktasını ulusal şebekemize entegre ettik."Somali'de yaklaşık 16 bin kilometrekarelik 3 kara sahasında petrol ve doğal gaz arama faaliyetlerine başlamayı hedefliyoruz"Son bir yılda yaptığımız anlaşmalarla toplam 143 milyar metreküplük LNG kontratıyla ülkemizin uzun dönemli arz güvenliğini rekabetçi fiyatlarla güvence altına aldık.
Bununla birlikte, kendi arz güvenliğimizin yanı sıra Avrupa'nın arz güvenliğine de katkıda bulunuyoruz.
Bu çerçevede, Bulgaristan ve Yunanistan'a, sınırımızın olmadığı Macaristan, Romanya, Sırbistan ve Kuzey Makedonya'ya da doğal gaz ihraç ettik.
Mevcut yurt dışı ham petrol ve doğal gaz üretim faaliyetlerimizin yanı sıra, Somali deniz alanlarında 3 blokta sismik arama çalışmalarımızı tamamladık.
Bu proje kapsamında, jeolojik ve sismik verilerin yorum ve haritalama çalışmalarına bağlı olarak, 2026 yılında sondaj aşamasına geçmeyi planlıyoruz.
Bunlara ek olarak, Türkiye ve Somali arasındaki enerji iş birliğine yeni bir halka ekleyerek Somali'de yaklaşık 16 bin kilometrekarelik 3 kara sahasında da petrol ve doğal gaz arama faaliyetlerine başlamayı hedefliyoruz.
Geçtiğimiz bir yıl içerisinde çalışmalarımızı farklı kıtalarda artırarak sürdürdük.
Macaristan ile yaptığımız anlaşma kapsamında AB sınırları içerisinde ilk kez petrol ve doğal gaz arama ve üretim hakkı elde ettik."Azerbaycan, Gürcistan, Suriye, Irak, Bulgaristan ve Yunanistan ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz"Önümüzdeki dönemde Pakistan'ın deniz ve kara alanlarında petrol ve doğal gaz arayacağız.
İlave olarak; Bulgaristan, Romanya, Libya, Umman, Kazakistan, Venezuela ve Nijer ile de petrol ve doğal gaz arama ve üretim alanındaki faaliyetlerimizi somut projelere dönüştürmeye yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Hem ülkemiz hem de küresel petrol piyasaları için önem arz eden, günlük 1,5 milyon varil taşıma kapasiteli Irak-Türkiye Ham Petrol Boru Hattında yaklaşık iki yıl aradan sonra Eylül ayında akış yeniden başladı.
Petrol ve doğal gazın yanı sıra bölgemizin elektrik arz güvenliği kapsamında elektrik ithalat ve ihracat kapasitelerinin artırılması için Azerbaycan, Gürcistan, Suriye, Irak, Bulgaristan ve Yunanistan ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Diğer taraftan, nükleer enerjinin barışçıl amaçla kullanımına yönelik ABD ile Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Anlaşması imzaladık.
Anlaşma, büyük ölçekli santrallerin yanı sıra, küçük modüler reaktörlere yönelik ortak çalışmaları kapsamakta; ayrıca nükleer enerjinin tıp, tarım ve sanayi gibi sivil alanlardaki kullanımına yönelik çok boyutlu bir iş birliği zemini oluşturmaktadır."2024 yılında 548 milyar, 2025 yılı ilk on ayında ise yaklaşık 530 milyar TL'lik tutar Hazinemiz tarafından karşılanmıştır"Pandemi ile başlayan ve Rusya-Ukrayna krizi, ticaret savaşları, yaptırımlar ve jeopolitik gerilimlerle devam eden küresel enerji fiyatlarındaki belirsizlikler sürmektedir.
Bu belirsizliklerden vatandaşlarımızı korumak için başlattığımız enerji tüketim desteğine devam ediyoruz.
Bu kapsamda, tüm vatandaşlarımızın elektrik ve doğal gaz faturalarında bugünün fiyatlarıyla 2024 yılında 548 milyar, 2025 yılı ilk on ayında ise yaklaşık 530 milyar TL'lik tutar Hazinemiz tarafından karşılanmıştır.
Halihazırda meskenlerde kullanılan elektriğe yüzde 54; doğal gaza ise yüzde 45 destek verilmektedir.
Dar gelirli hanelere elektrik tüketim desteği kapsamında, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca hanedeki kişi sayısına göre aylık 150 kWh'e kadar ücretsiz elektrik temin edilmektedir.
Ayrıca ısınma desteği kapsamında doğal gaz ve kömür yardımlarımız da devam etmektedir.
Bu kapsamda, günümüz fiyatlarıyla; 2019-2025 yılları arasında 3,5 milyon haneye 86 milyar TL doğrudan elektrik tüketim desteği, 2022-2025 yılları arasında 679 bin haneye 4,8 milyar TL doğrudan doğal gaz tüketim desteği verilmiştir.
Bunlarla birlikte 2003 yılından itibaren 225 milyar TL kömür yardımı yaptık.
Bunlarla birlikte, şehit ailelerimizin, gazilerimizin, cami, cemevi ve Kur'an kurslarımızın kullandığı doğal gazı Temmuz ayından itibaren elektrikte olduğu gibi yüzde 50 indirimli olarak sunuyoruz."